HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/812 KARAR NO : 2023/793 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2022 NUMARASI : 2021/251 ESAS - 2022/673 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA VE MAL PAYLAŞIMI (TEMELDEN SARSILMA NEDENLİ BOŞANMA VE MAL PAYLAŞIMI), BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ)) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı birleşen dosya davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2013 yılında evlendiklerini, evlendikten 5- 6 ay sonra davalının sürekli terlediğini, ilk başlarda havadan terlediğini düşündüğünü, ancak daha sonra davalının cebinde uyuşturucu hap ve esrar gördüğünü, bu dönemden sonra tartışmalarının başladığını, daha sonra davalının sürekli...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1391 KARAR NO : 2022/21 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/07/2021 NUMARASI : 2019/202 ESAS - 2021/340 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA VE MAL PAYLAŞIMI (TEMELDEN SARSILMA NEDENLİ BOŞANMA VE MAL PAYLAŞIMI) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 29/11/2021 tarihinde evlendiklerini, müşterek çocuklarının olmadığını, Samsun ili Canik ilçesinde davalının ailesiyle birlikte yaşadıklarını, davalının davacı eşine kişisel ihtiyaçlarını dahi karşılaması için harçlık vermediğini, davalının çalıştığı işyerindeki boşanmış bir bayanla sadakat yükümlülüğüne aykırı olacak şekilde yakın ilişki içerisine girdiğini, davalının herhangi bir...
Taraflar arasında görülen ve kesinleşen nafaka dosyasında erkeğe, davacının davalının kusurlu davranışları nedeniyle evden ayrıldığı, davalının evine, eşine karşı ilgisiz olduğu, davacı ve çocuklar ile maddi ve manevi ilgilenmediği, barışma teşebbüsü olmadığı, 2 kez boşanma davası açtığı, vakıalarının kusur olarak yüklendiği anlaşılmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16.05.2019 NUMARASI : 2017/1015 ESAS, 2019/508 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA VE MAL PAYLAŞIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2008 yılında evlendiklerini iki çocukları olduğunu, davalının Ş.D isimli kadınla ilişkisi olduğuna dair telefon geldiğini, davalı erkeğin bu durumu inkar ettiğini ancak sonrasında eve geç gelmeye, para vermemeye, davacı kadın ve çocukların yanında Ş.D isimli kadını açık açık telefonla aramaya, ilişkisini aleni olarak yaşamaya başladığını, davacıya sürekli hakaretler ettiğini ilerleyen süreçlerde psikolojik şiddet ve fiziksel şiddet...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16.05.2019 NUMARASI : 2017/1015 ESAS, 2019/508 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA VE MAL PAYLAŞIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2008 yılında evlendiklerini iki çocukları olduğunu, davalının Ş.D isimli kadınla ilişkisi olduğuna dair telefon geldiğini, davalı erkeğin bu durumu inkar ettiğini ancak sonrasında eve geç gelmeye, para vermemeye, davacı kadın ve çocukların yanında Ş.D isimli kadını açık açık telefonla aramaya, ilişkisini aleni olarak yaşamaya başladığını, davacıya sürekli hakaretler ettiğini ilerleyen süreçlerde psikolojik şiddet ve fiziksel şiddet...
Davacı karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; yoksulluk nafakasının reddi, maddi ve manevi tazminat ve tedbir nafakasının az olması, yine eşya taleplerini mal rejimi içerisinde açtıklarını, mal rejimine ilişkin davalarının tefrik edildiğini, ancak boşanma davasının görüldüğü bu dosyada eşya alacağı talebinin reddine karar verilerek erkek lehine vekalet ücreti verilmesinin yanlış olduğunu belirterek bu yönlerden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, talepleri doğrultusunda kararın kaldırılmasına, davacı karşı davalı kadının tüm taleplerinin kabulüne, erkeğin davasının ve tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/425 KARAR NO : 2022/402 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/655 ESAS (ARA KARAR) DAVA KONUSU : BOŞANMA VE MAL PAYLAŞIMI (Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen 10/02/2022 tarihli ara karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların görücü usulüyle evlendiklerini, Muhammet Emin adında bir çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin ev hanımı olduğunu, davalının ise şirketinde adına kayıtlı tır ile ticaret yaptığını, aylık kazancının 30.000,00.-TL ile 40.000,00....
Ağır ya da eşit kusurlu olmayan davacı kadın lehine tazminata hükmedilmesinde ve kadının düzenli ve sürekli gelir getiren bir işte çalışmadığı ve boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından yoksulluk nafakası hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı gibi, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü kişilik haklarına yapılan saldırı ve ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında, davacı kadın lehine takdir edilen yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, çocuklar için takdir edilen tedbir ve iştirak nafakalarının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. Bu sebeple, davalı erkeğin tüm istinaf taleplerinin, tüm yönlerden ayrı, ayrı esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Ağır ya da eşit kusurlu olmayan davacı kadın lehine tazminata hükmedilmesinde ve kadının düzenli ve sürekli gelir getiren bir işte çalışmadığı ve boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından yoksulluk nafakası hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı gibi, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü kişilik haklarına yapılan saldırı ve ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında, davacı kadın lehine takdir edilen yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, çocuklar için takdir edilen tedbir ve iştirak nafakalarının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. Bu sebeple, davalı erkeğin tüm istinaf taleplerinin, tüm yönlerden ayrı, ayrı esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın 14.09.2015 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi talepli dava açmış, 10.11.2015 tarihli dilekçeyle davadan feragat etmiş, mahkemece feragat nedeniyle boşanma ve mal paylaşımı davalarının reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafça mal rejiminin tasfiyesi davasının feragat sebebiyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile temyiz edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesi davası, ancak evlilik birliğinin boşanma ile sona ermesiyle görülebilir hale gelir. Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasından feragat edildiğinden, evlilik birliğinin devam ettiğinin, diğer bir deyimle eşler arasındaki mal rejiminin sona ermediğinin kabulü gerekir (TMK m. 225)....