WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesi uyarınca re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında, istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Talep; Türk Medeni Kanunu'nun 429. maddesi uyarınca yasal danışman atanması, bunun mümkün olmaması halinde TMK'nın 405- 406. maddesi uyarınca kısıtlama kararı verilmesi, bu talebin de kabul edilmemesi halinde TMK'nın 426. maddesine dayalı kayyım atanması istemine ilişkindir. Kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla beraber, korunması bakımından fiil ehliyetinin sınırlanması gerekli görülen ergin bir kişiye "dava açma ve sulh olma, taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir aynî hak kurulması, kıymetli evrakın alımı, satımı ve rehnedilmesi, olağan yönetim sınırları dışında kalan yapı işleri, ödünç verme ve alma, ana parayı alma, bağışlama, kambiyo taahhüdü altına girme, kefil olma" işlerinde görüşü alınmak üzere bir yasal danışman atanır....

GEREKÇE; Asıl dava; zina olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. Birleşen erkeğin davası; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. Birleşen kadının davası; zina hukuki nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın öncelikle zina (TMK m. 161) kabul edilmediği takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebeplerine (TMK m. 166/1) dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş mahkemece kadının zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talebinin reddine, TMK 166/1. maddesi uyarınca ise davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir....

    Bu durumda konusu kalmayan asıl ve karşı davalarda boşanma kararı kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına, tarafların verdikleri dilekçeler ile karşılıklı olarak nafaka ve tazminat talepleri ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinden feragat ettiği anlaşılmakla bu talepler yönünden feragat nedeniyle reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, terditli olarak yoksulluk nafakasının kaldırılması, bu talep kabul edilmez ise nafakanın azaltılması talebine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir (HMK md.355). Boşanma sonucunda yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla yoksulluk nafakası talep edebilir (TMK md.175). İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır (TMK md.176/3). Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir (TMK md.176/4)....

    Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde, davacı erkeğin TMK'nun 161. maddesine dayalı olarak boşanma davası açtığı, dava dilekçesinin konu bölümünde ve içeriğinde bunu açıkça yazdığı, duruşmalarda tekrar ettiği anlaşılmaktadır. Buna göre; dava TMK 161. maddesine dayalı zina nedeniyle açılan boşanma davasıdır. Ancak mahkemece hükmün gerekçesinde davanın TMK'nun 161 ve 166/1 maddesine dayalı olarak açıldığı tespiti yapılıp, hüküm kısmında ise TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan dava hakkında kabul kararı verilmiştir. Davacının TMK 166/1 maddesine dayalı olarak açılan boşanma davası bulunmamaktadır. Dava TMK 161. maddesine dayalı zina nedeniyle açılan boşanma davası olduğuna göre, mahkemece yapılacak iş TMK 161 maddesi uyarınca açılan dava hakkında olumlu ya da olumsuz karar vermektir....

      Asıl dava, TMK 166/1.maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davası, birleşen dava TMK 161.maddesi gereğince zina özel sebebine dayalı boşanma davası ve terditli olarak TMK 166/1.maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davalarıdır. İlk derece mahkemesince, erkeğin evlilik sorumluluklarını yerine getirmemesi, evin ihtiyaçlarını karşılamaması, güven sarsıcı davranışlarda bulunması nedeniyle ağır kusurlu, kadının muska yaptırması, erkeği aile bireylerinden kıskanması nedeniyle hafif kusurlu olduğu belirlenerek TMK'nun 161.maddesi uyarınca açılan davanın ispat edilemediğinden reddine, tarafların TMK'nun 166/1 maddesi uyarınca açtıkları davaların kabulü ile boşanmalarına karar verilmiştir. Tarafların 26/02/2008 tarihinde evlendikleri, müşterek çocuklarının olmadığı anlaşılmıştır....

      ÖZEL BOŞANMA SEBEPLERİ BOŞANMA DAVASITEDBİR NAFAKASIMADDİ TAZMİNATNİSPİ HARÇMENFİ TESPİT DAVASI TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 166TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 161TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 169TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 174TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 185TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 186 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı tarafından; kocanın birleşen davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka taleplerinin reddi, menfi tespit davası ile ilgili olarak hüküm kurulmaması yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 24.02.2015 günü temyiz eden davacı-karşı davalı S.. G.. ve karşı taraf davalı-karşı davacı M.. G.. ile vekilleri gelmediler. Davacı-karşı davalı S.....

        (TMK 227/1, 228/1, 232 ve 235/1. m). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir. Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir. (TMK 222. m). Mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacak hakları doğar. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 gün 8/7 YİBK, 4721 sayılı TMK'nun 227/1, 231, 236/1 m)....

          BOŞANMA SONUCU MAL TASFİYESİ BOŞANMA SONUCU EŞİN ARTIK DEĞERE KATILMA ALACAĞIZİNA HAYATA KAST EDİNİLMİŞ MALLARDA ORTAKLIK REJİMİTÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 161TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 162TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 163TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 166TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 179TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 202TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 225TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 236TÜRK MEDENİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜĞÜ VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN (4722) Madde 10TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) (743) Madde 170 "İçtihat Metni"H.. B.. ile G.. B.. aralarındaki katılma alacağı davasının reddine dair Didim (Yenihisar) 1....

            UYAP Entegrasyonu