WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı birleşen dosya davacısı kadının vakıaya yönelik istinaf talebinin KABULÜNE, kusura yönelik istinaf talebinin REDDİNE, 2- Davalı birleşen dosya davacısının diğer istinaf taleplerinin REDDİNE, 3- İstinaf peşin harcının talep halinde yatıran tarafa İADESİNE, 4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın önlem nafakası davası yönünden kesin, boşanma davası yönünden taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Dairemize verilecek bir dilekçe ile Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın reddini, karşı boşanma davasının kabulünü, kadın lehine maddi-manevi tazminata hükmedilmesini, velayetin anneye verilmesini, kusur değerlendirmesini istinaf etmiştir. Davalı-davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; iştirak, yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat miktarını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl ve karşı dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferileri, birleşen dava, önlem nafakası istemine ilişkindir. İncelenen nüfus aile kayıt tablosundan; davacı-karşı davalı T1 14.11.2021 tarihinde öldüğü anlaşılmıştır. Eşlerden birinin ölümü halinde boşanma davası konusuz kalır. Ancak ölen eşin mirasçıları kusur belirlemesi açısından davaya devam edebilirler....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, TMK 197 maddesi uyarınca açılmış bağımsız önlem nafakası davasıdır. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir nedene dayanıyorsa hakim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyalarından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. (TMK 197/2) Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde erkeğin eldeki davaya karşılık olarak boşanma davası açtığı, konu davanın eldeki dosyadan tefrik edildiği, söz konusu dosyanın halen derdest olduğu, boşanma davası açılmakla kadının ayrı yaşama hakkını kazanacağı, kadının ayrı yaşamda haklılığı hususunda erkeğin kusurlu bir eylemini ispat edemese dahi bu durumun başlı başına kadın lehine önlem nafakası taktiri için yeterli olduğu, kaldı ki bu hususun Yargıtay 3....

Davacı erkek tarafından açılan terk hukuki sebebine dayalı boşanma davasının ( TMK m. 164) yapılan yargılaması sonunda, mahkemece davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 164. maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın lehine 400 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, erkeğin maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş verilen karar davacı erkek tarafından yoksulluk nafakası yönünden davalı kadın tarafından ise hükmün tamamı yönünden temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 15.11.2017 tarih, 2016/7410 esas ve 2017/12791 karar sayılı ilamı ile, davalı kadının tam kusurlu olduğu, kadın yararına Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesi şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına, diğer yönlerden ise hükmün onanmasına karar verilmiştir. Davalı kadın tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde; Dava, terk hukuki sebebine dayalı boşanma davasıdır ( TMK m. 164)....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki "boşanma" ve "tedbir nafakası" davalarının birleştirilerek yapılan yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (kadın) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İncelenmesi gerekli görülen davaya esas teşkil eden terk ihtarına ilişkin Bozdoğan Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/22 D.İş sayılı dosyasının mahkemesinden istenerek dosya arasına alındıktan sonra birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 14.01.2014 (Salı)...

      Buna göre; tedbir nafakası, MK mad.169’da ve mad. 197’de düzenlenmiştir. Bu maddeler, nafaka, boşanma ve ayrılık davası açılmadan önceki dönemde evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin taraflarca yerine getirilmemesi, birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde ve boşanma ve ayrılık davası açılması sırasında, hak sahibinin mali yönden desteklenmesi suretiyle evlilik birliğini kurtarmak amacıyla öngörülmüştür. Her iki madde arasındaki farka gelince; Türk Medeni Kanunun 169. maddesi uyarınca takdir edilen tedbir nafakası, açılan boşanma davası kapsamında alınan geçici nitelikteki bir önlem olarak hakim tarafından yargılama sırasında kaldırılmadığı takdirde boşanma davasında verilen kararın kesinleşmesi ile sona erer. Oysa Türk Medeni Kanununu 197. maddesi uyarınca talep edilen nafaka bağımsız bir talep ve bağımsız bir davanın konusu olarak, eşlerin ayrı yaşama durumunun devamı süresince geçerli olur....

        nin 2016/17972 esas 2017/7121 karar sayılı ilamında da değinildiği üzere erkeğin reddedilen ilk boşanma davasını açmakla fiili ayrılığa sebebiyet verdiği, boşanma davasının reddinin kesinleşmesinden sonra erkeğin kadının müşterek konuta dönmesi için barışma girişiminde bulunmadığı, bu halde kadının ayrı yaşamada haklılığının kabulünün gerekmesine rağmen davacı kadının kendisi için talep ettiği önlem nafakası talebinin reddi kararının isabetsiz olduğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, anne yanında yaşıyor olması dikkate alınarak çocuk için takdir olunan önlem nafakasının yeterli olduğu, nafakaların dava tarihinden itibaren başlatılmasının gerektiği, bu yönüyle karar tarihinden itibaren hükmedilmesinin de isabetsiz olduğu anlaşılmakla; davacı kadın için kendisi lehine dava tarihinden itibaren 750,00 TL önlem nafakasına hükmedilmesine, müşterek çocuk için hükmedilen 650,00 TL önlem nafakasının dava tarihinden itibaren başlatılmasına karar verilerek...

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2456 KARAR NO : 2021/2009 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ILGIN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2021 NUMARASI : 2020/404 ESAS 2021/462 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

        Boşanma davası içerisinde TMK.nun 169.maddesi gereğince hükmolunan tedbir nafakası boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi ile kendiliğinden ortadan kalkar. Takibe dayanak ilamda davacı boşanma davası açılması sebebi ile ayrı yaşama hakkına dayanmamış, boşanma davasından önce haklı sebeplerle ayrı yaşama hakkına dayanarak tedbir nafakası isteminde bulunmuştur. Kaldı ki, bu davadan sonra açılan terk nedeniyle boşanma davası da retle sonuçlanmıştır. O halde; TMK.nun 197.maddesine göre ayrı yaşamakta haklılık nedenine dayanan tedbir nafakasının süresiz olduğu gözetilerek şikayetin kabulü yerine reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava; tedbiren velayet ve önlem nafakası, birleşen dava ile karşı dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma ve ferileri istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir."...

          UYAP Entegrasyonu