Terk ihtarı davacı-davalı kadına 05.10.2016 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen kanunda öngörülen iki aylık süre dolmadan birleşen davanın 06.10.2016 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan davalı-davacı erkeğin terke dayalı boşanma davasını kanunda öngörülen iki aylık süre dolmadan açtığı için reddi gerekirken, ihtarın samimi olmaması nedeniyle reddi doğru olmamıştır. Davalı-davacı erkeğin terke dayalı boşanma davasının reddi sonucu itibariyle doğru olduğundan, hükmün, kocanın boşanma davasının reddine yönelik gerekçesi düzeltilmek suretiyle onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2)....
Ayrıca tanık beyanlarında kadın ile erkeğin aralarında 31 yaş olduğu, erkeğin 1932 doğumlu olduğu ve kadının yaşlı bakmak istemediği için evi terk ettiği, hatta sırası gelen ölmüyor da gençler ölüyor, kocaman/yaşlı bakamam şeklindeki beyanları da dikkate alındığında kadının evi terk etmekte haklı olmadığı, usulüne uygun ve samimi ihtar tebliğine rağmen, haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmediği, asıl dosyaya süresinde cevap dilekçesi sunmadığı görülmektedir. Bu sebeple asıl dosyada terke dayalı boşanma davası kabul edilmiştir. BİRLEŞEN DOSYA YÖNÜNDEN: Davanın konusu şiddetli geçimsizliğe dayalı evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle 4721 sayılı TMK 166/1.maddede düzenlenen çekişmeli boşanma davasıdır. 4721 sayılı TMK 166/1. maddeye göre : "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir." Bahsedilen sebeple boşanma, genel bir boşanma nedenidir....
konuta dönmediğini, terk nedeniyle boşanmaya hükmedilmesi gerektiğini, Mardin Aile Mahkemesinin 2021/171 Değişik İş sayılı dosyası ile davalı tarafa eve dön ihtarı gönderildiğini, ihtarın karşı tarafa ulaştığını, ihtarın ulaşmasından itibaren 2 ay geçtiğini, davalının ısrarla ortak konuta dönmek istemediğini, terke dayalı boşanma sebebinin yanında genel boşanma sebeplerinin de oluştuğunu, 9 yıla yakın süredir müvekkilini ve ortak konutu terk eden davalı tarafın aile kavramının kendisine yüklemiş olduğu yükümlülükten kaçtığını belirterek öncelikle terke dayalı boşanma davasının kabulüne aksi halde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinde açmış olduğu boşanma davası 30.10.2006 tarihinde reddedilmiş, karar 03.11.2007 tarihinde kesinleşmiştir. Bu davada dayanılan terk ihtarı ise 17.11.2006 tarihinde talep edilmiştir. İhtar istem tarihinde devam etmekte olan boşanma davasının varlığı nedeniyle kadının birlik dışında yaşaması haklı sebebe dayanmakta olup, terk ihtarının bu yönden sonuç doğurmayacağının anlaşılmasına göre sonucu itibariyle doğru olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.01.12.2010 (Çrş.)...
Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı TMK'nın 166/1 maddesi uyarınca boşanma talebiyle açılan yargılama sırasında davacının ölümü nedeniyle TMK 181 maddesi uyarınca kusur tespiti istemine ilişkindir....
Hukuk Dairesi arasındaki uyuşmazlık, davalı kadının boşanma hükmüne yönelik istinaf isteminin bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulması akabinde, Dairemizin 2018/2079 E 2020/1644 K sayılı 22/12/2020 tarihli kararında "ilk derece mahkemesi kararına karşı sadece davalı kadın tarafından istinaf yoluna başvurulması ve davalı kadın tarafından boşanma hükmüne yönelik istinaf talebinde bulunulmaması nedeniyle, ilk derece mahkemesi kararındaki boşanma hükmünün kesinleştiği" gerekçe gösterilerek, boşanma kararı istinaf incelemesi kapsamı dışında tutulmuş, Yargıtay 2....
Somut olayda koca tarafından açılan boşanma davası davalı eşin müşterek haneyi terk ettiği, bir araya gelmedikleri nedeniyle kabul edilerek, boşanmalarına karar verilmiş, taraflarca temyiz edilmeyerek 09/06/2010 tarihine kesinleşmiştir.Kesin hüküm tarafları ve mahkemeyi bağlayıcıdır. (HUMK. 237 md). Ayrıca hakimi hüküm vermeye zorlayan gerekçeler de aynı mahiyettedir....
nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, karşı dava ise; TMK.'nun 164.maddesine dayalı terk nedeniyle boşanma talebine ilişkindir....
Aile Mahkemesi'nin 2016/628 E 2016/1072 K sayılı dosyası kapsamında, tarafların arasındaki geçimsizlik nedeniyle kadının yalnız yaşamakta haklı olduğu gerekçesiyle kadın lehine aylık 350,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği ve bu kararın 09/12/2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesi kararına karşı sadece davalı kadın tarafından istinaf yoluna başvurulmuş ve davalı kadın tarafından boşanma hükmüne yönelik istinaf talebinde bulunulmamıştır. Bu durumda, ilk derece mahkemesi kararındaki boşanma hükmü ile davacı erkeğe yüklenen kusurlar kesinleşmiştir. Mahkemece, davalı kadının "annesinin rahatsızlığını sebep göstererek müşterek konutu terk etmesi, bu şekilde yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve boşanma konusunu maddi sonuçlara bağlaması" nedenleriyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Devrek 2....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından Türk Medeni Kanunu’nun 164. maddesine dayalı açılan boşanma davasında ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı kadın tarafından istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince, delil olarak dayanılan Soma Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/3871 soruşturma dosyası kapsamında yer alan davacı erkeğin karakoldaki beyanından, davalının evden bizzat davacı tarafından gönderildiği ve gönderdiği ihtara rağmen geri gelen davalıyı istemediği bu nedenle ihtarında samimi olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına ve davacının terk nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine karar verilmiştir....