"Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır” (TMK m. 164/1). Somut olayda da terk edilen, davalı- davacı erkek değil davacı-davalı kadındır. Çünkü davacı-davalı kadın ortak konutu terk etmeye zorlanmıştır. Davalı-davacı erkeğin terk nedeniyle boşanma davası açma hakkı bulunmamaktadır. (Hukuk Genel Kurulunun 13.03.2015 gün ve 2013/2-1688 E, 2015/1032 K. sayılı ilamı) Mevcut duruma göre, davalı-davacı erkek tam kusurlu, davacı-davalı kadın ise kusursuzdur. Davalı-davacı erkeğin birleşen boşanma davasının reddine, davacı-davalı kadının boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, deliller yanlış değerlendirilerek, davalı-davacı erkeğin birleşen boşanma davasının kabulü, davacı-davalı kadının boşanma davasının reddi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir,..." gerekçesiyle karar bozulmuştur. B....
Asliye Hukuk( Aile) Mahkemesi dosyası ile birleştirilen 2020/233 Esas sayılı dosyasının terke dayalı boşanma dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2016 yılının temmuz ayında evlendiklerini, bu evliliklerinden bir müşterek çocuklarının bulunduğunu, davalının 2018 yılının ağustos ayında evi terk ederek babasının evine gittiğini, eve dönmesi için aramasına rağmen eve dönmediğini, müşterek konuttan giderken 50 gr altını da götürdüğünü, müşterek çocuğu da 5 ay sonra gel çocuğunu al diye kendisine verdiğini, Develi Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/82 D.İş sayılı dosyası ile eve dönmesi için ihtarda bulunduğunu, ancak davalı tarafın yine eve dönmediğini, Develi Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/108 Esas sayılı dosyası ile anlaşmalı boşanma davası açtığını, ancak davalının gelmediğini, davanın çekişmeli olarak devam ettiğini, terk nedeni ile boşanmanın devam etmesi için dilekçe verdiğini, ancak talebinin kabul edilmediğini, bu açıklanan nedenlerle müşterek çocuğun velayetinin kendisine verilmesini,...
Asliye Hukuk( Aile) Mahkemesi dosyası ile birleştirilen 2020/233 Esas sayılı dosyasının terke dayalı boşanma dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2016 yılının temmuz ayında evlendiklerini, bu evliliklerinden bir müşterek çocuklarının bulunduğunu, davalının 2018 yılının ağustos ayında evi terk ederek babasının evine gittiğini, eve dönmesi için aramasına rağmen eve dönmediğini, müşterek konuttan giderken 50 gr altını da götürdüğünü, müşterek çocuğu da 5 ay sonra gel çocuğunu al diye kendisine verdiğini, Develi Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/82 D.İş sayılı dosyası ile eve dönmesi için ihtarda bulunduğunu, ancak davalı tarafın yine eve dönmediğini, Develi Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/108 Esas sayılı dosyası ile anlaşmalı boşanma davası açtığını, ancak davalının gelmediğini, davanın çekişmeli olarak devam ettiğini, terk nedeni ile boşanmanın devam etmesi için dilekçe verdiğini, ancak talebinin kabul edilmediğini, bu açıklanan nedenlerle müşterek çocuğun velayetinin kendisine verilmesini,...
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 04/10/2022 NUMARASI : 2022/118 ESAS, 2022/234 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : DAVALI :MERVE ÇELEN - - Yeni Mah. Şht.Özcan Çiftçi Cad....
Dava dosyası içeriğine ve dosyadaki yazılara göre; ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, davacı-davalının davasını ispat edemediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir. 2- Tarafların boşanma davalarına yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde; Davalı-davacı açtığı birleşen dava ile TMK'nın 164. maddesi gereğince terk sebebine dayalı boşanma talep ettiği, ancak mahkemenin değerlendirmeyi 166/1 maddesine göre yaptığı anlaşılmıştır. Davalı-davacının açtığı terk nedenine dayalı boşanma davası hakkında bir değerlendirme yapılmaması hatalı olmuştur....
terk ettiğini, ardından davalının cildiyle ilgili operasyon geçirmek üzere tekrar müşterek konuta geldiğini ancak tekrar gittiğini bildirdiğini, evlendikleri günden itibaren gerçek bir evlilik olmadığını, Tirebolu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/218 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açıldığını ancak davanın reddedildiğini, bunun üzerine davacının davalıya eve dön ihtarı çektiğini, davalının ihtara cevap verdiğini ancak eve dönmediğini belirterek, evi terk eden ve eve dönmeyen davalı ile boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı eylemli ayrılık nedeni ile boşanma davası olarak açılmış olup, davacı vekili tarafından 06.10.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede sarsılması hukuki sebebine dönüştürülmüştür. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; özellikle davacı tanıkları Zümrüt ile Aynur'un beyanlarından tarafların beş yıldır fiilen ayrı yaşadıkları anlaşılmaktadır. Fiili ayrılık başlı başına boşanma nedeni olmadığı gibi, terk hukuki sebebine dayalı bir dava da bulunmamaktadır. Davalının boşanmayı gerektirir kusurlu davranışı da ispatlanamamıştır....
Terk sebebiyle boşanma davası açma hakkı, her iki eşe de tanınmış bir haktır; eşlerden birisi terk edilmişse terk edene karşı boşanma davası açabilir. Başlangıçta evi terk etmekte haklı olan eşin bu haklılığı ona süresiz olarak konuta dönmeme hakkını vermez. Terke dayalı boşanma davasının açılabilmesinin ön koşulu ise, yukarıya metni aynen alınan 164 maddenin ikinci fıkrasında süresi, şartları, şekli düzenlenen ihtarın varlığıdır. Eş söyleyişle, terk nedenine dayalı boşanma davası açılabilmesi içini önce önce yasanın aradığı koşullara uygun ihtar isteğinde bulunulması gerekir. Dolayısıyla, hakim tarafından yapılan "ihtar", terk sebebine dayalı boşanma davasının, dava şartıdır. Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine ihtar talebini inceleyen hakim, esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi halinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, reddedilen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı açtığı boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı tanık beyanında geçen olaylar, davacının terk nedenine dayanarak 27.06.2007 tarihinde açtığı davadan önce geçen olaylardır. Davacı-davalı erkek terk nedeni ile davaya esas olan ihtarnameyi davalıya göndermekle önceki olayları affetmiştir. Artık bu olaylara dayanarak kadına kusur yüklenemez....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle fiili ayrılık başlı başına boşanma nedeni olmayıp, terk hukuki nedenine dayalı bir boşanma davasının bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.10.2010 (Çrş)...