Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel Eşyanın İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından davanın kısmen kabulü yönünden; davalı kadın tarafından ise davanın kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde, davalı ile boşanma davalarının devam ettiğini , kişisel eşyalarının davalı yedinde kaldığını ileri sürerek söz konusu eşyalarının bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ise; davacının eşyalarını yanında götürdüğünü savunarak davanın reddini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Kişisel Eşyanın İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2018 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 06.06.2018 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Hükmü temyiz eden davalı-karşı davacı ...'tan 143,50 TL. temyiz yoluna başvurma harcının alınmadığı görülmektedir....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin çok varlıklı bir kişiyken başka kişilere kefil olması nedeniyle tüm malvarlığını yitirdiğini, muhtaç duruma düştüğünü beyan ederek boşanma ilamıyla davalılardan ...lehine bağlanan 700,00 TL yoksulluk nafakasının ve diğer davalı müşterek çocuk ...'a bağlanan 300 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ... davaya cevap vererek reddini savunmuş; diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; müşterek çocuk ... lehine bağlanan nafakanın çocuğun 2005 yılında reşit olması ve nafakanın bu tarihte sona ermesi nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına dair karar vererek; davalılardan ...lehine boşanma ilamıyla bağlanan 700,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünde hüküm tesis etmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı ...'...

        , davalının müvekkiline 'seni istemiyorum, eski eşimi alacağım, seni imtihana çekeceğim bakalım yine beni sevecek misin' şeklinde saygısız söylemlerde bulunduğunu, daha sonra 'eski eşini nikahına alacağını, bunun için müvekkilin iznini almayacağını, müvekkili istese de istemese de bunu yapacağını, eski eşinin bu durumu kabul ettiği gibi söylemlerle sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını ve davalının 2018 yılının Şubat ayında müşterek konutu terk ederek eski eşi ile birlikte yaşamaya başladığını, bu nedenlerle TMK 161 maddesi gereği zina, 162 maddesi gereği hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış, 163. maddesi gereğince suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ve 166. maddesi gereğince evlilik birliğinin sarsılması nedenleri ile boşanmalarına, müşterek konutun dava sonuna kadar müvekkiline tahsisine, müvekkili lehine aylık 500- TL nafakaya, 100.000- TL maddi, 100.000- TL manevi tazminata karar verilmesini talep ederek dava açmıştır....

        Mahkemece, davacının öncelikle değerlendirilmesi gereken, özel boşanma sebebi niteliğindeki TMK'nın 163. maddesi uyarınca "haysiyetsiz hayat sürme sebebiyle boşanma" talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir değerlendirme yapılmaması doğru görülmemiş ise de tarafların bu yönde bir istinafları olmadığından yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. Nüfus kayıtlarından tarafların 03/082007 tarihinde evlendikleri, 16/06/2010 doğumlu Doruk ve 10/07/2015 Defne isimli iki çocuklarının olduğu anlaşılmaktadır....

        Türk Medeni Kanunun 176/3.maddesine göre; İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Somut olayda; davalıya boşanma davasından sonra özel güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başladığı ve dava tarihi itibariyle ortalama asgari ücret düzeyinde gelir elde ettiği anlaşılmaktadır. Yerleşik Yargıtay'ın uygulamalarına göre, asgari ücretin yoksulluğu ortadan kaldırmadığı ilke olarak kabul edilmiştir (....sayılı kararında olduğu gibi)....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Aile Mah.sıfatıyla) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kişisel eşyanın iadesi davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafından ziynet eşyalarına yönelik olarak temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacının rahatsızlığı bahane edilerek sahip olamayacağı düşüncesiyle davalı ve ailesi tarafından ziynetlerin davacının elinden alındığını ve bir daha da iade edilmediğini belirterek, belirtilen ev eşyaları ile ziynet eşyalarının aynen iadesini istemiştir. Davalı ev eşyalarını vermeye hazır olduklarını ancak ziynet eşyalarını davacının üzerinde götürdüğünü belirterek davanın reddini savunmuştur....

            Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davalı ile 2008 yılında boşandıkları ve boşanma kararı ile aylık 300,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, ancak davalının başkası ile fiilen evli olarak yaşadığı bu birliktelikten 25.03.2011 tarihinde çocuğu olduğu; yoksulluk nafakasının kaldırılması ile dava tarihinden geriye doğru ödenen bir yıllık nafakanın tahsili istenilmiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak şartıyla geçimi için diğer eşten mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir" hükmü getirilmiştir. T.M.K.'...

              neden olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, Davacının haysiyetsiz yaşam sürme sebebine dayalı boşanma davası yönünden yapılan incelemede; erkeğin başka bir kadınla birlikte olduğu fakat bu eylemin tek bir sefer gerçekleştiği, süreklilik arz etmediği anlaşıldığından bu sebebe dayalı boşanma davasının reddi, Zina sebebinde dayalı boşanma davasının incelenmesinde; kadın vekili tarafından sunulan video kaydı, erkeğin rızası dışında kaydedildiği gibi sırf boşanma davasında delil olarak kullanılmak amacıyla bir kurgu sonucu oluşturulmuştur....

              CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediklerini, reddedilen boşanma davasının kesinleşmiş olmasının dava şartı olduğunu, davacı kadının eşi aleyhine açtığı boşanma ve kişisel eşyanın iadesi davasının açtığını, mahkemenin davanın kabulüne karar verdiğini, davalı yanın kararı temyiz ettiğini, temyiz sonucunda kararın Yargıtayca bozulduğunu, bozma sonrası yapılan yargılamada davanın reddine karar verildiğini, bu kararın da davacı yan tarafından temyiz edildiğini, boşanma, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı başlıklı dava türü gösterilen Yargıtay ilamı ile onadığını, bu onama kararından sonra Aile Mahkemesi hükmü boşanma yönünden kesinleştirdiğini, boşanma yönünden kesinleştirmenin usule uygun olmadığını, onama kararından sonra yargılamanın devam ettiğini, kişisel eşyanın iadesine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, bu kararın 08.05.2018 tarihinde kesinleştiğini, eylemli ayrılık nedeniyle boşanma davasının açılması için gerekli üç yıllık sürenin...

                UYAP Entegrasyonu