Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilindiği üzere, TMK'nun 220 vd maddelerinde düzenlenen kişisel eşyanın iadesi davalarında yetkili mahkeme, HMK'nun 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Anılan genel yetki kuralı, kamu düzenine ilişkin değildir. Yetkinin kamu düzenine ilişkin olmadığı hallerde, yetki itirazı ancak ilk itiraz olarak ileri sürülebilir(HMK. Md.116) .Dava, kişisel eşya olduğu ileri sürülen ev eşyalarının iadesi istemine ilişkin olup, birlikte açılmış olduğu boşanma davasından ayrılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istenilmiştir. Davalı taraf, süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş, sonradan verdiği 24.03.2016 tarihli dilekçesiyle, boşanma davasına verilen cevap dilekçesinde eşya alacağına ilişkin cevaplarınında sunulduğunu bildirerek, davanın reddini istemiştir....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda; " Kadının açtığı karşı davada TMK 163 madde gereği suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasının reddine, erkeğin açtığı asıl davada TMK 166/1 ve kadının açtığı karşı davada TMK 161 zina, 162 pek kötü ve onur kırıcı davranış, TMK 166/1 evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebeplerine dayalı olarak açılan boşanma davalarının kabulü ile; tarafların boşanmalarına, tarafların müşterek çocukları 11.07.2004 doğumlu, T1 velayetinin davacı babaya verilmesine, diğer müşterek çocuk 23.02.2012 doğumlu, Elif Yağmur Turan'ın velayetinin davalı anneye verilmesine, velayeti babaya verilen müşterek çocuk ile anne arasında her ayın 2. ve 4. haftası Cumartesi saat 09.00'dan Pazar günü saat 17.00'ye kadar dini bayramların 2. günü saat 09.00- 17.00 arası, her yıl 1 Temmuz saat 09.00'dan 30 Temmuz saat 17.00'ye kadar şahsi ilişki kurulmasına süre sonunda çocuğun babaya iadesine, velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile baba...

      Davalı karşı davacı kadın vekili maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi kararını iş bu kapsamda kusur belirlemesini istinaf etmekle; kusura yönelen istinaf isteminin incelenmesinde; İlk derece mahkemesi yaptığı yargılamada ''........Her ne kadar davacı-karşı davalı T1 zina ve haysiyetsiz hayat sürme nedeni ile davalı-karşı davacıya boşanma davası açmış ise de; davalı-karşı davacının zina yaptığı ve haysiyetsiz hayat sürdüğü sabit olmadığından reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı-karşı davalı T1'in resmi olarak evli olduğu T3 boşanmadan bir başka kadın ile evliymiş gibi fiili olarak birlikte yaşadığı, davacı-karşı davalının beyanı ve tanıkların beyanlarıyla sabit olduğundan, davacı-karşı davalı T1 kusurlu kabul edilmiştir. Davalı-karşı davacı T3 hiç tanımadığı kimseler ile telefonla görüştüğü tarafların müşterek çocuklarının beyanları ve tanıklar Edip Koç ve Selaheddin Aslan'ın beyanlarıyla sabit olduğundan, davalı-karşı davacı T3 kusurlu kabul edilmiştir....

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, tefhim edilen kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında davalı-karşı davacı kadının davasının Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebi uyarınca kabul edildiği belirtilmesine rağmen, kararın gerekçesinde "somut olayda zina (TMK m.161) ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m.163) şeklinde boşanma sebeplerinin ve koşullarının oluştuğu gibi davacının sadakatsiz davranışları davalıya yönelik aşırı kıskançlık içeren baskıcı tutum ve davranışları ile Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesinde düzenlenen koşulların oluştuğu" belirtilerek, hüküm ile hükmün gerekçesi arasında çelişkiye sebebiyet verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (HMK m.298/2)....

        İlk derece mahkemesince; asıl davada;-Davacı- davalı kadının TMK 161. maddedeki (zina) hukuksal nedenine dayalı açtığı boşanma davasının REDDİNE,TMK 162 (pek kötü ve onur kırıcı davranış) ve TMK 163 (haysiyetsiz hayat sürme) hukuksal nedenlerine dayalı açtığı boşanma davasının açıklanılan her iki hukuksal neden yönünden KABULÜ ile tarafların TMK 162 ve TMK 163. maddesi gereğince BOŞANMALARINA, TMK 166/1. maddedeki (evlilik birliğinin temelinden sarsılması) hukuksal nedenine dayalı açtığı boşanma davası ile ilgili KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, birleşen davada;-Davalı- davacı erkeğin TMK 166. maddedeki (evlilik birliğinin temelinden sarsılması) hukuksal nedenine dayalı açtığı boşanma davasının TMK 166/I,II gereğince KABULÜ ile tarafların TMK 166/I,II....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davacı davalı erkek zinanın varlığının kabul edilmemesine, velayete, lehe hükmedilen tazminat miktarına, Davalı davacı kadın vekili kusur belirlenmesine, asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, aleyhe tazminata hükmedilmesine, tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine Yönelik olarak istinaf talinde bulunmuşlardır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava zina, haysiyetsiz hayat sürme ve şiddetli geçimsizlik nedeni ile, karşı dava ise şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanma ve feri taleplere dairdir....

        Davalı birleşen dosya davacısı kadın vekili istinafa cevap ve istinaf dilekçesinde boşanmayı istinaf etmediklerini, nafaka ve tazminatların az olduğunu belirterek bu kalemler yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 12.01.2020 tarihli ek karar ile davalı davacı kadın vekilinin istinafının süresinde olmaması gerekçesi ile dilekçesi istinafa cevap olarak kabul edilmiş, istinaf yönünden süresinde olmadığından dilekçesinin reddine karar verilmiş ek karar 07.02.2021 tarihinde kadın vekiline tebliğ edilmiş, ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmamıştır. Asıl dava, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır. Birleşen dava, TMK 161.madde gereğince zina, TMK 163.madde gereğince haysiyetsiz hayat sürme ve TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebeplerine dayalı boşanma davasıdır....

        Maddesi gereğince açılan hayata kast, pek kötü, onur kırıcı davranış nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine toplum anlayışları bağdaşmayacak şekilde hayat sürmesi nedeniyle TMK 163. maddesi gereğince haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları 28.05.2009 doğumlu, T.C Kimlik numaralı Eylül Naz KESİM'in velayetinin davacı T1'e verilmesine, Velayeti davacı anneye bırakılan müşterek çocuk ile baba arasında ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİNE, Davacı kadın için mahkememizin 26.10.2021 tarihli duruşma ara kararı ile hükmedilen 750,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleşmesine kadar devamına, Davacı kadın yararına boşanma...

        Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların 16/12/2011 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden, 22/02/2016 d.lu Cihan isimli 1 müşterek çocuklarının olduğu,pek kötü veya onur kırıcı davranış ve haysiyetsiz hayat sürme, evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma ferilerine ilişkin talepte bulunarak dava açıldığı anlaşılmıştır....

        UYAP Entegrasyonu