K A R A R Davacı, davalının eski eşi olduğunu, boşanma aşamasında kuzeni olan dava dışı ...’in banka havale yöntemi ile davalıya 17.000,00 TL borç para gönderdiğini, ödemeyince kendisinin bu alacağı ...’den noterde düzenlenen sözleşme ile temlik aldığını ve alacağın tahsili için temliknameye dayalı takip yaptığını ileri sürerek, takibe vaki itirazın iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, havalenin boşanma aşamasında üzerine kayıtlı olan evin müşterek çocukları üzerine intikal ettirilmesi ve intifa hakkının da davacıda bırakılması için yapılan anlaşma doğrultusunda tapu masrafı olarak gönderildiğini, borç olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, yeterli açıklama içermeyen banka dekontunun karz akdine delalat etmediği ve davacının davasını ispat edemediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
intifa hakkı sona erinceye kadar dava konusu olan ve çıplak mülkiyetine sahip olduğu taşınmazları kullanmasının mümkün olmadığı, bu nedenle depo edilen kamulaştırma bedelini tahsil etmesinin de mümkün olmadığı, dolayısıyla intifa hakkı sona ermediği halde kamulaştırma bedelinin çıplak mülkiyet sahibi davalıya ödendiği ve intifa hakkı sahibi için bedel nemalarının intifa hakkı sahibince tahsil edilebilmesi için davacı ... tarafından bir kez daha bedelin depo edilmek zorunda kalındığı, davalının tahsil etme hakkına sahip bulunmadığı bir bedeli haksız yere uhdesine geçirdiği ve bu nedenle sebepsiz zenginleştiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile 256.319,56 TL'nin 29.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
-KARAR- Davacı vekili davalı ile 19.01.2007 başlangıç tarihli ve 5 yıl vadeli olarak imzalanan Bayilik Sözleşmesine dayalı olarak 19.04.2007 tarihinde kurulan intifa hakkı için ivaz bedelinin 201.360 TL ödendiğini, Rekabet Kurulunun 12.03.2009 tarihli kararına göre, 18.09.2010 tarihinden itibaren akdin geçersiz olduğunu ileri sürerek kalan süre için intifa hakkı bedeli ve semenlerinin davalıdan faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın 1 yıllık sebepsiz zenginleşme süresi geçtikten sonra açıldığını, sözleşmenin 19.01.2012 tarihinde sona ereceğini, müvekkiline sözleşme ile fesih hakkı verilmediğini belirterek davanın reddini istemiştir....
Taraflar arasında imzalanan 25/10/2007 tarihli bayilik sözleşmesi, 11/05/2007 tarihli intifa hakkı tesisi vaadi ve yatırım hakkında protokol ve ekleri dosya arasına sunulmuştur. ... ..., ..., ... mevkiinde 728 ada 26 parselde kayıtlı taşınmazın davalı şirket adına kayıtlı iken 25/10/2007 tarihinde davacı şirket lehine 15 yıl süreyle intifa hakkı tesis edildiği, intifa hakkı lehdarının 24/10/2013'de başvurusu üzerine intifa hakkının kaldırıldığı celbolunan tapu-kayıt suretinden ve resmi senetten anlaşılmıştır. Mahkememizce taraf delilleri toplanmış ve davalının anlaşmazlık dönemine ait ticari kayıt ve defterlerinin incelenmesi için ... Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmıştır....
Osmaniye 1.Aile Mahkemesinin 2017/56 esas 2017/52 karar sayılı ilamının hüküm kısmında, tarafların boşanmalarına ve boşanma protokolünün kararın eki sayılmasına karar verildiği görülmüştür. Somut olayda, takibin ilamın infazı için yapılmayıp, yargılamayı gerektiren boşanma protokolüne dayanılarak yapıldığı anlaşıldığından mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı alacaklı vekili tarafından belirtilen istinaf sebepleri yerinde değildir....
Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında intifa hakkı sözleşmesi ve buna bağlı olarak da bayilik sözleşmesi akdedildiğini, davalının intifa hakkı sözleşmesiyle üstlendiği edimleri yerine getirmediğini, müvekkilinin davalı aleyhine intifa sözleşmesinin feshi için dava açtığını, mahkemece, intifa hakkı sözleşmesinin feshine karar verildiğini, davalı lehine intifa hakkı olan dönemde, dava dışı Aygaz'ın, dağıtım marjının %15,15'ini davalıya ödediğini, davalının edimlerini ifa etmemesine rağmen intifa sözleşmesinden dolayı kazanç elde ettiğini belirterek; dava dışı Aygaz tarafından otogaz satışından dolayı müvekkilinin dağıtım...
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin 4.032,00 m2'lik taşınmazın 2.344,11 m2'lik kısmı üzerinde davalı ...lehine 05.03.2007 tarihinden başlayarak intifa hakkı tesis ettiğini, davalı şirketin de bu alanı 01.02.2009 tarihinden itibaren diğer davalı şirkete kiraya verdiğini, davalı şirketlerin taşınmazın intifa hakkı alanı dışında kalan kısmına 01.02.2009 tarihinden itibaren LPG tankı inşa etmek, araç otoparkı olarak kullanmak ve araç cıkışlarını bu alandan yapmak suretiyle tecavüz ettiklerini belirterek, haksız inşaatın (LPG tankının) yıkılarak tecavüzünün önlenmesini, haksız kullanım nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 7.500.00 TL ecrimisilin ihtarnamenin keşide tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, men'i müdahale ve kal davasının konusu kalmadığından...
Mahkemece uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, dava tarihi itibariyle intifa hakkının devam etmesi halinde bakiye intifa hakkı bedeli talep edilemeyeceği, davacı tarafça davalı yetkililerine intifa hakkının terkini hususunda vekaletname verilmiş ise de davacının basiretli bir tacir gibi davranarak intifa hakkını terkin ettirdikten sonra dava açması gerektiği, dava tarihi itibariyle intifa hakkının devam ettiği, bakiye intifa hakkı talebinin yerinde olmadığı, davacının kalıcı yatırım bedelleri ile ilgili iki faturaya dayandığı, ikinci faturadaki hizmetin istasyonun açılması sırasında mutlaka yapılması gereken bir iş olup kalıcı yatırım niteliğinde olmadığı ve bedelinin talep edilemeyeceği, birinci fatura yönünden ise davalının sebepsiz zenginleşmesi yapılan keşifte alınan rapora göre 16.764,73 TL olarak belirlendiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 16.764,73 TL tazminatın sözleşmenin sona erme tarihi olan 20/07/2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa ve Bakanlar Kurulunun...
Maddesi de - "intifa hakkı, gerçek kişilerde hak sahibinin ölümü; tüzel kişilerde kararlaştırılan sürenin dolması, süre kararlaştırılmamışsa kişiliğin ortadan kalkmasıyla sona erer. Tüzel kişilerin intifa hakkı, en çok yüzyıl devam edebilir", 798. maddesinde -harap olma veya kamulaştırma-"malik, yararlanılamayacak derecede harap olan intifa konusu malı yararlanılacak hale getirmekle yükümlü değildir; getirirse intifa hakkı yeniden kurulmuş olur. Sigorta ve kamulaştırma gibi durumlarda intifa hakkı, hakkın konusu yerine geçen karşılık üzerinde devam eder", 799. maddesinde "intifa hakkı sona erince hak sahibi, hakkın konusu olan malı malike vermekle yükümlüdür" biçimde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu taşınmazın 1/8 payının davalı adına kayıtlı iken çıplak mülkiyetin dava dışı vildan'a satıldığı üzerinde davalı lehine intifa hakkı tesis edildiği görülmektedir....
K A R A R Davacı vekili, davaya konu gayrimenkul üzerinde akaryakıt bayilik sözleşmesi ile davacı lehine intifa hakkı kurulduğunu, bayilik sözleşmesinin Rekabet Kurulu gereği sonlandırıldığı için davalının maliki olduğu taşınmaz üzerindeki davacı lehine tesisi edilen intifa hakkının kaldırıldığını, terkin işlemleri için taşınmaz maliki olan davalı tarafından ödenmesi gereken terkin harcının davacı tarafından ödendiğini ileri sürerek, ödenen miktarın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....