No:10, Beşiktaş/İstanbul adresinde bulunan taşınmazın aile konutu niteliğine haiz olduğunu, müvekkilinin evlilik birliği içerisinde 29.07.2016 tarihinde, evliliğin ömür boyu süreceğine olan inancıyla, söz konusu aile konutu üzerine davalı lehine intifa hakkı tesis ettiğini ve tapuya işlediğini, ancak müvekkilinin yakın zamanda davalının üçüncü bir kişiyle uzun zamandan beri ilişki yaşadığını öğrenmiş olup “zina” sebebine dayalı olarak boşanma davası açtığını, müvekkili tarafından davalı lehine tesis edilen intifa hakkına ilişkin olarak öncelikle TBK 295/2 gereğince bağışlamanın geri alındığının tespiti ile intifanın terkinine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili tarafından davalı lehine gerçekleştirilen tasarrufun karşılıksız kazandırma olarak görülmeyip aile hukuku sözleşmesi olduğunun kabulü ihtimalinde müvekkili açısından işlemin temelinin çökmüş olduğundan müvekkilinin sözleşmeyle bağlı olmadığının tespiti ile intifanın terkinini gerektiğini belirterek, davalının dava konusu intifa...
Mahalle Camisine ait intifa hakkı bulunduğu, mevcut intifa hakkının devam edip etmediği araştırılarak halen devam ettiğinin tespiti halinde intifa hakkı sahibinin davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen, bu konuda bir araştırma yapılmadan ve taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki intifa hakkı sahibinin sağ olup olmadığı ve intifa hakkının devam edip etmediği araştırılarak devam ettiğinin tespiti halinde intifa hakkı sahibinin davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerekirken, ilgilisinin davaya dahil edilmemesi, 2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki haciz ve ipoteğin tespit edilen bedele yansıtılmaması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 12.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, intifa hakkına konu taşınmaz ile taşınmaz üzerindeki istasyon ve diğer muhdesatın bedeli üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, intifa hakkına konu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve taşınmazın üzerindeki tesislerle birlikte teslimi isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden tam yararlanma yetkisi veren bir şahsi irtifak türüdür. Hak sahibi yararlanma hakkının üçüncü kişiler tarafından ya da akidi tarafından engellenmesi halinde elatmanın önlenmesi davası açabilme olanağına sahiptir....
-KARAR- Davacı vekili, Total markası altında bayilik faaliyetinin gerçekleştirildiği davalıya ait taşınmaz üzerinde 14.4.2019 tarihine kadar intifa hakkı tanındığını, müvekkilinin intifa tesisi için ödemeler yaptığı ve taşınmazda akaryakıt istasyonu kurulması ve işletilmesi için teknik yatırımlar yaptığını, daha sonra Rekabet Kurulu'nun düzenlemeleri çerçevesinde intifa tesisine dair sözleşmenin süresi 5 yılı aşması nedeniyle 5 yılı aşan süresi grup muafiyetinden yararlanamayacağını, müvekkili şirketin ödediği meblağlar yönünden sözleşmelerin geçersiz kılındığı 13.12.2001 ile 14.4.2019 tarihleri arası dönem için davalının sebepsiz zenginleşmiş olacağını belirterek 502.319.00.-TL.nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkemece, Bayilik Sözleşmesinin dava dışı ... Petrol Otom.Ltd.Şti....
nin temyiz itirazlarına gelince; Davadaki istem, tesis olunan intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesine ilişkindir. İntifa hakkı; başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağını sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının kaldırılmasını istemesi olanaklıdır. Bu isteği intifa hakkı sahibinin hakkı üzerinde muaraza çıkartan yana dava açarak yöneltmesi gerekir. Başka bir deyişle, davadaki hasım intifa hakkı sahibinin o eşyadan tam yararlanma hakkını engelleyen kişidir. Somut olaya gelince; davacı şirket ile davalı ... Tic. ve San. Ltd. Şti. arasında bayilik sözleşmesi bulunmaktadır. İntifa hakkı sahibi davacı şirket bu hakkın kendisine sağladığı kullanımı bayilik sözleşmesi olan ... Tic. ve San. Ltd. Şti.ne devretmiştir. ... Tic. ve San. Ltd. Şti. Aynı zamanda davalı ... San. ve Tic....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İntifa hakkı tesisi ... ve müşterekleri ile ... aralarındaki intifa hakkı tesisi davasının kabulüne dair Salihli 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 12.11.2009 gün ve 317/712 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacı ... ile ortak miras bırakan ...'nın evlilik birliği içinde edindikleri ve 35 yıl boyunca birlikte yaşadıkları 2017 ada 36 parsel sayılı taşınmazın miras bırakanın 06.04.2008 tarihinde ölümü ile davacılar ve davalıya intikal ettiğini, taşınmaz aile konutu niteliğinde olup, davacı ...'in hayatının geri kalan kısmını bu konutta geçirme arzusunda olduğunu açıklayarak lehine intifa hakkı tesisine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacı ......
Sokağı, 1880 ada, 1 parsel sayılı ve İzmir-Ankara asfaltı üzeri N:37 adresinde mukim akaryakıt istasyonu ile olarak taraflar arasında 12.03.2007 tarihli intifa hakkı tesisi ve yatırım hakkındaki protokolün akdedildiğini, söz konusu protokol ile müvekkili şirket lehine tapuda tesis edilerek 17 yıllık intifa bedeli karşılığında davalıya 225.000USD +KDV ödenmesinin kararlaştırıldığını, müvekkili şirket lehine 10.05.2007 tarihinde intifa hakkının tapuya tesis edildiğini, müvekkilince protokolün 6. maddesi uyarınca üç farklı seferden toplam 352.179,85TL'nin davalıya ödendiğini, bayilik sözleşmesi tahtında Shell akaryakıt istasyonu olarak faaliyet göstermekte iken Rekabet Kurumu'nun 12.03.2009 tarihinde genel bir duyuru yayınladığı ve akabinde emsal nitelikte karar verdiğini, Rekabet Kurulu kararında grup muafiyeti kapsamında öngörülen süreyi aşan kısmının ifasının hukuken ve fiilen imkânsız hale geldiğini, idari davaların reddolması nedeniyle bu davanın açılmasının zorunlu olduğunu, intifa hakkının...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Üzerinde İntifa Hakkı Tesisi ... tarafından açılan aile konutu üzerinde intifa hakkı tesisi davasının reddine dair ... ... 1. Aile Mahkemesi'nden verilen 02.06.2014 gün ve 431/456 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR En yakın mirasçılarının tamamı tarafından reddedilen mirasın Sulh Mahkemesi'nce iflas hükümlerine göre tasfiye edileceğine (TMK m. 612/1), Bu amaçla ... 13....
, 18/09/2010 tarihi itibariyle sürenin sona erdiğini; intifa bedelinin ödendiğini, intifa hakkı tesis edilen gayrimenkule kalıcı yatırımlar yapıldığını, bu sebeple sözleşmenin geçersiz kılındığı süre olan 18/09/2010 tarihi sonrası için davalının sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek; intifa hakkı, bayilik hizmet bedeli ve kalıcı teknik yatırımlar için ödenen bedelin dava tarihine kadar güncellenmiş değeri olan 98.094,10 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....