Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mimarlık Mühendislik Ltd.Şti. ile arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi düzenlediği, 14.12.2004 günlü bu sözleşmeden hemen sonra davalı ...’ın şirket yetkilisine aynı tarihli vekaletname verdiği, bu vekaletnamede payı üzerine intifa hakkı tesisi için yetki tanıdığı, inşaat yapım sözleşmesinin yüklenici tarafı olan Şirketin 27.12.200 tarihind e davalılardan ... lehine diğer davalı ...’ın payı üzerine intifa hakkı tesis ettiği, Şirket yetkilisi ...’in 27.1.005 tarihli vekaletname ile Şirket avukatına izale-i şuyu davası açmak üzere yetkilendirdiği görülmektedir. Lehine intifa hakkı tesis edilen ... arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin yüklenicisi olan ... Mimarlık Mühendislik Ltd. Şti. nin Müdürü ...’in kardeşidir. Anlatılan iş ve işlemlerin tarihlerine ve kurulan ilişkiye bakılırsa intifa hakkının 25618 ada 1 parselde malik olan diğer paydaşların haklarına kısıtlama getirmek amacıyla ve kötü niyetle kurulduğu açık olarak görülmektedir. Davalılardan ......

    Dava, intifa hakkının terkini istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir malvarlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir. (TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK.m.796)....

      Bilirkişi tarafından düzenlenen 14/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazlar hakkında Nilüfer Belediyesinin 03.11.2021 tarih ve 427 Karar sayılı Meclis Kararı ile 5 yıl süre ile davacı şirket lehine intifa hakkı tesis edilmesine karar verildiği, Nilüfer Belediyesi Meclis kararı ile davacı şirket lehine intifa hakkı tesis edilmesi kararı verilmesi intifa hakkı tesisi için yeterli olmayıp anılan karar kapsamında tapu siciline tescil yapılması TMK.m.795 uyarınca zorunlu olduğu, intifa hakkının tapu siciline tescil edilmemesi durumunda hukuken tesis edilmiş bir haktan bahsedilemeyeceği, bu kuralın istisnası kanuni intifa hakkı için geçerli olup dava konusu talep kanuni intifa hakkına dayanmadığı, dava konusu tapu kayıtlarında, Nilüfer Belediyesinin 03.11.2021 tarih ve 427 Karar sayılı Meclis Kararı ile 5 yıl süre ile davacı şirket lehine intifa hakkı tesis edilmesine dair karar uyarınca tapuya tescil işleminin yapılmadığı, bu doğrultuda TMK.m.795/1 uyarınca hukuken...

        Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki intifa hakkı sahibinin sağ olup olmadığı ve intifa hakkının devam edip etmediği araştırılarak devam ettiğinin tespiti halinde intifa hakkı sahibinin davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerekirken, ilgilisinin davaya dahil edilmemesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 15.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          KARŞI OY Dava konusu 2376 ada 1 parsel sayılı taşınmaz maliki davacı tarafından davalılardan ...A.Ş. lehine 22.05.2007 tarihinde (15 yıllık) intifa hakkı tesis edildiği, intifa hakkı tesis edilen alanın akaryakıt istasyonu olarak kullanıldığı, 20.03.2011 tarihli protokol ile intifa hakkı sürenin 20.03.2016 tarihinde sona ereceğinin taraflarca kararlaştırıldığı, intifa hakkının 13.03.2017 tarihinde davacı tarafından tapudan terkin edildiği, davalı ...’nin diğer davalılar ile bayilik ve ariyet sözleşmeleri imzalandığı, ilgili şirketin intifa hakkı tesis edilen alanı akaryakıt istasyonu olarak fiilen kullanıldığı, sözleşme gereği bir kısım makina ve teçhizatın mülkiyetinin ...A.Ş. vekili ve Aygaz A.Ş’ye ait olduğu, davalı ......

            İmamı...Yaptırma ve Yaşatma Derneğinin 480/58240 payının 120/58240 hissesinde davalılardan ... lehine intifa hakkı şerhi mevcuttur. Taşınmaz mal kamulaştırıldığından, mülkiyetin yerini, mahkemece saptanan kamulaştırma bedeli aldığından tespit edilen bedelin 120/58240 hissesine denk gelen paranın bir bankaya vadeli olarak yatırılarak bunun nemasının (faiz gelirinin) intifa hakkı sahibine, bu hak sona erinceye kadar ödenmesi gerektiği düşünülmeden, mahkemece bilirkişi raporunda hesaplanan bir miktar paranın intifa hakkının karşılığı olarak intifa hakkı sahibi ...'a ödenmesine ve bu pay üzerindeki intifa şerhinin terkinine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 28.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Taraflar boşanma protokolüne dayalı olarak, anlaşmalı olarak boşanmışlardır. Protokolün incelenmesinde; yoksulluk nafakası ile ilgili bir kararlaştırma bulunmadığı, davacının açıkça bu hususta bir feragatinin de olmadığı anlaşılmıştır. Boşanma kararı ile yoksulluk nafakasına hükmedilmemiş olması, yeniden dava açılma imkanını ortadan kaldırmaz. Davacı, TMK'nun 175.maddesindeki şartların gerçekleşmesi halinde, nafaka davasını her zaman açabilir. Mahkemece; davacının, nafaka isteme şartlarının olayda gerçekleşip gerçekleşmediğini araştırıp, tartışmadan; özellikle davacının rahatsızlığı nedeniyle çalışma gücünü yitirdiği de gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                Mahkemece, davalının intifa sözleşmesiyle yükümlendiği edimleri yerine getirmediği ve bu edimler bedelini de ödemediği, sözleşmedeki yarar-zarar dengesinin davacı aleyhine bozulduğu gerekçeleriyle dava kabul edilmiş, 1624 parsel tapu kaydı üzerindeki intifa hakkının terkinine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 794.maddesinde yapılan tanıma göre intifa hakkı: taşınır ve taşınmaz hatta haklar ve bir mal varlığı üzerinde tesisi olanaklı ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. İntifa hakkı; ilke olarak bir süreye bağlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü yada tüzelkişi ise tüzelkişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma imkanının kalmaması durumunda sona erer....

                  Öte yandan, Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir malvarlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Türk Medeni Kanununda müşterek mülkiyette paydaş olan kişinin intifa hakkının özelliği gereği payı üzerinde intifa hakkı kurabileceği kabul edilmiştir. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir....

                    DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE GEREKÇE: Dava intifa hakkına dayanılarak açılmış el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir malvarlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu üzerinde tam yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Aynı Yasa’nın 795. maddesinde de taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir. Taşınmazlarda tescil işlemi tamamlanınca da herkese karşı ileri sürülebilen, kişi ile sıkı sıkıya ilişkili haklardandır....

                    UYAP Entegrasyonu