Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPULU TAŞINMAZDA -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre davanın niteliği ve temyiz edenin sıfatına göre kişisel hakka dayalı intifa hakkı tesisi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2015 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, 2797 Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İntifa hakkı bir süre ile sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü yada tüzel kişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünü ile harap olması sebebiyle artık ondan yararlanmanın mümkün bulunmaması durumlarında sona erer. Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.) intifa hakkı tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik, hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceğini kararlaştırılabilir. Şayet, intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse veya yarar ortadan kalkmış ise malik bu hususları ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının süresinden önce sona erdirilmesini isteyebilir....

      taraf muvazaasına ilişkin yazılı delili olmadığından muvazaa iddiasının TMK madde 6'ya göre ispatlanmadığı, davalının dava konusu taşınmazdaki mevcudiyetinin haklı olduğu, hukuki mesnedinin bulunduğu, zaten intifa hakkının süresinin 18.09.2015 tarihine kadar geçerli olmak üzere verildiğinin sabit olduğu, dolan sürenin usulüne uygun olarak yenilenmemiş olduğu, dosyada sadece 2008 yılında akdedilen sözleşme için intifa hakkı bedeli ödemesi yapıldığını teşvik eden belgeler olduğu, 2010 tarihli sözleşmeye ilişkin intifa hakkı bedeli ödeme yapılmadığı gibi tapuda yeniden bir intifa hakkı tesis edilmesi, terkinin koşullarının doğduğu gerekçesiyle birleşen davanın reddine ve karşı davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davacı-karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        Davacınını iddia ve talebine dayanak taraflar arasındaki sözleşmenin 22/4 maddesinde "İntifa hakkı tesisi sırasındaki masraflar ile intifa hakkının süresinde bu haktan dolayı ofise yüklenecek her türlü mükellefiyetler ( tüm masraflar, vergi dairelerince alınacak harç, vergi resim vs ile bunların zamanında ödenmemesinden doğacak cezalar) bayiye aittir." şeklinde düzenlendiği, bu düzenleme dikkate alındığında davalının intifa hakkına ilişkin yükümlülüğünün sadece intifa hakkının tesisi ve intifa hakkının uygulanması aşamasında ortaya çıkan masraflarla ilgili düzenleme içerdiği, madde içeriğine göre intifa hakkının tapudan fekkinde alınacak harç sorumluluğunu davalıya yüklemediği anlaşılmaktadır....

          Davacınını iddia ve talebine dayanak taraflar arasındaki sözleşmenin 22/4 maddesinde "İntifa hakkı tesisi sırasındaki masraflar ile intifa hakkının süresinde bu haktan dolayı ofise yüklenecek her türlü mükellefiyetler ( tüm masraflar, vergi dairelerince alınacak harç, vergi resim vs ile bunların zamanında ödenmemesinden doğacak cezalar) bayiye aittir." şeklinde düzenlendiği, bu düzenleme dikkate alındığında davalının intifa hakkına ilişkin yükümlülüğünün sadece intifa hakkının tesisi ve intifa hakkının uygulanması aşamasında ortaya çıkan masraflarla ilgili düzenleme içerdiği, madde içeriğine göre intifa hakkının tapudan fekkinde alınacak harç sorumluluğunu davalıya yüklemediği anlaşılmaktadır....

          olarak davalıda bırakıldığını, fakat davalının bu şartı yerine getirmediğini, bu nedenle ilgili taşınmazların kullanım hakkının davalıdan geri alınarak, çocukları için kullanmak istediğini, yine evlilik birliği içerisinde edindikleri taşınmaz ve araç olduğunu beyanla; evlilik birliği içerisinde edinilen Kızıltoprak Mah. 10811 Ada, 8 parsel a blok 24 numaralı bağımsız bölümde bulunan dubleks daire ile perte çıkan 34 XX 424 plakalı araç karşılığı sigortadan alınan bedele ilişkin şimdilik 50.000,00 TL katılma alacağının davalıdan tahsiline, davalıya intifa hakkı tesis edilen taşınmazlardaki davalının intifa hakkının iptaline, davalıya intifa hakkı tanınan taşınmazlardan elde ettiği bedelleri son 5 yıllık tutarı üzerinden şimdilik 5.000,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, Aile Mahkemesince yapılan yargılama sırasında davacının intifa hakkının terkinine ilişkin taleplerinin dosyadan tefrikine karar verildiği anlaşılmıştır....

          hükme bağlandığını, ayrıca davalı firmanın 400.000 ABD doları+KDV’yi gayri maddi haklar bedeli olarak hibe etmeyi taahhüt ettiğini, bu bedele karşılık taşınmaz üzerinde 600.000 TL bedel için ipotek tesis edildiğini, buna rağmen hibe ödemesinin yapılmadığını, müvekkillerinin sözleşmeye güvenerek 8.11.2006 tarihinde işletme belgesini, 22.07.2007 tarihinde akaryakıt satış istasyonu ruhsatını aldığını, ayrıca davalı lehine taşınmaz üzerinde 15 yıl süreli intifa hakkı tesis edildiğini, müvekkillerinin üzerine düşen edimlerini zamanında yerine getirdiğini, buna karşılık davalı şirketin taahhüt ettiği hibeyi ödemediğini, istasyonun donanımı ile ilgili hiçbir işlem yapmadığını, bunun üzerine sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, ancak davalının sözleşmenin feshini kabul etmesine rağmen intifa hakkının fekkinden kaçındığını, intifa hakkının tesisinin sebebinin ortadan kalktığını, intifa hakkı ve ipotek tesisi için masraflar yapıldığını, akaryakıt istasyonundan...

            Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile kurulur. Hak sahibi hakkını bizzat kulanabileceği gibi üçüncü kişiler aracılığı ile de kullanabilir. İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer. (TMK.m.796) Bu düzenlemelerin yanında Rekabet Kanununun 4. maddesi ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin esasları belirleyen Rekabet Kurulunun 2002/2 - 2003/3 sayılı Tebliğleri uyarınca 18.09.2010 tarihine kadar dağıtım şirketleri ile bayiler arasındaki sözleşme ilişkisinin rekabet hukuku ilkeleri ile uyumlu hale getirilmesi için muafiyet tanınmıştır....

              Gerçekten; 609 parsel sayılı taşınmazın çıplak mülkiyeti ... intifa hakkı ise, hükmü temyiz eden ...’na aittir. İntifa hakkı bir başkasına ait ekonomik değeri olan eşya hak veya mal üzerinde kurulan ve sahibine en geniş kullanma ve yararlanma olanağı sağlayan kişiye bağlı bir sınırlı ayni hak, irtifak hakkıdır. İntifa hakkı aksi intifa sözleşmesinden kararlaştırılmamışsa hak sahibine konusu olan şeyden tam bir yararlanma ve kullanma hakkı verir. O yüzden eşyanın maliki olan kişi yalnızca kuru mülkiyet hakkını korur. Bununla beraber mülkiyet hakkının verdiği kullanma ve yararlanma yetkileri kısıtlanırsa da malikin eşya üzerindeki tasarruf yetkisi devam eder. Dolayısıyla geçit hakkı kurulmasından ötürü taşınmazda bir değer kaybı söz konusu ise, bu değer kaybının alacaklısı mülkiyet hakkı sahibi olur. Böyle olunca, mahkemenin gerekmediği halde bilirkişice takdir edilen değer kaybı alacağına hükmetmemiş olması doğrudur....

                İntifa hakkı bir süre ile sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü ya da tüzel kişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünü ile harap olması sebebiyle artık ondan yararlanmanın mümkün bulunmaması durumlarında sona erer. Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.) intifa hakkı tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceğini kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse veya yarar ortadan kalkmış ise malik bu hususları ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının süresinden önce sona erdirilmesini isteyebilir....

                  UYAP Entegrasyonu