WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda taraflar arasında boşanma davası açılmış olmakla davacının mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkı doğmuştur. Ancak tasfiyeye karar verilebilmesi için boşanma davasının olumlu sonuçlanması gerekmektedir....

    CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davacının katılma alacağı hakkı bulunmadığını, taraflar arasında düzenlenen boşanma protokolünde bu hususta düzenleme yapıldığını, davacının bu protokolü baskı ile imzaladığı hususunun doğru olmadığını, boşanma kararının temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, 32 K 5215 plakalı aracın boşanma davasından sonra edinildiğini, koyunların da mal kaçırmak amacıyla satılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. III. MAHKEME KARARI Mahkemenin 30.03.2016 tarih ve 2015/48 Esas ve 2016/50 Karar sayılı kararı ile, kesinleşen boşanma kararı ile onanan protokoldeki ifadenin mal rejiminden kaynaklanan alacağı da kapsadığı, davacının söz konusu protokolün baskı altında imzalandığını ispatlayamadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Yargıtay 8....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair ... .... Aile Mahkemesi'nden verilen 02/07/2014 gün ve 527/858 sayılı hükmün ...'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz ve araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, araca ilişkin ....825,00-TL, taşınmaza ilişkin ....771,...-TL olmak üzere toplam ....596,...-TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil, Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil, mal rejiminden kaynaklanan alacak davasında mahkemenin görevsizliğine dair .... Aile Mahkemesi'nden verilen 02.10.2013 gün ve 41/1200 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı .....vekili, evlilik birliği içinde edinilen taşınmaz ve araç ile ilgili olarak tapu ve trafik kaydının iptali ile 1/2 paylarının davacı adına tescili, mümkün olmadığı takdirde mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamışlardır....

          Uyuşmazlık 743 sayılı TKM'nun yürürlükte bulunduğu tarihte mal ayrılığı rejimi sırasında satın alınan taşınmazlar nedeniyle doğan katkı payı alacağı davasında 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesinde yoksa 01.01.2012 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 4721 sayılı TMK'nun 178. maddesiyle uygulanıp uygulanmayacağında toplanmaktadır. Hemen belirtmek gerekirki; 743 sayılı TKM'nun yürürlükte olduğu zaman edilenilen malların tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı alacağı hakkında 818 sayılı BK'nun 125. maddesi uyarınca on yıllık zamanaşımı süresinin bulunduğu tartışmasızdır. Ancak, 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girmesinden sonra kabul edilen Edinilmiş Mallara katılma rejiminden doğan katılma alacağı ve değer artış payı alacağı hakkında da Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin uygulanmasında bu süresinin oy çokluğuyla on yıl olduğu kabul edilmiştir. Ne var ki, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davalarının görev yeri Yagırtayı 8....

            Dairemizin 14.12.2015 tarih 2015/17228 Esas 2015/14055 Karar sayılı ilamı ile, mahkemenin ikinci kararının kesinleşmediğinden görev uyuşmazlığı olmadığını belirterek davacının temyizinin esastan incelenmesine geçildiği, dosya içeriğinden davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile talebini evlilik birliği içinde edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan alacak olduğu ve bu hali ile Aile Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle kararı bozmuştur. Bozmadan sonra mahkemece, iddianın ileri sürüş biçimine göre davanın yasal dayanağının Borçlar Kanunu'nun 19.maddesi olduğu muvazaya dayalı tapu iptali tescil davasının Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, davacının ıslah dilekçesiyle terditli olarak talep edilen ve tefrik edilerek Mahkemenin 2017/286 esas sırasına kayıt edilen mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak talebine ilişkin davada da bu davanın sonucu bekleneceğinden direnme kararı verilmiştir....

              Mahkemece yapılan yargılama sonucu; davacı tarafından birlikte açılan boşanma ve mal rejiminden kaynaklı alacak davasında mal rejiminden kaynaklı alacak talebi davadan tefrik edilmekle, yapılan yargılamada, davacı maddi tazminat olarak açtığı davasını, davalı üzerine kayıtlı arsanın 100.000,00 TL'lik bedelinin adına tahsili şeklinde açıklamada bulunduğu, evlilik birliği içerisinde alındığı için 100.000,00 TL'lik kısmını talep konusu ettiği, davacının açıklaması dikkate alındığında davanın mal rejiminden kaynaklı alacak davası olduğu, davacının dava dilekçesinde delil bildirmediği, tefrik olunan dosyada da verilen süre içerisinde delil bildirmediği, dosya içerisine alınan tapu kaydından dava konusu taşınmazın, davalı adına kayıtlı olduğu, alacak miktarının belirlenmesi için keşif ve değer tespiti gerektiği, edinilmiş mal olup olmadığı ve alacak miktarının ispat yükü davacı taraf üzerinde olup, davacı tarafın verilen süre içerisinde mal rejiminden kaynaklı alacak nevini (katılma/değer...

              Aile Mahkemesinin 2017/599 E -817 sayılı ilamı ile anlaşarak boşandıkları, davanın seyri sırasında dava taraflarının bizzat beyanlarının alınarak zapta geçirildiği, taraflarca ekli protokol içeriğinin doğruluğunun teyit edildiği ve beyanlarına göre karşılıklı maddi ve manevi tazminat, ziynet alacağı, tedbir ve yoksulluk nafakası ve mal rejiminden kaynaklı her türlü alacak hakkı, katkı payı, katılma alacağı ve kişisel eşya taleplerinin bulunmadığının ifade edildiği, protokol içeriğinin de aynı mahiyette olduğu ve kararın kanun yoluna gidilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı vekili yargılanmanın yenilenmesi talebinde bulunmamış, boşanma kararı baki kalarak, davacının boşanma davası sırasında ki maddi taleplerinden vazgeçmesine ilişkin feragat beyanının hile ile iptalini ve davacı lehine tedbir ve yoksulluk nafakası ile ziynet ve mal rejiminden kaynaklı alacaklarının tahsilini istemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak ... ile ... aralarındaki dava hakkında ... Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Daire'nin ... sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Davalı tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz ve araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile 1/2 oranında iptal-tescil, mümkün olmadığı takdirde alacak, banka hesabında bulunan mevduat yönünden 1/2 oranında alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Alacağı-Mal RejimindenKaynaklanan Alacak Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 24.2.2011 gün ve 330-3203 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle, ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı öngörülmüş...

                  UYAP Entegrasyonu