WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar, 18.9.2004 tarihinde evlenmiş, 25.01.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 16.05.2008 tarihinde kesinleşmesi üzerine boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m)....

    Esasen, boşanma davasında karar TMK.nun 166/1.maddesine dayandırılmıştır. Bu durumda, boşanma dava dosyasında mal rejimi ile ilgili senedin bakım karşılığı verildiği şeklinde yorum yapılması hukuka aykırıdır. Esasen senedin kapsamında bakım koşuluyla düzenlendiğine ilişkin hiçbir kelime ve cümle yoktur. Boşanma dava dosyasında davacı ... hiçbir aşamada bu senedin kendisinden hata ve hile v.s. ile alındığını ileri sürmemiştir. Eldeki derdest dosyada da söz konusu senedin hata ve hile sonucu düzenlendiğine ilişkin bir beyan yoktur. Olsa bile boşanma davasının açıldığı 14 Temmuz 2004 tarihinden eldeki davanın açıldığı 12.07.2007 tarihine kadar bir yıllık hak düşürücü süresi geçmiştir. Öyle ise, ileri sürülse dahi böyle bir iddianın dinlenme olanağı kalmamıştır. Tüm bunlardan ayrı olarak hatada yanılma, hilede yanıltma söz konusudur....

      Davalı-davacı kadının harcı verilerek süresinde açılmış karşı boşanma davası olmadığı halde mahkemece, varmış gibi kadının davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m. 33). Davalı-davacı, karşı dava dilekçesinde belirttiği aile konutu olduğunu iddia ettiği taşınmazın ½ payını talep etmiştir. Nispi harcını yatırmıştır. Bu talep mal rejiminin tasfiyesine ilişkindir. Davalı-davacı kadının mal rejiminin tasfiyesi hakkında boşanma hükmünün kesinleşmesi halinde görülebilir hale geleceği de gözetilerek, bu davadan tefrikine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile yasal dayanağı görülmemekle reddine dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

        nun alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazı 7.9.2011 tarihli boşanma ilamındaki protokol gereğince eşi Z.. S..'na devrettiğini belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı borçlu U.. S.. vekili, dava konusu taşınmaz evlilik birliği içinde edinilen mal olduğundan boşanma protokolü ile davalı Zehra'ya verildiğini, boşanma sırasında müvekkili adına kayıtlı üç taşınmaz daha olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı Z.. S.., davalı borçlu 2010 yılı Ekim ayında kendisini aldattığından 7.9.2011 tarihinde boşandıklarını, taşınmazı boşanma protokölü gereğince üzerindeki haciz ve ipotekle aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, davalıların karı-koca olduğu, borçlunun alacaklıdan mal kaçırdığının sabit olması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar Z.. S.. ile U.. S.. vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Taraflar 17.07.1992 tarihinde evlenmiş, 20.02.2003 tarihinde açılan dava sonucu boşanmalarına karar verilmiş, hüküm 10.04.2003 tarihinde kesinleşmiştir.Eşler arasında boşanma davasının açıldığı tarihte mal rejimi sona ermiştir. (TMK.nun 225/son) Taraflar arasında evlilik tarihinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TMK. m. 170.), bir yıl içinde başka mal rejimini seçmediklerinden 24.9.2002 tarihine kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.(4722 s.K. md. 10/1, 4721 s.K. TMK md. 202/1.) TMK.nun 178.maddesinde, “evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, boşanma kararı 10.04.2003 tarihinde kesinleşmiş, görülmekte olan dava ise bir yıllık zamanaşımı süresi geçirildikten sonra 21.01.2008 tarihinde açılmıştır.Davalı vekili süresinde sunduğu cevap dilekçesinde zamanaşımı def’inde bulunmuştur....

            Eşler arasında boşanma davasının açıldığı tarihte mal rejimi sona ermiştir(TMK.nun 225/son). Taraflar arasında evlilik tarihinden 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TMK. m. 170.), bir yıl içinde başka mal rejimini seçmediklerinden 24.9.2002 tarihine kadar ise edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.(4722 s.K. md. 10/1, 4721 s.K. TMK md. 202/1.). TMK.nun 178.maddesinde, "evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar." hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, boşanma kararı 30.6.2004 tarihinde kesinleşmiş görülmekte olan dava ise bir yıllık zamanaşımı süresi geçirildikten sonra 6.11.2006 tarihinde açılmıştır. Davalı vekili süresinde sunduğu cevap dilekçesinde zamanaşımı def'inde bulunmuştur. Davanın zamanaşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa ilişkin kabul kararının verilmesi doğru görülmemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı- Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından reddedilen boşanma davası, ziynet alacağı ve mal rejiminden kaynaklanan alacak taleplerine ilişkin hüküm kurulmaması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının boşanma davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının ziynet alacağı talebi, boşanmanın eki niteliğinde bulunmayıp, ayrıca nispi harca tabidir. Dava dilekçesinden alınan başvurma harcı bu dilekçe içindeki tüm istekleri kapsar....

                tarafların mal rejiminin tasfiyesi konusunda da anlaştıkları hususunun kabulü gerekmiştir....

                  tarafların mal rejiminin tasfiyesi konusunda da anlaştıkları hususunun kabulü gerekmiştir....

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Tarafların Tarsus 1.Aile Mahkemesi'nin 2017/245 Esas-2017/327 Karar sayılı dosyası ile anlaşmalı olarak boşandıkları ve kararın kesinleştiği, tarafların 28/04/2017 tarihli duruşma esnasındaki beyanlarında karşılıklı olarak birbirlerinden mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak taleplerinin bulunmadığını beyan ettikleri, dava dilekçeleri ekinde Mahkemeye sunulan Protokolün 5 nolu bendinde de , tarafların evlilik süresince edinilmiş herhangi bir menkul veya gayri menkul bulunmadığından mal paylaşım ve talep isteklerinin bulunmadığı hususunun yer aldığı, bu doğrultuda mahkeme gerekçeli kararının hüküm kısmının 5 nolu bendinde tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan herhangi bir eşya ve alacak masraf talepleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği ve boşanma kararının kesinleştiği, anlaşmalı boşanma...

                      UYAP Entegrasyonu