Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Cumartesi günü saat 10.00 ile aynı gün saat 17.00 arasında, dini bayramların 2. günü saat saat 10.00 ile aynı gün saat 17.00 arasında kişisel ilişki kurulmasına karar vermiş, bölge adliye mahkemesince verilen karar taraflarca temyiz edilmiştir. Toplanan delillerden tarafların 2009 yılında boşandıkları, ortak çocuk ....'in boşanma davası sırasında doğduğu, boşanma davası sonucunda velayetin davacı anneye verildiği, baba ile de kişisel ilişki kurulduğu ancak 2017 yılına kadar davalı baba ile ortak çocuk arasında fiilen bir kişisel ilişki kurulmadığı, davalı babanın ilk olarak 14.10.2017 yılında icra vasıtasıyla ortak çocuk ile kişisel ilişki kurabildiği anlaşılmaktadır....

    Davalı-karşı davacının; kişisel eşya ve çeyiz eşyalarına ilişkin talebinin değerlendirilmemiş olmasına dair istinaf başvurusu yönünden; Davalı-karşı davacı 2. cevap-karşı dava cevaba cevap dilekçesinde bir takım kişisel eşyalarının ve ziynet eşyalarının aynen iadesini olmadığı takdirde bedelinin ödenmesini talep etmiştir. Davalı-karşı davacının karşı dava dilekçesinde kişisel eşyaları ve ziynet eşyaları yönünde bir talebi bulunmayıp boşanma ve fer'isi taleplerde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı tarafından karşı dava açılırken yatırılan başvurma harcı ve maktu peşin harç karşı dava dilekçesindeki boşanma ve boşanmanın fer'isi tüm bu istekleri de kapsar. Davalı-karşı davacının 2. cevap-karşı davaya cevap dilekçesinde talep etmiş olduğu kişisel eşya ve çeyiz eşyaları talebi boşanma davasının fer'isi olan bir talep olmayıp başlı başına ayrı bir davadır....

    Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin E.2012/38 sayılı boşanma dosyasında ortak çocuk 2003 doğumlu Batuhan ile baba arasında tedbiren kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece; davanın kısmen kabulü ile baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasında görülen ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 12.2012/38 sayılı boşanma davasında ortak çocuk 2003 doğumlu ... ile baba arasında tedbiren kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, boşanma davasının reddedildiği ve ret kararının karar düzeltme yoluna gidilmeden 14.04.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı anne boşanma davasında kurulan tedbiren kişisel ilişki kararı ile ilgili olarak temyiz yasa yoluna başvurma hakkına sahip olduğuna göre eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır....

      Davacı eş bu şekilde gerçekleşen anlaşmalı boşanma kararına verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle hükmü temyiz ederek katılmadığını açıklamıştır. Kişisel ilişkinin temyizi anlaşmalı boşanma hükmünün bütününü içerir. Aksi düşünce "anlaşma" kavramı ile bağdaşmamaktadır. Davacı kişisel ilişki konusunda “anlaşmadıklarını” temyiz dilekçesinde açıklamaktadır. Mahkemece yapılacak iş; taraflardan kişisel ilişki süresi konusunda görüşlerini alarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Anlaşmalı boşanma davalarında boşanmanın fer’i hükümleri konusunda hakimin tarafların görüşlerini almadan kendiliğinden düzenleme yapamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Açıklanan sebeple değerli çoğunluğun farklı görüşüne katılmıyorum....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayet, kişisel ilişki ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

          Ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir.( TMK m 323) Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ebeveynler bu haklarını amacına ve yasal yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir.( TMKm 324) Kişisel ilişki tesis edilmesine yönelik kararlar kesin hüküm oluşturmaz. Velayet kendisine bırakılmayan tarafça kişisel ilişkinin kurulması ya da değiştirilmesi her zaman talep olunabilir (TMK'nın 183. maddesi). Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi çocuk için de haktır....

          Davacı annenin dava dilekçesinde de beyan ettiği üzere boşanma kararında düzenlenen dini bayram, sömestr ve yaz tatillinde kurulan kişisel ilişkiye bir itirazı bulunmadığı gibi bu tarihlerde kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin çocuğun üstün menfaatini gerektirir bir durumun varlığı iddia ve ispat edilmemiştir. O halde mahkemece sadece boşanma ilamındaki her hafta kurulan kişisel ilişkinin değiştirilerek, ayın belirli hafta sonlarında kurulmasına karar verilmesi gerekirken, dini bayramlarda, sömestr ve yaz tatilinde kurulan kişisel ilişkinin de yeniden düzenlenmesine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2010 yılında evlendiklerini ve ....'da yaşamaya başladıklarını, davalının müvekkilini türlü oyunlarla...'ye gönderdiğini, ardından ....'da boşanma davası açtığını, verilen kararın...'de tanınmasına karar verildiğini, düğünde müvekkiline takılan takıların davalı tarafından ....'...

              Tefrik edilen eldeki dava yönünden ise, yerel mahkemece çocuklara mevlitte takılan altınların kişisel ziynet eşyası alacağı kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Kadın tarafından açılan boşanma ve fer'ileri ile ziynet eşyası alacağı talebine ilişkin davanın kadın tarafından sadece kendi adına açıldığı, çocuğa mevlitte takılan altınlar yönünden çocuklar adına açılmış bir dava bulunmadığı gibi, çocukların boşanma kararı ile birlikte velayetinin anneye verilmesine karar verildiği, ancak, bu kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Aile Mah.sıfatı ile) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşyaların iadesi davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedellerinin davalıdan tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacının dava dilekçesinde istemiş olduğu eşyalar ve ziynetler davacıya ait olduğu iddia olunan kişisel mallardır. Evlilik birliği içerisinde edinilmiş mallara katılma rejimine tabi eşyalar değildir. Bu nedenle Medeni Kanunu'nun 226/1.maddesi gereğince her eş, diğer eşte bulunan mallarını geri alabilir ve isteyebilir....

                UYAP Entegrasyonu