DAVA 1.Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde; erkeğin öfke kontrolünün olmadığını, şiddete eğilimli olduğunu, yaklaşık 6 aylık fiili birlikteliklerinin olduğunu, son zamanlarda işinin olduğunu söyleyerek eve geç geldiğini veya hiç gelmediğini, evde olduğu zamanlarda da telefonu ile vakit geçirdiğini, davalının eve gelmediği zamanlarda arabada ve iş yerinde kaldığını öğrendiğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, fatura ödemelerini geciktirdiğini, fatura bedelinin yüksek gelmesinden dolayı müvekkilini suçladığını, müvekkilinden uzaklaştığı ve ona karşı suçlayıcı, küçümseyici tavrının olduğunu iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak boşanmalarına, kabul edilememesi halinde Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı olarak boşanmalarına, davacı karşı davalı kadın yararına 1.500,00 TL tedbir 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına, 50.000,00TL maddî, 50.000,00TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. 2....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/05/2022 NUMARASI : 2021/1174 ESAS 2022/737 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı (Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/05/2022 NUMARASI : 2021/1174 ESAS 2022/737 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı (Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Yüklenen sorumsuzluk isnadı ispatlanamamış, 2017 doğumlu çocukları olduğuna göre davalının eski tarihli 2000, 2006, 2007 tarihli ceza dosyalarının bulunmasının TMK 162, 163 ve 166 maddeleri gereğince boşanma koşullarını oluşturmayacağı, af olgusunun oluştuğu değerlendirilmiştir. Bu sebeple davacı Nuray Elaldı'nın boşanma davası reddedilmiştir. Birleşen davadan vazgeçildiğinden birleşen dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir..."gerekçesi ile; "1- Davacı Nuray Elaldı'nın hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme veya haysiyetsiz hayat sürme, evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı davalarının ayrı ayrı REDDİNE, 2- Talep durumuna göre tedbir nafakası taktirine yer olmadığına, 3- Davalı birleşen dosya davacısının tedbiren velayet davasından vazgeçmesi sebebiyle davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına," karar verilmiştir....
Yüklenen sorumsuzluk isnadı ispatlanamamış, 2017 doğumlu çocukları olduğuna göre davalının eski tarihli 2000, 2006, 2007 tarihli ceza dosyalarının bulunmasının TMK 162, 163 ve 166 maddeleri gereğince boşanma koşullarını oluşturmayacağı, af olgusunun oluştuğu değerlendirilmiştir. Bu sebeple davacı Nuray Elaldı'nın boşanma davası reddedilmiştir. Birleşen davadan vazgeçildiğinden birleşen dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir..."gerekçesi ile; "1- Davacı Nuray Elaldı'nın hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme veya haysiyetsiz hayat sürme, evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı davalarının ayrı ayrı REDDİNE, 2- Talep durumuna göre tedbir nafakası taktirine yer olmadığına, 3- Davalı birleşen dosya davacısının tedbiren velayet davasından vazgeçmesi sebebiyle davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına," karar verilmiştir....
Kararın gerekçesiz olması, gerekçe ile hüküm fıkrasının arasında çelişki bulunması ve bu gibi kamu düzenine aykırılık teşkil eden ve istinaf denetim ve yargılamasının yapılmasına engel oluşturan hususlarda HMK’nın 353. maddesi kapsamında değerlendirilerek kararın kaldırılarak ilk derece mahkemesine gönderilmesini gerektirmektedir. Somut olayda; davacı, dava dilekçesinde boşanma nedeni olarak, ayrı, ayrı, TMK’nun 162. Maddesi gereğince, Onur kırıcı davranış, pek kötü muamele, TMK’nun 166/1. Maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma nedenlerine dayanmıştır. Davacının dava dilekçesinde iki ayrı boşanma sebebine dayalı, talebinin olduğu, mahkemece kısa kararda ve hükümde sadece davanın reddine denilmekle yetinildiği, kararın hangi talebe ilişkin olduğunun yeterince açık olmadığı, bu hususun gerekçeden de anlaşılmadığı görülmektedir....
gibi, "pek kötü ve onur kırıcı davranış" teşkil ettiğini ileri sürerek asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi uyarınca hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranışlar nedeniyle, aksi halde 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı olarak boşanmalarına, kadın lehine 100.000,00 TL manevî tazminat ile ÜFE artış talepli 750,00 TL nafakaya ve düğünde takılan ziynetlerin aynen iadesine, iadesi mümkün olmadığı takdirde şimdilik 1.000 TL, ıslahla 3 adet Mersin Burma için 14.802 TL, 4 adet bilezik için 15.789 TL, 41 adet çeyrek altın için 17.700 TL olmak üzere toplam 48.291,00 TL ziynet bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Gerçekleşen bu durum karşısında, mahkemece davacı-karşı davalı kadının Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesine dayalı bir boşanma davası olmadığı halde, davacı-karşı davalı kadının davasının TMK 166/1. maddesi uyarınca kabulüyle tarafların boşanmalarına karar verilmesi usule ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. b)Davacı-karşı davalı kadının boşanma davası münhasıran Türk Medeni Kanunu’nun 161. maddesinde düzenlenen zina ve 162. maddesinde düzenlenen pek kötü davranış sebebine dayalıdır. Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükmün gösterilmesi gerekir. Davacı-karşı davalı kadının Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesinde düzenlenen pek kötü ve onur kırıcı davranış hukuki sebebine dayalı boşanma talebi yönünden bir karar verilmemesi usule ve kanuna aykırı olduğundan bozulması gerekmiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının fiziksel şiddet iddiası dosya kapsamında ispatlanmadığı, dosyaya sunulan ve Almanya'da düzenlenen 15.12.2017 tarihli raporun kadının beyanlarına göre düzenlendiği, cinsel ve fiziksel şiddete maruz kaldığına ilişkin bu rapordaki anlatımı dışında somut bir delil bulunmadığı, bu nedenle erkeğin kusur tespitine yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile taraflara yüklenen kusur oranları değişmediğinden gerçekleşen kusurlu davranışlar yönünden karar gerekçesinin düzeltilmesine karar vermek gerektiği, erkeğin sübut bulan eylemleri 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma kararı verilebilmesi için yeterli düzeyde olmadığı bu bakımdan 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesine dayalı olarak açılan karşı davanın reddi gerektiği, ortak çocukların anne ile birlikte yaşaması, alıştıkları düzen nedeniyle velâyetlerinin anneye...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/05/2019 NUMARASI : 2018/3 ESAS - 2019/402 KARAR DAVA KONUSU : Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin dosya ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ ; Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle"...dilekçesindeki vakıalar karşısında tarafların TMK 162 nci md.gereğince boşanmalarına ve belirtilen ferilerine karar verilmesini"talep ve dava etmiştir. Davalı duruşmada"...davayı kabul etmediğini,eşine ailevi nedenlerden dolayı tahrik etmesi üzerine vurduğunu,tartışmaya girmesi üzerine bir anlık sinirle yaptığı bir eylem olduğunu"beyan etmiştir....