Davalı cevap dilekçesi ile; davacı aleyhine boşanma davası açtığını, davanın halen derdest olduğunu, bu nedenle davaların birleştirilmesi ile reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren ... lehine aylık 200,00 TL müşterek çocuk lehine aylık 100,00 TL olacak şekilde toplam 300,00 TL nafakanın her ay davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, tarafların halen hukuki olarak evli bulundukları, davalı ... tarafından boşanma istemli dava açıldığı, yapılan yargılama sonrasında davanın reddine karar verildiği ve böylelikle evlilik birliğinin hukuken sona ermediği, böyle bir durumda davacının boşanmanın eki niteliğindeki ziynet eşyaları ile ilgili talebi yönünden bir değerlendirme yapılamayacağı, ayrıca bu konudaki talep usulüne uygun olarak harçlandırılarak açılmadığından ziynet eşyaları ile ilgili talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ise de; erkeğin boşanma davasında boşanma hükmü temyiz edilmeyerek kesinleşmiş olup, kadının boşanma davasının konusu kalmamıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma ve alacak" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.16.05.2013(Prş.)...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının her ne kadar kendini haklı gösterse ise de iddiaların gerçeği yansıtmadığını, müvekkilin hiç bir şekilde davacının rızası dışında ziynet eşyasını almadığını, davacının müvekkiline ziynet eşyalarının borç niteliğinde vermediğini, davacının isteyerek evi terk ettiğini her hangi bir zorlama olmadığını, davacının dava dilekçesinde somut bir şekilde açıkladığını, davacının kişisel eşyalarını, ziynet eşyalarını evi terk ettiğinde yanında götürdüğünü, davacının evde kalan bir kaç giysisini de halasına elden verdiğini, müvekkilinin davacı adına ev almasından kısa bir süre sonra davacının boşanma davası açtığı gibi evdeki bütün ziynet eşyalarını da kötü niyetli olarak yanında götürdüğünü, müvekkilinin rızaen aldığı ziynetleri özel günlerde davacıya misli ile hediye vasfı ile geri verdiğini, düğün bitiminde ziynet eşyalarının davacıya bizzat elden teslim edildiğini, davacıya dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyalarının takılmadığını, bu sebeplerden...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından boşanma hükmü, davacı tarafından ise katılma yolu ile ziynet alacağı ve yoksulluk nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacının katılma yolu ile temyiz talebinin incelenmesinde; a-Davacı tarafından açılan boşanma davasının kabulüne, ziynet alacağı talebinin ise reddine karar verilmiş; davacı bu hükmü temyiz etmemiş, hükmün davalı tarafından, boşanma hükmü yönünden temyiz edilmesi üzerine, davacı, temyiz dilekçesine cevabında, ziynet alacağı talebinin reddine ilişkin itirazlarını bildirerek katılma yoluyla temyiz isteğinde bulunmuştur. Ziynet alacağı davası, bağımsız bir dava niteliğindedir....
nun 361- (1) maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere, kişisel ziynet eşyasına ilişkin alacak davası yönünden, 6100 sayılı HMK.'nun 362/1- a maddesi gereğince kesin olmak üzere OY BİRLİĞİYLE karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29.11.2022 NUMARASI : 2019/181 ESAS, 2022/794 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2010 yılında evlendiklerini, aralarında boşanma davası görülüp boşanma kararının kesinleştiğini, boşanma davası içerisinde davacı kadının altınların iadesi talebi davasının usulüne uygun harç yatırılmaması sebebiyle reddedildiğini, düğünden hemen sonra güvenlik gerekçesi ile altınları davalı erkeğin davacı kadının elinden aldığını, erkeğin HSBG Banka İstanbul şubesindeki şahsi kasasına konulduğunu, 1- 2 düğünde takması için altınları...
Hüküm, ziynet eşyası yönünden de istinaf edilmiş olup, boşanma davasında yargılamanın uzamasına sebebiyet vermemek ve yargılamanın daha sağlıklı yürümesi için ziynet alacağı yönünden tefrik kararı verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; her ne kadar bağımsız olarak açılan ziynet alacağı davalarında HMK md. 9'da düzenlenen genel yetki kuralları gereği yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesi ise de bunun kesin yetki kuralı olmayıp ziynet eşyası davasının boşanma ile birlikte açılması halinde boşanma davasında yetkili olarak belirlenen mahkemelerin ziynet eşyası davasında da yetkili sayıldıklarını, eldeki ziynet alacağı davasının da boşanma davası ile birlikte açılmış olup daha sonra yerel mahkemenin boşanma hususunda karar vererek ziynete ilişkin taleplerini boşanma dosyasından tefrik edip ayrı bir esas kaydedildiğini, eldeki davanın boşanma davası ile birlikte açılmış bir dava olduğundan, boşanma davasında yetkili mahkemenin işbu ziynet alacağı dosyasında yetkili olduğunu, yerel mahkemenin tefrik kararı vermesinin mahkemenin yetkisini kaldırmayacağını, boşanma davasında ise yetkili mahkemelerden birinin de eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi olduğunu,...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından manevi tazminat ve nafakaların miktarları ve ziynet alacağı davası yönünden; davalı erkek tarafından ise boşanma davasının kabulü ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının reddedilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Reddedilen ziynet alacağı miktarı 50.549,49 TL. olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 72.070,00 TL.'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir....