AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2020/685 ESAS - 2021/618 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ile evliliklerinin fiilen 6 ay sürdüğünü, bu süre içerisinde sürekli tartışma ve geçimsizliklerinin olduğunu, bunun yanında psikolojik şiddet ve söylenen lafların kendisini manevi olarak yıprattığını, bu nedenle 11/05/2019 tarihinde evden ayrıldığını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirterek, boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir....
Davalı-karşı davacı erkek vekili, karşı dava ve cevap dilekçesinde özetle; kadının davasının reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin babaya verilmesine, müşterek çocuk için aylık 1.800,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davalı-karşı davacı erkek yararına yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; kadının zinaya dayalı boşanma davasının reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile TMK'nın 166/1....
Dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasıdır (TMK m.166/1). Davacı erkek evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı kadının kusurlarını ispat etmekle mükelleftir. Her ne kadar ilk derece mahkemesince davalı kadına, ortak konutu terk ederek birlik görevlerini yerine getirmediği kusuru yüklenmişse de, fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi olmadığı gibi ortada terk hukuki nedenine (TMK. md. 164) dayalı bir dava da bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Açıklanan sebeplerle davalı kadının boşanmaya sebebiyet veren kusurlu bir davranışı ispatlanamadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 28/10/2021 tarih, 2021/284 Esas, 2021/657 Karar sayılı ilamının TMK.nun 166/1. maddesine ilişkin gerekçe kısmının tamamının kaldırılmasına, davacının TMK.nun 166/1. maddesine dayalı boşanma davası yönünden tarafların kusur durumunun yukarıda açıklandığı gibi davalı erkeğin ağır, davacı kadının hafif kusurlu olduğunun tespiti ile davacının TMK.nun 166/1. maddesine dayalı boşanma davasına ilişkin hükümlerin tamamının kaldırılmasına, davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı (TMK.nun 166/1. mad.) boşanma davası ve fer'i talepleri yönünden yeniden hüküm kurulmasına, 3- Davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı (TMK.nun 166/1. Mad.) boşanma talebinin KABULÜ ile, Kayseri İli, Pınarbaşı İlçesi, Cabe Mah./Köyü,Cilt No:20, Hane No:10, Bsn: 324'de T.C. Kimlik no ile nüfusa kayıtlı Ali ve Sultan kızı 01/01/1963 Sarız doğumlu davacı T1 ile aynı hanede 118 Bsn ve T.C....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/07/2018 NUMARASI : 2018/9 ESAS- 2018/287 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma davasının yapılan açık yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince verilen hüküm süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmekle dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle tarafların boşanmalarına, davacı lehine 1.000,00 TL tedbir- yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir. Yapılan yargılama sonucunda, mahkemece evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından davacı tarafından terditli olarak açılan zinaya dayalı boşanma davasının reddine, evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı olarak açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 900 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 40.000 TL maddi, 40.000 TL manevi tazminata hükmedildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; boşanma kararının zinaya dayalı olarak verilmesi gerektiği, erkeğin kusurlarının eksik tespit edildiğini, kadın lehine hükmedilen nafaka ile maddi ve manevi tazminatların düşük olduğunu belirterek verilen kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, zina olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda, davalının boşanmaya sebep olan olaylarda kusurunun bulunup bulunmadığı, burada varılacak sonuca göre davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. III. ÖN SORUN 11....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; TMK'nın 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'isi niteliğindeki taleplere ilişkindir. TMK.'nın 166/1 maddesine dayalı olarak boşanmaya karar verilebilmesi için evlilik birliğinin temelinden sarsılması, ortak yaşamın çekilmez hal alması, evliliğin devamına imkan kalmaması, boşanmaya yol açan olaylarda davalının az da olsa kusurunun bulunması gerekir. Evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, af niteliğinde davranışlar gerçekleşmişse evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boşanma davasının reddi gerekir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2021 NUMARASI : 2018/199- 2021/656 DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin müvekkiline verilmesine 500,00- TL yoksulluk, 500,00- TL iştirak nafakasına, 40.000,00- TL maddi 40.000,00- TL manevi tazminata, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HUKUK DAİRESİ 2010\7778E 2011\8482K sayılı ilamında 'Davalı kocanın akıl hastası olduğu ve yargılama sırasında kısıtlandığı anlaşılmaktadır Akıl hastalığına dayalı bir boşanma davası bulunmamaktadır. Davalının hareketleri iradi olmadığı ve bu nedenle kendisine kusur yüklenemeyeceğinden evlilik birliliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak açılan boşanma davasının reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.'şeklinde belirtildiği, YARGITAY 2.HUKUK DAİRESİ 2010/1960E 2010/3113K sayılı ilamında "Dava evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına (TMK.md.166) dayalı olarak açılmıştır. Yargılama sırasında davalı akıl hastalığı nedeniyle kısıtlanmış kendisine vasi atanmıştır. Bu durumda davalının davranışları iradi olmadığından kusurundan söz edilemez. Akıl hastalığına (TMK.md.165) dayalı bir dava da bulunmamaktadır....