CEVAP 1.Davalı-davacı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediği, eve sürekli geç geldiği, kadına hakaret ettiği, kadın ve çocukla ilgilenmediği, evi terk ettiğini iddia ederek erkeğin davasının reddini istemiş, birleşen davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. 2.Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin sabit bir işinini olmadığını, evi terk ettiğini, uygunsuz yerlere gittiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir...
DAVALI-DAVACI DAVA TÜRÜ :Boşanma-Velayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusura ilişkin gerekçesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davacı hem “evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.md.166/1-2) hem de “terk (TMK.md.164)” hukuksal nedenlerine dayalı olarak boşanma davası açmıştır. Terk ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenlerine birlikte dayanılamaz. Zira terk ihtarı çıkan eş ihtarla eşinin önceki kusurlu davranışlarını affetmiş sayılması gerekeceğinden, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayanmak imkanını yitirir. Diğer yandan da, terk ihtarının da iyiniyete (TMK.md.2) dayanmadığı ortaya çıkmış olur. İyiniyete dayanmadığı bir başka anlatımla samimi olmadığı anlaşılan terk ihtarı da sonuç doğurmaz....
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, 1- Bu itibarla; gerçekleşen kusur durumuna göre evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı sabit olup, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesinde, TMK'nun 166/1.maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmesinde ve kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, gerçekleşen kusur durumuna göre evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı sabit olup, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesinde, Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davalı taraf; kararın tamamı yönünden, davacı taraf, hükmedilen nafaka ve tazminat miktarları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, birleşen davanın ise, TMK’nun 164. Maddesi gereğince boşanma, TMK’nun 166/1....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1999/240 Esas, 1999/411 Karar sayılı 02.11.1999 tarihli kararı ile davacı kadın lehine aylık 70 milyon eski TL, ortak çocuk lehine aylık 20 milyon eski TL tedbir nafakasına hükmedildiği, bu kararın gerekçesinde "erkeğin eşini döverek müşterek haneyi terk ettiği, eşi ve çocuğunun geçimini sağlamadığı, aile görevlerini yerine getirmediği" hususunun kabul edildiği, daha sonra bu nafakaların arttırılmasına karar verildiği, en son Kırşehir Aile Mahkemesi'nin 2007/439 Esas, 2008/32 Karar sayılı 25.01.2008 tarihli kararı ile kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının aylık 400,00 TL'ye, ortak çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakasının ise aylık 270,00 TL'ye yükseltilmesine karar verildiği, Kırşehir Aile Mahkemesi'nin 2010/259 Esas, 2011/764 Karar sayılı dosyası kapsamında erkek tarafından açılan boşanma davasının reddine karar verildiği, karar gerekçesinde "erkeğin eşi ve zihinsel engelli çocuğu ile ilgilenmediği, bir baba ve eşten beklenen sevgi ve özveriyi göstermediği...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/2489 KARAR NO : 2023/2217 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KULU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/07/2023 NUMARASI : 2023/357 ESAS 2023/406 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarındaki evlilik birliğinin davalının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını ileri sürerek boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin kendisine verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 3.000'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Cevap dilekçesi sunulmamıştır....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; evlilik birlikteliklerinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına karar verilmesini, müşterek çocukları 23/02/2005 doğumlu Bahar Yılmaz ve 16/05/2007 doğumlu Caner Yılmaz'ın velayetlerinin davalı babaya verilmesini, çocuklar ile şahsi münasebetin mahkemece karar verilmesini, düğün sırasında kendisine ailesi tarafından takılan 3 adet 12 şer gramlık altın bileziğin veya bedellerinin davalıdan alınarak kendisine verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı tarafa usulüne uygun olarak dava dilekçesinin tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalının davaya karşı herhangi bir cevap dilekçesi sunmayarak davanın inkarı yoluna gitmiş olduğu görülmüştür. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2022 NUMARASI : 2019/770- 2022/18 DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin müvekkiline verilmesine, çocuklar için aylık ayrı ayrı 2.000 TL tedbir ve iştirak nafakası ile müvekkili için aylık 3.000 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini ayrıca müvekkili lehine 500.000 TL maddi, 300.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
(TMK m. 169) Davacı kadın dilekçesinde tedbir nafakası talep etmiş olmakla davacının bu talebi Türk Medeni Kanunun 169. madde kapsamında barınma önlemine ilişkin bir talep olarak değerlendirilmeli ve iş bu boşanma davası ile ilgili olarak mahkemenin 28/10/2019 tarihli ara kararı ile aylık 500- TL tedbir nafakasına hükmedilmiş olup iş bu nafakanın karar kesinleşinceye kadar devamına hükmetmek gerekirken hüküm ile birlikte kaldırılması hatalı olmuştur. Sonuç olarak; Duruşma sürecini yansıtan tutanak ve belgelere göre, davanın esasıyla ilgili ve tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı anlaşılmakla; Davalı kadının tedbir nafakası dışındaki sair istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine, Davalı kadının tedbir nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....