DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; zina nedeniyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarını, müvekkili lehine 40.000,00 TL maddi tazminat, 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini, müvekkili lehine 750,00 TL, müşterek çocuklar için toplamda 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, dava sonuçlanınca iştirak ve yoksulluk nafakası olarak devamını, davalının ve Gül Kantarcıya ait numaralı telefonların operatörlerinden arama ve sms kayıtlarının celbini talep ettiklerini, bu inceleme neticesinde zina ve aldatmanın kanıtlanacağını, müvekkili lehine en uzun süre ile 6284 Sayılı yasa gereği davalının müvekkilinin yanına yaklaşmaması ve iletişim araçları ile rahatsız etmemesi yönünden koruma kararı verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına...
kendisi ve yanında bulunan müşterek çocuk için hükmedilen tedbir nafakaları ile çocuk için tayin edilen iştirak ve kendisi için hükmolunan yoksulluk nafakasının miktarlarına ilişkin temyiz itirazları yersizdir. b-Davacı (karşı davalı), Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebebiyle boşanma davası açmış, yargılama sırasında 10.12.2013 tarihli oturumda dava sebebini, "zina" olarak ıslah etmiştir....
davacı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b Davacı-karşı davalı kadın tarafından açılan dava, zina hukuki sebebine (TMK m. 161) dayalı boşanma davasıdır....
Davalı kadına kusur olarak yüklenen maddi vakıalar incelendiğinde, her ne kadar tanık anlatımları, CD, fotoğraf, bilirkişi raporu ile bu kusurlar ispatlanmış ise de, davacı tarafından dosyaya sunulan 12.08.2015 tarihli dilekçeyle "eşi ile barıştığını, eşini sevdiğini, eşinden boşanmak istemediğini, boşanma davasından vazgeçtiğini", yargılama sırasında alınan ifadesinde "boşanma davasından vazgeçtiğini, evliliğini devam ettirmek istediğini" beyan ettiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafından sunulan bu dilekçe ve davacının yargılama sırasında alınan beyanı feragat mahiyetinde olup, mahkemece erkeğin davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından reddedilen zina nedenine dayalı boşanma davası, ziynet ve yoksulluk nafakası istemleri ve lehine hükmolunan nafaka ve tazminat miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmolunan nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ortak çocuklardan Alper’in inceleme tarihinde ergin olduğunun anlaşılmasına göre davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı kadın dava dilekçesinde TMK.161. maddesinde yer alan zina hukuki nedenine dayalı boşanma davasından bahsetmemiş, davalının sadakat yükümlülüğüne...
Davalı-karşı davacı kadın, karşı dava dilekçesinde fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma talebinde bulunmadığı gibi dayanak boşanma dosya numarasından da bahsetmemiştir. Yerel mahkeme taraflara delillerini bildirmek üzere vermiş, davalı-davacı delil listesinde reddedilen boşanma dosyasını bildirmemiş bildirmediği gibi, bu delile hiç bir şekilde dayanmamıştır. Hakim taleple bağlıdır (HMK.md.26). Davalı-davacının karşı dava dilekçesinde; davacı-davalının evliliği sürdermek için çaba göstermediğini, açtığı boşanma davasının reddedildiğini belirtmesi, davalı-davacının Türk Medeni Kanununun 166/4'te düzenlenen fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma davası olduğunu göstermez. Aksi bir uygumama; dilekçede diğer eşin başka bir kişiyle yaşadığından söz edilmesi, zina nedenine dayalı boşanma davasınında bulunduğu anlamına gelir. Ve yine dilekçede eşin evi terk ettiğinden bahsedilmesi, terk nedeniyle boşanma davasının da bulunduğunu kabul etmeyi gerektirir....
(Muhalif) KARŞI OY YAZISI Dava, Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuki sebebine dayalı boşanma davası olduğu halde mahkemece Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebiyle boşanmaya karar verilmiştir. Tarafların delillerinin zina hukuki sebebine dayalı olarak değerlendirilip davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Dava; tarafların öncelikle zina (TMK md. 161) aksi takdirde hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK md. 162) ya da haysiyetsiz hayat sürme (TMK md. 163) olmadığı taktirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK ın. 175). Mahkemece davacı kadın yararına TMK 175 maddesi gereğince aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı karşı dosya davalısı tarafından davalı karşı dosya davacısı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davalı karşı dosya davacısı tarafından davacı- karşı dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı TMK 161 maddesi uyarınca ZİNA nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, Davalı karşı dosya davacısı tarafından davacı- karşı dosya davalısı aleyhine 4721 sayılı 166- 1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve TMK'nin 161 maddesi uyarınca zina nedeniyle BOŞANMALARINA, Davalı-karşı dosya davacısı kadın yararına 4721 sayılı TMK'nin 174/1 maddesi uyarınca 50.000 TL maddi tazminat takdiri ile iş bu tazminatın davacı-karşı dosya davalısından (erkek)alınarak davalı karşı dosya davacısına (kadına) verilmesine, fazlaya ilişkin...
İlk derece mahkemesince; kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle TMK'nın 166/1. Maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, davalı/davacı erkek yararına 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı/davalı kadın vekili; kararın tamamına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı/davacı erkek vekili; istinaf talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. Dava; zina (TMK md. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenlerine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine, birleşen dava ise; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir....