WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek tarafından açılan davada terditli boşanma talebinde bulunulmuş, zina hukuksal sebebine dayalı boşanmanın koşullarının bulunmaması halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talep edilmiştir. İlk derece mahkemesince erkeğin zinaya dayalı davasının reddine karar verilerek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle karşılıklı boşanmaya ve boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Karara karşı davacı-davalı erkek tarafından boşanma sebebi ve velayet; davalı-davacı kadın tarafından da kusur belirlemesi ve aleyhine hükmedilen manevi tazminat yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir....

    Tarafların 25/04/2004 tarihinde evlendikleri, 01/04/2009 doğumlu Ceylin Tokay isimli bir müşterek çocuklarının bulunduğu, davacı-davalı kadın tarafından zina sebebine dayanılarak boşanma isteminde bulunulmuş ise de, davalı-davacı erkeğin başka kadınla cinsel ilişkiye girdiğinin kesin ve güçlü karine ile kanıtlanmadığı, davalı-davacı erkeğin başka kadınlarla tatillerde ya da otellerde bulunduğu anlaşılmakla birlikte, evlilik sırasında bir başka kadınla cinsel birleşme gerçekleştiğinin anlaşılamadığı, davacı erkeğin bu davranışlarının zina değil güven sarsıcı davranış niteliğinde olduğu......

    Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın ve davalı-karşı davacı erkek, Türk Medeni Kanunu’nun zina hukuksal sebebini düzenleyen 161. ve devamı maddelerine dayalı olarak boşanma talep etmişler, mahkemece kısa kararda "asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına" karar verildiği halde, hükmün gerekçesinde; tarafların karşılıklı olarak zina eylemini ispatlayamamaları sebebiyle zina hukuksal nedenine dayalı boşanma davalarının reddedildiği, buna karşılık tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davalarının kabul edildiği belirtilerek "asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi gereğince boşanmalarına" karar verilmek suretiyle, kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur....

      Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olan Karşılıklı Boşanma ve Zinaya dayalı karşılıklı boşanma ferilerine ilişkin (TMK m.166/1- 2, 161/1 ) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, 1- Zina nedeniyle açılan boşanma davasına yönelik yapılan değerlendirmede; Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, dinlenen tanık beyanları, HTS kayıtları, otel kayıtları dikkate alındığında kadın ve erkeğin ayrı ayrı zina eylemini gerçekleştirdiği, hak düşürücü süreler içerisinde davanın açıldığı anlaşıldığından tarafların zinaya dayalı boşanma davasının kabulünde isabetsizlik yoktur. 2- TMK'nun 166/1 maddesine yönelik...

      Dava, öncelikle zina (TMK.md.161) olmadığı taktirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK.md.166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın eki niteliğindeki taleplere ilişkindir. Davacının ev hanımı olduğu gelirinin bulunmadığı, davalının ticaret ile uğraştığı, koltuk imalatha nesinin bulunduğu, işçi çalıştırdığı, adına kayıtlı taşınmaz ve aracının bulunduğu anlaşılmaktadır....

      ve yaşamını haysiyetsiz hayat sürme gibi lanse edip özel boşanma sebebi olarak ileri sürmesinin iyiniyetten yoksun olduğunu, bu nedenle de 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 163 üncü maddesi kapsamında bir özel boşanma sebebinin varlığından bahsedilemeyeceğini, evlilik birliğinde müvekkilinin kusurlarının da bulunmadığını belirterek boşanma talebinin de reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        GEREKÇE : Asıl dava boşanma, birleşen dava ise zina ve terk sebebi ile boşanma talebini içermektedir. Davalı-b.davacı kadın istinafında, kocanın zina nedeni ile evi terk ettiği sabit olup, zina ve terk nedeni ile açılan boşanma davasında terkin ayrıca değerlendirilerek terk yönünden davanın reddine karar verilmesinin ve aleyhe vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, manevi tazminatın az hükmedildiğini, mahkemece çocuklar lehine hükmedilen nafakanın da yıllık TÜFE oranında arttırılmasını talep etmiştir. Davacı-b.davalı erkek, istinafında, asıl davanın kabulünü, birleşen davanın reddini, tazminatların kaldırılmasını istemiş, kusuru kabul etmediğini, nafakanın kaldırılmasını, aksi takdirde indirilmesini talep etmiştir....

        CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadın eşin zina fiilinin olmadığını, bir an için zina yapıldığı düşünülse dahi 2014 yılındaki fiilin affedildiğini ve zina davasının hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını belirtmiş ve erkek eş aleyhine evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasına yönelik vakıalar ileri sürerek; davanın reddine, kabul edilmesi halinde ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk lehine aylık 3.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile kadın eş lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. III....

          Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/2 maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelınden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesi, erkeğin zina hukuki nedenli davasının kabulü ile erkek lehine tazminata hükmedilme şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, kadın lehine tazminata hükmedilme şartlarının oluşup oluşmadığı, velâyet düzenlemesi, tek harçla ayrı ayrı sebeplerle açılan boşanma davalarının kabulü veya reddi halinde ayrı vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği, buradan hareketle davacı-karşı davalı erkek lehine zina hukuki nedenli davanın kabulü nedeniyle vekâlet ücreti hükmedilip hükmedilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. 2....

              UYAP Entegrasyonu