Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 29/03/2016 gün ve 5932-6201 sayılı ilamıyla ilgili davacı erkek tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Taraflar 29.08.2016 tarihli dilekçe ile aralarında boşanma protokolü imzaladıklarını bildirmişler ve dilekçe ekinde de boşanma protokolünü dosyaya sunmuşlardır. Ne var ki bu dilekçede ve boşanma protokolündeki kimlik ve imzaların taraflara aidiyetine ilişkin bir tespit yer almamıştır. Dilekçe ve boşanma protokolünün taraflara ait olup olmadığı kimlikleri tespit edildikten ve bu husus hakim ya da yazı işleri müdürü tarafından dilekçe altına şerh verildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 04.05.2017(Prş.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kendisinin açtığı ve reddedilen boşanma davası, kadının açtığı ve kabul edilen boşanma davası ile fer'ileri ve alacak davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmü temyiz eden davalı-karşı davacı ... 21.10.2016 tarihli dilekçesiyle kadının açtığı davada verilen boşanma hükmü ile kendi açtığı boşanma davasının reddine dair hükmü temyiz talebinden ve 11.11.2016 tarihli dilekçesiyle sair yönlere ilişkin temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz dilekçesinin yukarıda gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 09.01.2017 (Pzt.)...

      DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından; kadın tarafından kendi açtığı boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-davacı ... 09.04.2013 tarihli temyiz dilekçesiyle kendi açtığı ve kabul edilen boşanma davasından feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davalı-davacı kadının açtığı boşanma davasına ilişkin olarak bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeple hükmün davalı-davacı kadının açtığı ve kabulüne karar verilen boşanma davası yönünden BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.09.2013 (Salı)...

        Mahkemece; manevi tazminat talebinin evlilik birliği içerisinde yaşanan olaya ilişkin olduğu, boşanma kararının 22/09/2020 tarihinde kesinleştiği, tazminat talebine esas alınacak kusurun boşanma davasında belirlenen ve boşanma sebebi olarak kabul edilen kusur olduğu, tazminat talepleri için yeni vakıalara dayanılmasının ve yeniden kusur dağılımı ve derecelendirmesi yapılmasının mümkün olmadığı, boşanma ilamında boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun belirlendiği, kadın yararına manevi tazminata hükmedilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili kararı özetle, boşanma davasında kadının tazminat isteğinin olmadığı, bu davada dayanılan ceza dosyasına boşanma davasında dayanılmadığı, erkeğin manevi tazminat talebinin ise reddedildiği, taleplerinin TBK'nın 49 ve 58. maddesi kapsamında haksız fiil hukuksal sebebine dayalı olarak açıldığı, Yargıtay 4. ve 20....

        Aile Mahkemesinin 2008/1234 E. 2011/913 K. sayılı ilamında davacının Aslıhan Sevim davalının ..., dava konusunun boşanma olduğu mahkemece tarafların boşanmasına velayet ve şahsi münasebet tesisine, davacı lehine de maddi ve manevi tazminatı, yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmiş olup takip dosyasından takip talebinde boşanma kararının eklentileri olan yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi alacakları yargılama ve vekalet giderlerinin takibe konulduğu anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, fer'i alacakların boşanma kesinleşmeden icraya konulamayacağı, ayrıca boşanma kesinleşmeden yoksulluk ve iştirak nafakasının istenemeyeceği nedenleriyle iptallerinin istendiği görülmektedir. HMK.nun 367/2. maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca, boşanma kararının eklentisi olan tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik hükümleri de aynı kurala tabidirler....

          KARŞI OY YAZISI Davalı Belçika'da verilen kararla boşandıklarını, yabancı mahkemece verilen boşanma kararının "tanınması" için dava açtığını ve derdest olduğunu bildirmiştir. Yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tanınması halinde, ilamın kesin hüküm etkisi, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade edecek (5718s. MÖHUK.md. 59), taraflar o andan itibaren boşanmış sayılacaklardır. Bu durumda da eldeki boşanma davası konusuz hale gelecektir. O nedenle tanıma davası sonucunda verilecek hüküm, boşanma davasının neticesini etkileyecektir. Öyleyse tanıma davasının sonucunun bekletici mesele yapılması ve neticesine göre hüküm tesis edilmesi gerekir. Temyize konu kararın boşanma davasının reddine ilişkin olması, tanıma davasının bekletici mesele yapılmasını gereksiz kılmaz....

            DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Karşılıklı boşanma davalarının yapılan yargılaması sonında, ilk derece mahkemesince erkeğin ve kadının boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların tazminat taleplerinin reddine, kadının ziynet alacağı davasının kabulü ile 10.000 TL'nin kadına verilmesine hükmedilmiştir....

              Ne var ki, davacı-davalı kadın, erkeğin karşı boşanma davasında verilen boşanma hükmünü temyiz etmeyip boşanma kararı bu yönüyle kesinleşmiş olduğundan; davacı-davalı kadının boşanma davasının konusu kalmamıştır. Bu sebeplerle, davacı-davalı kadının boşanma davası hakkında “konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. 3-Davalı-davacı erkekten kaynaklanan boşanmaya sebep olan olaylar, davacı-davalı kadın tarafından affedilerek davalı-davacı erkek kusursuz duruma gelmiştir. Kusursuz eş aleyhine maddi ve manevi tazminata (TMK md. 174/1-2) hükmedilemez. Açıklanan sebeple davacı-davalı kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 4-Karar tarihinden sonra 16.05.2014 tarihinde dünyaya gelen tarafların müşterek çocuğu...'nin velayeti ile ilgili düzenleme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Sözü geçen ortak çocuğun velayetinin düzenlemesi yapılmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

                ın davacı-karşı davalı kadın olduğu ve vekili olan Av. ... tarafından, asıl tedbir nafakası dava dosyası üzerinde birleştirilen boşanma davasını (müvekkili kadın adına) 11/12/2014 tarihinde ve adli yardım talepli olarak harç yatırmaksızın açtığı konusunda herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Dairemizin 19/12/2018 tarihli iade kararına konu olan husus, kadının birleşen boşanma davasında, erkek ...'ın 23.01.2015 tarihinde açtığı "Karşı boşanma davasına" yönelik karşılık dava harcının alınıp alınmadığı, alınmamış ise sebebinin tutanak ile tespitinin yapılarak Dairemize gönderilmesine ilişkindir. Ancak ne var ki iade gereği mahal mahkemesince yerine getirilmemiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar, Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi uyarınca boşanmışlar, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiş, temyiz isteğinden sonra davalı kadın tarafından ... 2. Aile mahkemesinde derdest boşanma davası açılmıştır. Anlaşmalı boşanma yönünden oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki, diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Davalar arasında bağlantı bulunması durumunda ise, davaların birleştirilmesine karar verilir (HMK m. 166/1)....

                    UYAP Entegrasyonu