Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-1- ) Davacı-davalı erkek vekilinin, karşı davanın kabul edilmesine, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasına, birleşen önlem nafakası davasında kadın lehine hükmedilen önlem nafakasına yönelik istinaf taleplerinin, davalı-davacı kadın vekilinin ise, kusur belirlemesine, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası miktarına, müşterek çocuklar lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarına, kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, A-2- ) Davacı-davalı erkek vekilinin, birleşen önlem nafakası davasında müşterek çocuklar lehine hükmedilen önlem nafakasına yönelik istinaf talebinin HMK'nın 352....

GEREKÇE : Asıl davanın önlem nafakası, karşı davanın boşanma davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Taraf vekilleri tarafından davacı kadının boşanma davasının kabulü ile, davalı erkeğin karşı davasının reddine ilişkin kararlar yönünden istinaf başvurusu yapılmadığından asıl davada boşanma ve karşı davada red kararlarının kesinleştiği anlaşılmıştır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK 'nun 197/2 maddesi uyarınca açılmış önlem nafakası isteminden ibarettir....

Aile Mahkemesinin 2018/608 Esas, 2019/210 Karar sayılı kararı ile verilen önlem nafakası davasındaki önlem nafakalarının kararın kesinleşmesi ile kaldırılmasına neden olacak şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Davalı kadının istinaf dilekçesi HMK 355.madde kapsamında değerlendirilmekle ilk derece mahkemesinin başka bir ilk derece mahkemesi tarafından verilen önlem nafakasını kendi kararının kesinleşmesi ile kaldırılmasına karar vermesi kamu düzenine aykırı olduğundan kadının istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 2.bendinin kaldırılmasına karar verilmiştir....

Maddesinde öngörüldüğü üzere hakim boşanma ve ayrılık davasının devamı süresince gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine, çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alacaktır. Dayanağını TMK 169. Maddeden alan tedbir nafakası aynı yasanın 197. Maddesine göre talep edilebilecek ayrı yaşama hakkından kaynaklı nafakadan farklıdır. TMK 197. Madde uyarınca nafakaya hükmedilebilmesi için eşlerin ayrı yaşaması zorunlu ise de TMK 169. Maddede gereği hükmedilen nafaka boşanma davası süresince geçici nitelikte bir önlem niteliğindedir. Türk Medeni Kanunun 169.maddesi uyarınca takdir edilen tedbir nafakası açılan boşanma davası kapsamında alınan geçici nitelikteki bir önlem olarak hakim tarafından yargılama sırasında kaldırılmadığı takdirde boşanma davasından verilen kararın kesinleşmesi ile sona erer....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili lehe hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarını, birleşen önlem nafakası davasında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesini, Davalı erkek ise istinafa cevap dilekçesinde aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarını İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar arasında görülen esas dava evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ilişkin boşanma davası, kadının birleşen davası ise önlem nafakası isteminden ibarettir. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Erkeğin istinafa cevap dilekçesi aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlara yönelik istinaf talebini içerir istinaf dilekçesi mahiyetindedir. İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir....

Aile Mahkemesinin 2015/259 esas 2017/138 karar sayılı ve 02/03/2017 günlü ilamı ile belirlenen tedbir nafakası ile tahsilde tekerrür yaratmamak koşulu ile ) davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, nafakanın kararın kesinleşmesine kadar devamına" karar verilmiştir. Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece tanıklarının beyanına itibar edilmediğini, hatalı değerlendirilme yapıldığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına ve tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. Dava, TMK 166/1.maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davasıdır. Dosya kapsamına göre, tarafların 2002 yılında evlendikleri, müşterek çocukları olmadığı, taraflar arasında davalı kadın tarafından açılan önlem nafakası davasında Bakırköy 5....

Dolayısıyla tedbir nafakası takdirine ilişkin kararın, davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına ilişkin araştırma sonuçlarının dosyaya gelişini takiben hemen verilmesi gerekir. Öte yandan; boşanma ve ayrılık davalarında, tarafların kusur durumu hiçbir şekilde tedbir nafakasının takdirine etkili bir unsur değildir. Lehine önlem alınacak olan taraf kusurlu olsa dahi, önlemi gerektirici sebebin varlığı halinde kanunda belirtilen geçici nitelikteki önlemlerin alınması gerekir. Yine, her iki tarafın da gelirinin bulunması tedbir nafakası verilmesini engelleyici bir hâl değildir....

Davalı kadın yararına uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, bu yön gözetilmeden isteğin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 4-Boşanma ve ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına (TMK.md.186/1), geçimine (TMK.185/3), malların yönetimine (TMK.md.223,242,244,262,263,264,267,215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re’sen) almak zorundadır (TMK.md.169). dava süresince geçerli olacak olan bu tedbirlerin alınması, tarafların “kusursuz” olma şartına bağlanmamış, yasada önlem için “kusur” unsuruna yer verilmemiştir. Başka bir ifadeyle tarafların kusur durumu hiç bir şekilde tedbir nafakası takdirine etkili bir unsur değildir (Hukuk Genel Kurulunun 02.11.2011 tarihli 2011/2-253 esas, 2011/670 karar sayılı kararı)....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, karşı davanın kabulünü, velayeti, kadın için maddi - manevi tazminat verilmesini, çocuk için tedbir - iştirak nafakası verilmesini, kadın için tedbir - yoksulluk nafakası verilmesini, kadının açtığı önlem nafakası reddedilmesine rağmen kadın lehine vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir. Davalı-karşı davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Kusuru, asıl davanın kabulünü, kadın için verilen tedbir-yoksulluk nafakası miktarını, çocuk için verilen tedbir-iştirak nafakası miktarını, önlem nafakası davasının reddini, önlem nafakası davasında erkek lehine vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir....

    UYAP Entegrasyonu