WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince, TMK 199.maddeye dayalı davanın vazgeçme nedeniyle açılmamış sayılmasına, önlem nafakası davasının ise, tümden kabulüne karar verilmiş, davalı tarafça önlem nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dosya kapsamında bulunan nüfus kaydına göre tarafların 12.07.1979 tarihinde evlendikleri, halen evli oldukları, müşterek bir çocukları olup, davalı erkeğin evlilik sırasında başka kadından iki çocuğu daha olduğu, Bakırköy 10....

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *Türk Medeni Kanununun 169. maddeye dayalı olarak kira bedeline katkıya ilişkin hükmün geçici önlem niteliğinde bulunmasına ve boşanma hakkındaki hükmün kesinleşmesine kadar devam edeceğinin tabii olmasına Türk Medeni Kanununun 169. madde uyarınca istenilen tedbir nafakası isteminin ayrıca reddine karar verilmesinin sonuca etkili bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 27.11.2008 (Perş.)...

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı kadın tarafından Ordu Aile Mahkemesinin 2019/225 Esas sayılı dosyasında açılan önlem nafakası davasında "tarafların evlendikten sonra davalının ailesi ile bir arada yaşadıkları, davalının oğlu ile davacının anlaşamadığı, davacının bu sebeple müşterek haneden ayrıldığı, baba evine yerleştiği, davacının kendi isteği ile birlikte yaşamaktan kaçınmadığı" şeklindeki gerekçelerle kadının önlem nafakası davasının kabulüne karar verildiği, tarafların önlem nafakası davasından sonra bir araya gelmedikleri de değerlendirildiğinde önlem nafakası davasında kabul edilen kusurlu davranışların erkeğe yüklenmesi gerektiği bu durumda boşanmanın meydana gelmesindeki olaylarda tarafların evlendikten sonra kocanın ailesi ile bir arada yaşadıkları, kocanın oğlu ile kadının anlaşamadığı, kadının bu sebeple ortak konuttan ayrıldığı, baba evine yerleştiği, kadının kendi isteği ile birlikte yaşamaktan kaçınmadığı...

      Dosya içeriğine göre ... kadın vekili tarafından önlem nafakası davasında temyize konu edilen yıllık toplam reddedilen nafaka miktarı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.735,737 TL’nin altında kalmaktadır. Açıklanan nedenlerle ... kadının önlem nafakası davasının reddedilen kısmına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. ... kadın vekilinin diğer yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan boşanma ve fer'îlerine yönelik temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Taraflar arasında görülen boşanma davasında verilen hüküm, davacı kadın tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 03.05.2016 tarih, 2015/17253 esas ve 2016/8994 karar sayılı ilamıyla sadece davacı kadın yararına Türk Medeni Kanunu'nun 169. maddesinde düzenlenen geçici önlem mahiyetinde olan tedbir nafakası verilmesi gerektiği yönünden bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, davacı kadın yararına tedbir nafakası yerine Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Gerçekleşen bu durum karşısında; mahkemece uyulan bozma ilamının gereği yerine getirilememiştir....

          Hiç kimse kendi kusurundan boşanma hükmü elde edemeyeceğinden ilk derece mahkemesinin belirlenen kusur durumuna göre birleşen boşanma davasının reddine ilişkin kararı usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Buna göre; davalı-davacının bu yönden istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı-davacının kabul edilen önlem nafakası yönünden ; Davacı-davalı kadın asıl dosya ile ayrı yaşamada haklılık nedenine dayalı olarak önlem nafakası talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin korunması ve devamının sağlanması için eşlerin asgari ölçüde uyması gereken bazı yükümlülükler ve karşılamaları gereken bazı ortak giderler mevcuttur. TMK'nun 185/3. maddesi gereğince; eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadır....

          Hukuk Dairesinin 2017/14099 Esas ve 2017/13063 Karar sayılı ilamında da işaret edildiği üzere, bağımsız açılan önlem nafakası davası sırasında taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının bulunması, taraflara ayrı yaşam hakkı tanıdığından konu boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle tedbir nafakası taktirini gerektireceğinden, eldeki dosyada kadın ayrı yaşamda haklılığını ispat edemese de boşanma davasının bulunması nedeniyle ayrı yaşama hakkı elde ettiği, boşanma dava tarihi olan 28/03/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere tedbir nafakası taktirinin gerektiği, aylık 1.700 TL tedbir nafakasının tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, nafaka alacaklısının yaşına ve ihtiyaçlarına uygun olduğu değerlendirilerek, mezkur miktarın taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasında kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasıyla tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere davalı davacı erkekten tahsili ile davacı davalı kadına ödenmesine karar vermek gerekmiş, davacı davalı kadının...

          Hukuk Dairesinin 2017/14099 Esas ve 2017/13063 Karar sayılı ilamında da işaret edildiği üzere, bağımsız açılan önlem nafakası davası sırasında taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının bulunması, taraflara ayrı yaşam hakkı tanıdığından konu boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle tedbir nafakası taktirini gerektireceğinden, eldeki dosyada kadın ayrı yaşamda haklılığını ispat edemese de boşanma davasının bulunması nedeniyle ayrı yaşama hakkı elde ettiği, boşanma dava tarihi olan 28/03/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere tedbir nafakası taktirinin gerektiği, aylık 1.700 TL tedbir nafakasının tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, nafaka alacaklısının yaşına ve ihtiyaçlarına uygun olduğu değerlendirilerek, mezkur miktarın taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasında kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasıyla tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere davalı davacı erkekten tahsili ile davacı davalı kadına ödenmesine karar vermek gerekmiş, davacı davalı kadının...

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/1294 Esas, 2009/907 Karar sayılı ilamı ile belirlenen önlem nafakası kapsamında tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydıyla aylık 500,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşene kadar davacıdan alınarak davalıya verilmesine, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          Açıklanan nedenlerle kadın müşterek çocukları için de önlem nafakası talep edebilir. Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ekonomik durumu, çocukların yaşları ve ihtiyaçları nazara alınarak müşterek çocuklar lehine 350'şer TL önlem nafakası takdirinin hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilmiş, kadının istinaf talebi müşterek çocuklar yönüyle kısmen kabul edilmiş, müşterek çocuk Muhammet Emin için anne yanından ayrıldığı 01 Aralık 2020 tarihine kadar geçerli olmak üzere nafaka takdir edilmiştir. Davalı erkek vekili birleştirme taleplerinin reddini ayrıca ve açıkça istinafa getirmiş ise de tarafların boşanma davalarının farklı Yargı çevresinde olduğu, bu itibarla talebin 2. Davanın açıldığı boşanma davasında yapılmasının gerektiği, bu itibarla davalının eldeki davaya yönelik yaptığı birleştirme talebinin yasal olmadığı davanın esasının görülmesinin yerinde olduğu değerlendirilerek davalı erkek vekilinin tüm istinaf itirazlarının reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          UYAP Entegrasyonu