Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı kadının tedbir nafakası ile ilgili temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda; Mahkemenin 28.07.2010 tarih 2008/579 esas ve 2010/382 sayılı kararıyla kadın lehine 250,00 tedbir nafakasına karar verildiği tedbir nafakasının taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır....

    Maddesi gereği boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik haklarının saldırıya uğraması sebebiyle boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte takdiren 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın; kusur belirlemesi, lehine takdir edilen tazminatların miktarı, yoksulluk nafakası talebinin reddi ile tedbir nafakasının kaldırılması, Davalı koca; hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

    Eldeki davadan sonra açılan boşanma davası nedeniyle taraflar ayrı yaşamaya hak kazanmış ise de, eldeki davanın dava tarihi itibariyle boşanma davası bulunmadığından (dava tam ıslah edilerek tedbir nafakası istemine dönüştürüldüğünden) ayrı yaşamada haklı davacı eş yönünden 15/10/2018 tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmolunması gerekmekte olup, Konya 4. Aile Mahkemesinde açılan davada TMK 169 uncu maddesi kapsamında hâkim tarafından resen alınması gereken önlemler kapsamındaki tedbir nafakası ile mükerrerlik oluşturmaması gerekmektedir. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak müşterek çocuklar yönünden talep edilen nafakanın niteliği TMK 197 inci maddesi kapsamında tedbir nafakası iken iştirak nafakası olarak hükümde yazması ile Konya 4....

    Eldeki davadan sonra açılan boşanma davası nedeniyle taraflar ayrı yaşamaya hak kazanmış ise de, eldeki davanın dava tarihi itibariyle boşanma davası bulunmadığından (dava tam ıslah edilerek tedbir nafakası istemine dönüştürüldüğünden) ayrı yaşamada haklı davacı eş yönünden 15/10/2018 tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmolunması gerekmekte olup, Konya 4. Aile Mahkemesinde açılan davada TMK 169 uncu maddesi kapsamında hâkim tarafından resen alınması gereken önlemler kapsamındaki tedbir nafakası ile mükerrerlik oluşturmaması gerekmektedir. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak müşterek çocuklar yönünden talep edilen nafakanın niteliği TMK 197 inci maddesi kapsamında tedbir nafakası iken iştirak nafakası olarak hükümde yazması ile Konya 4....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, ilk hükümle davacı kadın yararına boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar hükmedilen tedbir nafakası, temyiz aşamasında onanarak kesinleşmiş, yoksulluk nafakası, çocuklar için hükmedilen tedbir nafakasının başlama tarihi, velayet ve tazminatlar yönünden ise hüküm bozulmuştur....

      E…….. tarafından işlemiş tedbir nafakası ile faizinin ve takip sonrasında müşterek çocuklar için 16.4.2008 tarihinden itibaren 450 TL (toplam) ve kendisi için yine aynı tarihten itibaren 200 TL tedbir nafakasının tahsilinin talep edildiği görülmektedir. Borçlunun mahkemeye başvurusu, tedbir nafakasının ilamlı takibe konu edilemeyeceği, tedbir nafakasının ilamsız takibe konu edilmesi gerekmekte olup, hüküm kesinleştikten sonra ise kesinleşen ilamla birlikte yoksulluk ve iştirak nafakası adı altında istenmesi gerektiğini, çocuklardan M……. ve K……..'in takipten önce reşit olduklarını, çocuklar için ne zamana kadar tedbir ve iştirak nafakasının devam edeceğinin açıklanmadığını, istenen faizin başlangıcı ve talep edilen nafakaların hangi aylara ilişkin olduğunun belirtilmediği gerekçeleriyle takibin iptali istemi ilişkindir....

        Söğüt Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/07/2011 tarihli 2010/15-2011/106 Esas ve Karar sayılı kararı ile, tarafların ayrı yaşadığı süreç içinde davacı kadın için 175,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, tarafların sözkonusu nafaka davası devam ederken aynı mahkeme nezdinde açılan 09/04/2012 tarihli 2011/90-2012/96 Esas ve Karar sayılı, 24/01/2013 kesinleşme tarihli ilamı ile boşandıkları; boşanma davasında davacı kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmolunmadığı anlaşılmıştır. Birleşen davada uyuşmazlık; taraf vekillerince sehven yoksulluk nafakası olarak nitelenen Söğüt Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/07/2011 tarihli 2010/15 - 2011/106 Esas ve Karar sayılı kararı ile hüküm altına alınan 175,00 TL tedbir nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda boşanma kararı 24.01.2013'de kesinleşmiş, eldeki dava boşanmadan sonra 08.05.2015'de açılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, boşanma davasının reddi ve tedbir nafakasının süresi yönünden, davalı tarafından, boşanma davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tedbir nafakasının boşanma reddi kararının kesinleştiği tarihe kadar devam edeceğinin tabi bulunmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle...

            tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuklar Sude ve Emir'in velâyetinin anneye verilerek çocuklarla baba arasında kararda belirtilen zamanlarda kişisel ilişki kurulmasına, Sude yararına hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının kurum bakımına alındığı 04.05.2020 tarihi itibariyle kaldırılmasına, Sude yararına hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının kurumdan anneye teslim edileceği tarihten boşanma kararının kesinleşmesi tarihine kadar babadan alınarak anneye verilmesine, boşanma kararının kesinleşmesi sonrası Sude yararına aylık 350,00 TL iştirak nafakasının babadan alınarak anneye verilmesine, ortak çocuk Emir yararına hükmedilen aylık 150,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 350,00 TL'ye çıkarılmasına, boşanma kararı kesinleşinceye kadar tedbir ve boşanma kararının...

              Mahkemenin gerekçeli kararı aradan 8 yıldan fazla bir süre geçtikten sonra tebliğe çıkarılmış, davacı-karşı davalı erkek tarafından tedbir nafakalarının süresi yönünden temyiz edilmiştir. Davacı-karşı davalı erkek temyiz dilekçesinde boşanma davası devam ederken aile büyüklerinin araya girmesi nedeni ile boşanmaktan vazgeçtiklerini, aynı evde yaşamaya devam ettiklerini, bu nedenle kararı tebliğe çıkartmadıklarını ancak eşi ile sonradan ayrıldıklarını, eşi tarafından tekrar boşanma davası açıldığını, kötü niyetli olarak tedbir nafakalarını sözlü olarak talep ettiğini, bu nedenle tedbir nafakalarının hüküm kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesine ilişkin kısmının bozulmasını talep etmiştir. Boşanma davası sırasında hükmedilen geçici tedbir nafakası Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesinde düzenlenmiştir....

                UYAP Entegrasyonu