Bu yasal düzenlemeye rağmen, davalı (kadın)'ın tahkikat aşamasında talep ettiği yoksulluk nafakası isteği yönünden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi gerekirken, taraflar arasında kesin hüküm oluşturacak şekilde ret hükmü kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı (kadın) yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
ettiği, karar istinaf incelemesinde olup henüz kesinleşmediği, işbu davanın hukuki niteliğinin ayrı yaşamaya dayanan TMK 197....
Ancak dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; davacı kadının eldeki tedbir nafakası davasını 21.03.2013 günü açtığı, işbu davanın davalısı kocanın da 10.06.2013 günü boşanma davası açtığı, boşanma davası sırasında kadın lehine aylık 150,00 tedbir nafakasına, müşterek çocuk Batuhan lehine aylık 100,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, boşanma davasından önce açılan iş bu nafaka davasında verilen tedbir nafakası ile boşanma davasının yargılaması sırasında verilen tedbir nafakasının tahsilde tekerrür olmayacak şekilde tahsilinin gerektiği, temyize konu kararda bu durumun belirtilmediği, bunun ileride ilamın infazında problem yaratabileceği anlaşıldığından ve bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilmesine karar verilmiştir....
Mahkemece, hatalı kusur belirlemesine göre davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin (TMK m. 174/1-2) reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir....
(TMK md. 197) Dosya incelendiğinde; davalının uzun yıllardır davacı kadın ve çocuklarından ayrı yaşadığı, onlara maddi ve manevi destek vermediği, bu suretle birlik görevlerini yerine getirmediği, davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu, TMK'nın 197. maddesi gereğince tedbir nafakası koşullarının oluştuğu anlaşılmakla tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü, günün ekonomik koşulları ve hakkaniyet ilkesi (TMK md. 4) birlikte değerlendirildiğinde davacı kadın için hükmedilen 1.000,00 TL tedbir nafakası usul ve yasaya uygun olup davalının, kadın için hükmedilen nafakaya ilişkin istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Hakim tarafların talep sonuçlarıyla ile bağlıdır; ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez....
Davacı-davalı kadın yararına tedbir nafakası koşulları oluşmuş olup, Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyannca, tarafların ekonomik ve sosyal durumlan da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere ve Uşak 1. Aile Mahkemesinin 2013/956 Esas - 2014/421 karar sayılı ilamı kadın yararına hükmolunan tedbir nafakası (TMK m. 197) ile tahsilde tekerrür oluşturmayacak şekilde, davacı-davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. b- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169) Boşanma davası açılmakla çocuk lehine tedbir nafakası verilmesinin TMK 169. maddesine uygun olması dikkate alınarak davalının çocuğa tedbir nafakası takdiri ve miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu, hükme bağlanmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2023 NUMARASI : 2022/244 ESAS-2023/204 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) ve zina (TMK md 161) nedenlerine dayalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı-karşı davalı kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddi ve 75.000,00 TL manevi tazminata, ziynet eşyalarının aynen ya da bedelinin davalı-karşı davacı erkekten alınarak davacı-karşı davalı kadına verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Dairesi'nin09/12/2020 tarihli 2020/4897 Esas sayılı ilamı) Kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası ve miktarına yönelik yapılan incelemede; Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m.186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır ( TMK m. 169). Tedbir nafakasının miktarı belirlenirken tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi gözetilir. Kadının maaşının olması, gelirinin davacı erkekten az veya çok olması, erkeğin ortak giderlere katılma yükümlülüğünü büsbütün ortadan kaldırmaz....
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169) TMK'nun 175.maddesinde boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği hükme bağlanmıştır.TMK'nın 176.maddesine göre yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir....