Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/136 Esas KARAR NO :2022/215 DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:17/06/2017 KARAR TARİHİ:24/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Mal rejiminine ilişkin dava dosyasının ....Aile Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasında görülmekte olup taraflar arasındaki boşanma davasının ise ....Aile Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasından derdest olup mal rejiminin tasfiyesi davasının boşanma davasının sonucu beklendiğini, davalı ...'...

    Davalı-karşı davacının mal rejiminin tasfiyesi yönündeki talebi ile ilgili nispi peşin harç alınmamıştır. Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamaz. Dosya kapsamından davalı-karşı davacı kadının adli yardıma ilişkin bir talebinin de bulunmadığı anlaşılmakla, davalı-karşı davacı kadına, mal rejimi tasfiyesine yönelik talebi yönünden nispi peşin harcı yatırması için süre verilmesi gerekir (Harçlar Kanunu m.30-32)....

      nin taraflar arasındaki Türk Medeni Kanununun yürürlük tarihi olan 1.1.2002 tarihinden mal rejiminin sona erdiği, boşanma davasının açıldığı tarih olan 17.1.2003 tarihine kadar geçerli olan edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi sonucu "katılma alacağı" olarak tayin edildiğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05.03.2012 (Pzt.)...

        Aile Mahkemesinin 31.07.2013 tarihli ve 2012/376 Esas, 2013/858 Karar sayılı kararı ile de, davanın, davalı eşin üçüncü kişi olan diğer davalıya mal kaçırma amacıyla üzerine kayıtlı olan taşınmazı devrettiğinden bahisle açılan kooperatif hissesinin satışının iptali davası olduğu, bilahare davacı vekili tarafından davanın boşanma davasının açılmasından sonra davalarının mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili katılma alacağı davası niteliğinde olduğunun belirtildiği, son celse davacı vekili tarafından sunulan dilekçe ile muvazalı satıldığı iddia edilen taşınmazın satışının iptali ile müvekkili ve davalı eşi adına tescilini talep edildiği, davacı ve davalı eşi arasında boşanma davasının bulunduğu ve davanın ret ile sonuçlanarak kesinleştiği, boşanma davasının ret olunması sebebiyle taraflar arasındaki evliliğin halen devam ettiği ve mal tasfiyesinin gerçekleşmeyeceği, katılma alacağı davasının söz konusu olamayacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, işbu karar davacı vekili tarafından...

          Taraflar 08.06.1989 tarihinde evlenmişler, 20.03.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabul edilmesi üzerine hükmün kesinleştiği 23.03.2007 tarihinde boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. (TMK.nun 225/2). 1.1.2002 tarihinden itibaren bir yıl içinde başka mal rejimi seçilmediğinden bu tarihe kadar eski MK.nun 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (TMK.nun 202). Dava konusu taşınmaz, edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 27.05.2003 tarihinde satın alınıp davalı adına tescil edilmiştir....

            KARAR Davacı-birleşen davalı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen malvarlıkları nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, birleşen davanın reddini savunmuştur. Davalı-birleşen davacı ... vekili, davanın reddini savunmuş, birleşen davada dava dilekçesinde belirtilen malvarlıkları nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur....

              Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM m. 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, sözleşme uyarınca mal ortaklığı rejimi geçerlidir (4722 sayılı Yasa'nın m. 10, TMK m. 202). Tasfiyeye konu taşınmazların hepsi, mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden önce, mirasbırakan eş adına edinilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179)....

                Tasfiyeye konu aracın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 Sayılı TMK'nin 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu aracın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir. Yukarıda açıklandığı gibi iki döneme yayılan kredi borcu ödeme tablosu mevcut olduğunda; öncelikle, mal rejiminin sona erdiği tarihte henüz vadesi gelmediği için ödenmemiş kredi borç miktarının, toplam kredi borcuna oranı bulunur....

                  Somut olaya gelince; eşler, 08.01.1995 tarihinde evlenmiş, 06.06.2012 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 Sayılı TMK'nin yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 Sayılı TKM mad.170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1). Tasfiyeye konu .........daki 3330 ada 4 parseldeki 330/2400 hisse, 16.07.2004 tarihinde, ......'deki 10181 parseldeki 23 nolu bağımsız bölüm ise, 29.05.2006 tarihinde eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmişler, boşanma dava tarihinden önce 15.11.2011 tarihinde diğer davalı ...'a satılarak devredilmişlerdir....

                    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Anlaşmalı boşanma protokolünde mal rejiminin tasfiyesi konusunda her hangi bir açık ibare olmadığını, bu konuda taraflar arasında her hangi bir anlaşma olmadığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğinden bahisle ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların 07/04/1995 tarihinde evlendikleri, Konya 1....

                    UYAP Entegrasyonu