Boşanma kararı ile çocukla annesi arasında her ayın ikinci ve dördüncü Cumartesi günleri saat 09.00-17.00 arasında tesis edilen kişisel ilişki annelik duygusunu tatmine elverişli olmayıp, yetersizdir. Çocuğun annesinde yatılı kalmasına imkan vermeyen bu düzenlemeyi, onun yüksek çıkarının gerektirdiği yönünde dosyada hiç bir delil ve olgu bulunmamaktadır. Taraflar ayrı yerde oturduklarına göre, annenin çocuğunu yanında “yatılı” istemesi kişisel ilişkiden beklenen amaca uygun da olacaktır. Öyleyse, anne ile çocuk arasında her ayın ikinci ve dördüncü hafta sonları Cumartesi günleri saat 10.00’dan ertesi Pazar günü saat 17.00’ye kadar kişisel ilişki tesisi çocuğun menfaatine uygun düşecektir. Buna göre, boşanma ilamında yer verilen Cumartesi günleriyle ilgili kişisel ilişkiye dair düzenleme gösterilen şekilde değiştirilmelidir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olup kaldırılması gerektiğini, sundukları delillerin ve alınan tanık beyanlarının davacının iddialarının asılsız olduğunu açıkça gösterdiğini, ziynetlerin erkekte olduğunun ispat edilemediğini, kadının kendi isteği ile evden ayrıldığının ve giderken ziynetleri de götürdüğünün boşanma dosyasındaki tanık beyanlarından anlaşıldığını, davanın kabulüne karar vermesini kabul etmediklerini, yerel mahkemece hüküm kurulurken davacı tanığı Hülya Oymak'ın beyanının davalı tanığı Ali Zararsız'ın beyanından üstün tutulduğunu ve bu değerlendirme ile karar verildiğini. yerel mahkemece verilen kararın kaldırılarak davanının reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava kişisel eşyanın iadesi olmadığı takdirde bedelinin tazmini davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İlk Derece Mahkemesi tarafından dosyaya sunulan faturalardan evlilik tarihi öncesine ait olan faturaları eşyaların davacının kişisel malı olduğunun kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüş ise de, davalının cevap dilekçesinde, davacıya ait olduğunu kabul ettiği eşyaların davacının kişisel malı sayılması gerektiği, her ne kadar bunların bir kısmının faturası yok ise de, davacının kişisel malı olduğunun davalının kabulünde olduğu, dosyada bir kısım eşyaların faturalarının olmaması sebebi ile edinim tarihlerinin belirlenemediği, yine her ne kadar bir kısım eşyanın faturasının evlilik tarihinden öncesine ait olduğu görülmüş ise de, bazı faturaların açık fatura bazılarının kapalı fatura olarak düzenlendiği, kapalı faturaların malın bedelinin ödendiği anlamına geleceği, ancak açık faturaların malın bedelinin ödenmediğinde düzenlendiği, buna göre evlilik öncesinde alınan eşyalar listesindeki eşyaların faturaların açık veya kapalı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, manevi tazminat ve çocukla kişisel ilişki düzenlemesi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sonrası, velayet kendine verilmeyen eşle velayete tabi ortak çocuğun kişisel ilişkinin düzenlenmesinde; ana ve babalık duygusunun tatmini yanında, çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki gelişiminin sağlanması çocuğun yaşı boşanma sonrası ana-babanın yaşam yerleri gibi ölçütler değerlendirilip en son çocuğun yararı üstün tutulmalıdır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince, kadın tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine ve babayla kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına nafakalara ve tazminatlara karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki "boşanma", "karşı boşanma" ve "çocukla kişisel ilişki kurulması" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından, davalı-karşı davacı (kadın)'ın kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, velayetler, kadın yararına verilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; birleşen davanın davacıları tarafından ise ret hükmü yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 25.11.2014 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... ile yine duruşmalı temyiz eden davacı ... vekilleri Av. ... ile temyiz eden davacı ... geldiler. Karşı taraf davalı-karşı davacı ... . ile vekilleri gelmediler....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından; kusur belirlemesi, nafakalar, velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı kocanın aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Toplanan delillerden; ana ve babanın aynı şehirde oturdukları anlaşılmaktadır. Mahkemece, yakın yerde oturma durumu gözetilerek velayet kendisine verilmeyen baba ile müşterek çocuk arasındaki kişisel ilişkiye yönelik düzenleme, babalık duygularının tatmini ve çocuğun sağlıklı gelişimi bakımından yetersiz olmuştur....
Küçük ... 2009 doğumlu olup, boşanma kararıyla velayeti anneye verilmiş, baba ile çocuk arasında boşanma kararında gösterilen sürelerde kişisel ilişki kurulmuştur. İlk derece mahkemesince alınan sosyal inceleme raporunda, babaanne ve dedenin bulunduğu ortam görülmeden, aralarında kişisel ilişki kurulması konusunda bir kanaat bildirilmesinin doğru olmayacağı belirtilmesine karşın bu eksiklik giderilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır. Ayrıca yaşı nedeniyle idrak çağında bulunan ortak çocuk Tunahan Ali’nin babaane ve dede ile kişisel ilişki konusunda görüşüne başvurulmadan karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2014 NUMARASI : 2013/914-2014/1302 Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiş, hükmün duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen 12.05.2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. V.. A.. ile davacı vekili Av. A.. D.. geldi....
Hüküm davacı kadın tarafından, nafakalar ve tazminatların miktarı, ortak çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişki, karşı dava ile verilen karar ve vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, karşı dava ile ilgili verilen karar, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet, kişisel ilişki yönünden temyiz edilmiştir. Dairemizin 01.10.2018 tarihli ilamında tarafların temyiz taleplerine göre sınırlandırma yapılarak, kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarının az olduğu, velayeti anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin şekli ve kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, tarafların diğer temyiz taleplerinin ise onanmasına karar verilmiştir. Dairemizin onama-bozma ilamı ile kadının boşanma davasının kabulü ve velayet yönünden hüküm kesinleşmiştir....