Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mah.Sıfatıyla) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya iadesi ve tazminat davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir....

    Kişisel ilişki, anlaşmalı boşanmada hakim tarafından re'sen düzenlenmiştir. Hakim tarafından bu hususta taraflardan kabul ettikleri bir düzenleme istenmesi, kabul edilen düzenlemeyi uygun bulması veya gerekli gördüğü değişikliğin taraflarca kabulü halinde buna uygun kişisel ilişki düzenlemesine gidilmesi gerekirken, kişisel ilişkiye dair düzenleme konusunda tarafların beyanı alınmaksızın hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma, tazminatlar ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişki düzenlemesinde çocuğun menfaatleri yanında analık ve babalık duygularının tatmini de esastır. Ortak çocuk ... 2014 doğumludur. Mahkemece baba ile ortak çocuk arasında, kademeli bir şekilde kişisel ilişki kurulmuştur. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....

        Somut olayda; davacı hileli yollarla iradesi sakatlanıp kandırılarak protokol ve istinaftan feragat dilekçesi imzalatılıp, anlaşmalı boşanmaya hükmedildiğini ileri sürerek yargılamanın iadesi talebinde bulunmuş ise de erkeğin açtığı anlaşmalı boşanma davasında, tarafların hakim huzurunda bizzat boşanmanın mali ve kişisel sonuçları, velayet, kişisel ilişki hususlarında uzlaşma sağladıkları beyanları ve imzalarıyla tasdik ettirilip, müşterek imzalı protokole itibar edilerek TMK'nın 166/3. maddesi uyarınca boşanma kararı verildiği, bu kararın istinaf ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştirildiği, dosya kapsamı itibariyle boşanma kararının hileli davranışlar sonucu gerçekleştiğinin ispat edilemediği, bu sebeple talebin reddine dair kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan sebeplerle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya iadesi davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı-k.davalı-davalı-k.davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davalı-k.davacı vekili Av. ... ve davacı-k.davalı vekili Av. ... geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, kişisel eşyaların iadesi, karşı dava olarak da ziynet eşyalarının iadesine ilişkindir....

          Somut olayda; dava, kişisel malların iadesi istemine ilişkindir. Kişisel eşyaların iadesine ilişkin davaların Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girmesinden önce veya sonra açılmasına bakılmaksızın Aile Mahkemesinde görülmesi zorunludur. Bu nedenle bağımsız Aile Mahkemesi bulunan yerlerde bağımsız Aile Mahkemesinde, Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatıyla görülüp karara bağlanması gerekir. (Yargıtay HGK.'nun 16.11.2005 tarih ve 2005/2-673 E. 2005/617 K.) Asliye Hukuk Mahkemesi bir davaya hangi sıfatla bakacaksa bunu ara karar ile belirler. Uygulamada bu yönde gelişmiştir (Y. HGK 30.05.2012 T. 2011/13-794 E. 2012/329 K; Y.HGK. 21.09.2011 T. 2011/9-483 E. 2011/554 K.). Kişisel malların iadesi Türk Medeni Kanunun 226. maddesinde düzenlenmiş olup, davanın bu madde hükümlerine göre çözümlenmesi icap eder....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşya iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı aleyhine ,,Aile Mahkemesi'nin 2012/720 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını, açılan davanın halen derdest olduğunu, davalının müşterek haneyi terkederken müvekkilin kişisel malı olan 16 JP 953 plakalı aracı yanında götürdüğünü, aracın müvekkiline iadesi hususunda Bursa 10....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar anlaşarak boşanmışlar, velayet davacıya bırakılmış, davalının çocukla kişisel ilişkisi de tarafların anlaşmalarına uygun olarak boşanma kararında gösterildiği şekilde düzenlenmiştir. Bu karar 15.12.2014 tarihinde kesinleşmiş, eldeki dava ise 07.01.2015 tarihinde açılmıştır. Aradan geçen süre içinde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini haklı kılacak bir sebep ve olgu ispat edilmemiş, boşanma tarihindeki şartlarda bir değişiklik ileri sürülmemiştir. Kişisel ilişkinin değiştirilmesini gerektiren yasal bir sebep bulunmamaktadır. Bu durumda davanın reddi gerekirken yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                Bölge adliye mahkemesi kararı davacı kadın tarafından kişisel ilişki süresi, nafaka ve tazminat miktarları yönünden temyiz edilmiş, davacı kadının temyiz talebinden sonra, davacı kadın ve vekili 28.09.2022 havale tarihli dilekçe ile boşanma davasından feragat ettiğini bildirmiştir. Davacı kadın ve vekili her ne kadar davadan feragat ettiklerini dilekçe ile bildirmişlerse de; ilk derece mahkemesince kadının davasında verilen boşanma hükmü temyiz edilmeyerek kesinleştiğinden, davacı kadın vekilinin feragat beyanı boşanma hükmü yönünden hukuken geçerli sonuç doğurmaz. Ancak davadan feragat, davanın ferilerini de kapsar. Bu nedenle boşanmanın ferilerine ilişkin feragat konusunda ek karar verilmek üzere, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....

                  Somut olayda, mahkeme davacı annenin boşanma ilâmıyla belirlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebini uygun görmüş ve baba ile ortak çocuklar ... ve ... arasında her ay bir hafta sonu, yarıyıl tatilinde bir hafta ve yazın 20 gün süreyle yatılı kişisel ilişki kurulmasına karar vermiştir. Dosya kapsamındaki bilgi, belge ve uzman raporları dikkate alındığında ortak çocuklar ile baba arasında boşanma ilâmı ile kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulü doğru olmuş ise de, mahkemece kurulan kişisel ilişki babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocukların fikri ve sosyal gelişimleri için de yetersizdir. Mahkemece, yerleşik yargı uygulamaları da dikkate alınarak, hafta sonlarında, dini bayramlarda, yazın ve yarıyıl tatilinde daha uygun süreli kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması uygun görülmemiş, kararın bozulmasını gerektirmiştir. VI....

                    UYAP Entegrasyonu