WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

MAHKEME KARARI ; Mahkemece; "ret ile sonuçlanan ilk davanın açılmasından sonra tarafların bir araya gelmedikleri gibi fiili ayrılık döneminde taraflara kusur olarak yüklenebilecek bir olayın varlığının da iddia ve ispat edilmediği, ret ile sonuçlanan ilk boşanma davasını açarak birlikte yaşamaktan kaçınan ve boşanma sebebi yaratan davacı kadının boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu olarak kabul edilmesi gerektiği gerekçesi ile davacı kadının TMK 166/4 maddesine dayalı boşanma talebinin kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, davacı kadın ve müşterek çocuk için Ankara Batı 4....

İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma ve fer’ileri istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre; re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Tanık anlatımlarına göre davacı-karşı davalı erkeğin başka kadınlarla görüştüğü, evi ve çocukları ile ilgilenmediği, davalı-karşı davacı kadının ailesinin borçları ödemek için evini ipotek ettirdiği ve bu borcu da ödemediği, incelenen mesaj kayıtlarından kadına karşı hakaret ettiği ve aşağıladığı, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin anneye tevdiine, 750,00 TL iştirak nafakasına, 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, 20.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminata, ziynet eşyası bedeli olan 5.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı-k.davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; asıl boşanma davasının reddi, karşı boşanma davasının kabulü ve ziynet eşyası yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2018/652 ESAS - 2020/37 KARAR DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili tarafından mahkemesine hitaben verilen 20/07/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının Ordu Aile Mahkemesi'nin 2016/7 Esas 2017/220 Karar sayılı ilamıyla 15/03/2017 tarihinde boşandıklarını, söz konusu boşanma ilamının 26/04/2017 tarihinde kesinleştiğini, iş bu boşanma davası sırasında tarafların evlilik birliği içerisinde dünyaya gelen müşterek çocuklarının velayetinin babaya bırakıldığını, velayeti babaya verilmiş müşterek çocukların boşanma ile birlikte babanın annesinin bulunduğu eve yerleştiklerini, bakımının da yaşlı babaanne tarafından yapılmaya çalışıldığını, boşanma kararından bugüne kadar geçen süre zarfında babanın çocukları ile ilgilenmediğini, anne ile görüşmelerine müsade etmediğini, çocukları...

Toplanan delillere,boşanma ilamına,boşanmanın kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasındaki süreye,tanık beyanlarına,sunulan sosyal medya görüntülerine,taraflar ve çocuklarla görüşerek rapor veren uzman raporuna,) 9 Eylül Üniv.Tıp Fak.nin Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünün taraflarla ilgili raporları ve yine aynı kurumun Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanlığı'nın "...annenin velayetle ilgili yükümlülüklerini yerine getirdiği,uygun bakım verebildiği,güvenliğini sağlayabildiği,eğitim ve öğrenim imkanları oluşturabildiği,gelişimi için uygun psisosyal çevreyi sunabildiği,velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun bulunmadığı ve velayetin annede kalmaya devam etmesinin uygun olduğuna"ilişkin her bir çocuk için ayrı ayrı düzenlenen 07.03.2022 tarihli raporlarına,çocukların yaşlarına alıştıkları ortama,tercih ve beyanlarına göre velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun bulunmadığı,sunulan sosyal medya görüntülerinin çocukların gelişimlerini...

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, velayetin düzenlenmesi ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda, ... Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi tarafından, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu kabul edilerek, davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, kadın lehine tedbir/iştirak nafakaları ile maddi/manevi tazminatlara, müşterek çocukların velayetinin davacı anneye verilmesine ve davalı tarafla çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm verilmiş, davalı erkek tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2....

    Hal böyleyken, mahkemece sadece velayetin değiştirilmesi hususunda değerlendirme yapılarak, davacının ortak çocuk ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi bozmayı gerektirmiştir ” şeklindeki gerekçe ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Toplanan delillerle, tarafların 06.11.2013 tarihinde kesinleşen ilamla Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca boşandıkları, 23.11.2009 doğumlu ...’nun velayetinin babaya verilmesine, anne ile ortak çocuk arasında "her ayın 2. ve 4. hafa sonları cumartesi günleri sabah saat 9:30’dan Pazar akşamı saat 18:00 ‘a kadar, dini bayramların 2. günü saat 9:30’dan 3. günü akşam 18:00'a kadar, her yıl Temmuz ayının 1. günü saat 09:30’dan 31. günü akşam 18:00’a kadar “ kişisel ilişkinin kurulmasına karar verilmiştir....

      Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri gereğince, idrak çağındaki küçüklerin ebeveynlerinden hangisinin yanında kalmak istediği konusunda mahkemece bizzat dinlenerek görüşünün alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilip, kardeşlerin ayrılmaması hususu da gözönüne alınarak hasıl olacak sonuca göre velayetin düzenlenmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05.04.2017 (Çrş.)...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Velayetin düzenlenmesi istemine ilişkin olarak açılan davada Pertek Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ile Ankara 19. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, velayetin düzenlenmesi istemine ilişkindir....

          in boşanma davası sırasında doğduğu, boşanma davası sonucunda velayetin davacı anneye verildiği, baba ile de kişisel ilişki kurulduğu ancak 2017 yılına kadar davalı baba ile ortak çocuk arasında fiilen bir kişisel ilişki kurulmadığı, davalı babanın ilk olarak 14.10.2017 yılında icra vasıtasıyla ortak çocuk ile kişisel ilişki kurabildiği anlaşılmaktadır. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını Türk Medeni Kanunu'nun 324. maddesinin (1.) fıkrasında gösterilen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı kendilerinden alınabilir (TMK m. 324/2). Kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan davalının, bu hakkını amacına aykırı olarak kullandığını kabule yeterli delil mevcut olmadığı gibi, kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzurunun ciddi olarak tehlikede olduğuna ilişkin bir delil de bulunmamaktadır....

            UYAP Entegrasyonu