Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Soyadı Kanunundan önce ölen kişinin soyadı kullanması olanaksız olup; kayıt malikinin açık nüfus kaydında da soyadının yazılı bulunmadığı sabittir. Hal böyle olunca “... kızı ..." nın tapu kaydındaki kimlik bilgilerine soyadının eklenmesi davasının reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca asıl davada davacılar vekili, 07.11.2007 tarihli duruşmada ... dışındaki maliklerin soyadının düzeltilmesi isteminden feragat etmesine rağmen mahkemece feragat edilen ..., ... ve ...'in soyadlarının eklenmesi davasının feragat nedeniyle reddi yerine kabulüne karar verilmesi de doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12.12.2011 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtay'ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 29/3/2007 günlü ve 2007/7 E., 2007/99 K. sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/11/2007 gün ve Hukuk-2007/222809 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü: YARGITAY KARARI Davacı dava dilekçesinde boşanarak, kızlık soyadını aldığını ancak, boşandığı Mustafa Kazım Yavuz'un soyadını taşımak istediğini bildirerek "Yavuz" soyadını taşımasına izin verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulü yönünde hüküm kurularak davacının Türk Medeni Yasası'nın 173/2 maddesi gereğince boşandığı kocasının soyadını kullanmasına izin verilmesine buna göre nüfus kayıtlarında "Angut" olan soyadının "Yavuz" olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun "Aile Mahkemelerinin Görevleri" kenar başlığını taşıyan...

      Bulut isimli şahısla evlenmesine rağmen baba hanesindeki nüfus kaydında soyadının boşandığı eşinin soyadı olan Özesen olarak geçtiğini belirterek, sözkonusu kaydın hali hazırda evli olduğu kocasının soyadı olan Bulut olarak değiştirilmesini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun "Kaydın kapatılması ve yeniden açılması" kenar başlığını taşıyan 14.maddesinde yer alan hükme göre nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır ve kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar kişinin kaydına işlenir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Soyadının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın eşinden Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca anlaşmalı boşanmış, boşanma davasında taraflarca kabul edilen düzenleme ile kadının boşandıktan sonra da eşinin soyadını kullanmasına izin verilmiştir. Temyize konu davada davacı kadın kızlık soyadını kullanmaması için bir sebep kalmadığını açıklayarak soyadının kızlık soyadı ile değiştirilmesine karar verilmesini istemiştir. Dava boşanılan eski eşin hukukunu da etkilemektedir. Davacıya boşandığı eski eşini davaya dahil etmesi için süre verilmesi gerekirken eksik hasımla davaya devam edilerek yazılı şeklide hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

          “Yeterli geliri” bulunmayan bir kadının babasının evine “sürekli kalma niyetiyle” gitmesinden daha doğal ne olabilir? Bu statüde bulunan davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği üstelik “ilk günden” tartışılamayacak kadar bellidir. Kadının sürekli kalma niyetiyle gidebileceği başka bir yer yoktur ki! Kadının “bu niyetle” gittiği yerde kaldığı süre “1 gün bile olsa” bile niyeti “ilk günden” açık seçik belli olduğu için o yerde boşanma davasını açabilir/açabilmelidir. Yeter ki yeterli geliri bulunmayan bu kadının gidecek ve gitmesi daha doğal olan bir yeri bulunduğu ileri sürülüp kanıtlanmış olmasın. Ülkemizde koca evinden uzaklaştırılan her kadının “sürekli kalma niyetiyle” gidebileceği doğal tek adres: Baba evidir. Bu “sosyal gerçeğin” aksini kim ileri sürebilir ki? Kaldı ki kadın aksini düşünen varsa bile onlara dava tarihine kadar baba evinde kalarak “sürekli kalma niyetini” de kanıtlamıştır....

            (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Ankara 2004 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK., s. 905) Davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği açık seçiktir. “Yeterli geliri” bulunmayan bir kadının babasının evine “sürekli kalma niyetiyle” gitmesinden daha doğal ne olabilir? Bu statüde bulunan davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği üstelik “ilk günden” tartışılamayacak kadar bellidir. Kadının sürekli kalma niyetiyle gidebileceği başka bir yer yoktur ki! Kadının “bu niyetle” gittiği yerde kaldığı süre “1 gün bile olsa” bile niyeti “ilk günden” açık seçik belli olduğu için o yerde boşanma davasını açabilir/açabilmelidir. Yeter ki yeterli geliri bulunmayan bu kadının gidecek ve gitmesi daha doğal olan bir yeri bulunduğu ileri sürülüp kanıtlanmış olmasın....

              (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Ankara 2004 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK., s. 905) Davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği açık seçiktir. “Yeterli geliri” bulunmayan bir kadının babasının evine “sürekli kalma niyetiyle” gitmesinden daha doğal ne olabilir? Bu statüde bulunan davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği üstelik “ilk günden” tartışılamayacak kadar bellidir. Kadının sürekli kalma niyetiyle gidebileceği başka bir yer yoktur ki! Kadının “bu niyetle” gittiği yerde kaldığı süre “1 gün bile olsa” bile niyeti “ilk günden” açık seçik belli olduğu için o yerde boşanma davasını açabilir/açabilmelidir. Yeter ki yeterli geliri bulunmayan bu kadının gidecek ve gitmesi daha doğal olan bir yeri bulunduğu ileri sürülüp kanıtlanmış olmasın. Ülkemizde koca evinden uzaklaştırılan her kadının “sürekli kalma niyetiyle” gidebileceği doğal tek adres: Baba evidir....

                (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Ankara 2004 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK., s. 905) Davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği açık seçiktir. “Yeterli geliri” bulunmayan bir kadının babasının evine “sürekli kalma niyetiyle” gitmesinden daha doğal ne olabilir? Bu statüde bulunan davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği üstelik “ilk günden” tartışılamayacak kadar bellidir. Kadının sürekli kalma niyetiyle gidebileceği başka bir yer yoktur ki! Kadının “bu niyetle” gittiği yerde kaldığı süre “1 gün bile olsa” bile niyeti “ilk günden” açık seçik belli olduğu için o yerde boşanma davasını açabilir/açabilmelidir. Yeter ki yeterli geliri bulunmayan bu kadının gidecek ve gitmesi daha doğal olan bir yeri bulunduğu ileri sürülüp kanıtlanmış olmasın....

                  (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Ankara 2004 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK., s. 905) Davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği açık seçiktir. “Yeterli geliri” bulunmayan bir kadının babasının evine “sürekli kalma niyetiyle” gitmesinden daha doğal ne olabilir? Bu statüde bulunan davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği üstelik “ilk günden” tartışılamayacak kadar bellidir. Kadının sürekli kalma niyetiyle gidebileceği başka bir yer yoktur ki! Kadının “bu niyetle” gittiği yerde kaldığı süre “1 gün bile olsa” bile niyeti “ilk günden” açık seçik belli olduğu için o yerde boşanma davasını açabilir/açabilmelidir. Yeter ki yeterli geliri bulunmayan bu kadının gidecek ve gitmesi daha doğal olan bir yeri bulunduğu ileri sürülüp kanıtlanmış olmasın....

                    (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, Ankara 2004 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK., s. 905) 2006/18979-15798 -3- Davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği açık seçiktir. “Yeterli geliri” bulunmayan bir kadının babasının evine “sürekli kalma niyetiyle” gitmesinden daha doğal ne olabilir? Bu statüde bulunan davacı kadının baba evine “sürekli kalma” niyetiyle (TMK. m. 19 f. I) gittiği üstelik “ilk günden” tartışılamayacak kadar bellidir. Kadının sürekli kalma niyetiyle gidebileceği başka bir yer yoktur ki! Kadının “bu niyetle” gittiği yerde kaldığı süre “1 gün bile olsa” bile niyeti “ilk günden” açık seçik belli olduğu için o yerde boşanma davasını açabilir/açabilmelidir. Yeter ki yeterli geliri bulunmayan bu kadının gidecek ve gitmesi daha doğal olan bir yeri bulunduğu ileri sürülüp kanıtlanmış olmasın....

                      UYAP Entegrasyonu