"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması-Vasi Tayini İçin İhbar Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Küçüğün babası davalı ile evliyken 18.02.2010 tarihinde ölmüş, velayet davalıya kalmıştır (TMK.m.336/3). Dava, velayetin kaldırılması isteğine ilişkin olup, 13.11.2013 tarihinde açılmıştır. Velayetin kaldırılması için, bu hakka sahip olanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirmediğinin gerçekleşmesi yada çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması gerekir (TMK.m.348)....
Davacı-davalı kadın tarafından boşanma dava dilekçesi içeriğinde "müşterek çocuğun soyadının davacı-davalı kadının kızlık soyadı ile değiştirilmesi" talebinde bulunulmuş olup, bu talebin boşanmanın fer'î niteliğinde olmaması nedeniyle iş bu dosyadan tefrikine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; tarafların 02/02/2013 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten 22/11/2016 doğumlu bir müşterek çocuklarının bulunduğu, davacı-davalı kadının Mehmetçik Vakfı'nda muhasebe bölümünde çalıştığı, 2017 yılı itibariyle aylık gelirinin 2.750,00 TL olduğu, davalı- davacı erkeğin çalışmadığı, üzerine kayıtlı taşınmazlarının bulunduğu, tarafların daha önceki tarihlerde de ayrılık yaşayıp sonradan birleştikleri, İstanbul Anadolu 43 Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2017/422 E 2019/202 K sayılı dosyası kapsamında 07/08/2017 tarihinde tarafların birbirlerine hakaret ettikleri, fiziksel şiddet uyguladıkları ve kadının erkeği tehdit ettiği kabulü ile hüküm kurulduğu anlaşılmıştır....
Bozma sonrası mahkemece yapılan ekonomik sosyal durum araştırmasında kadının çalışmadığı belirtilmiş, SGK kaydında 22.06.2015 tarihinde kadının işten çıktığı anlaşılmaktadır. Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175). Mahkemece davacı kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmiş ise de; davacı kadının kendi isteğiyle mi işten çıktığı yoksa işveren tarafından mı işten çıkartıldığı hususu araştırılıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 31.10.2018 (Çrş.)...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı-karşı davacı erkeğin annesinin davacı kadına hakaret edip "ahlaksız" demesi, davalı-karşı davacı erkeğin de eşi için "saf, avukatlık yapamaz" şeklinde beyanlarından dolayı kusurlu olduğu, davacı-karşı davalı kadının ise maddi sorunlar gündeme geldiğinde iyi yaşayacağını düşünerek evlendiğini, bitik olduğunu bilmediğini söylemesi, davalı-karşı davacı erkeğe karşı "bitik, şişko, göbeği saldın" tarzı sözler kullanması, kayınvalidesinin getirdiği çocuk hediyelerini beğenmeyip küçümsemesi, başka bir çift ile ilgili yapılan görüşme esnasında kocasını kast ederek "işten çıkarsa bakmam, alır çocuğu giderim" tarzı sözler kullanması, ortak çocuğu görmeye gelen davalı-karşı davacıya "doğumdan sonra neden gelmedin" tarzında tepki göstermesi, "seni sevmiyorum" demesi, davalı-karşı davacı erkek tarafından da barışma niyetli arandığında da "yeni mi aklınıza geldi" tarzı sözler kullanmaktan kaynaklı...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175). Bölge adliye mahkemesince kadının yoksulluk nafakası talebinin kabulüne hükmedilmişse de; davacı kadın hakkında yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırma tutanağına göre, davacı kadının çalıştığı, gelirinin ve mal varlığının olduğu, kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmaktadır....
Davalı-karşı davacı (kadın), dava konusu ziynetlerinin, evliliğin başında kocasının ailesi tarafından kaybolabilir gerekçesiyle elinden alındığını sonrasında kocasının ailesi tarafından kendi borçlarını ödemek için bozdurulduğunu öğrendiğini iddia etmiş, davacı-karşı davalı (koca) ise, iddianın doğru olmadığını, nişan ve kına merasiminde takılan takıları kadının annesine bıraktığını, düğünde takılanları ise memleketine giderken beraberinde götürdüğünü savunmuştur. Davalı-karşı davacının tanıkları, iddia edilen vakıayla ilgili somut bir beyanda bulunmamışlardır. Dosyada iddiayı kanıtlamaya elverişli başkaca bir delil de bulunmamaktadır. Olağan olan bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olmasıdır. Diğer bir ifade ile bunların kocanın zilyetliğine terk edilmiş olması olağana ters düşer. Öte yandan söz konusu eşya, rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen ve götürülebilen nev’idendir....
Davalı/karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde ;aleyhe iddiaların doğru olmadığını, aksine davcı/ k.davalı kadının başkalarının yanında kocasına küçük düşürücü söz ve hakaretler kullandığını,kocasının boynunu tırnakladığını,olumsuz tavırlarını kocasının çevresine karşı da sergileyerek kocasının çevresi ile diyaloğunun kesilmesine sebep olduğunu. sorunsuz şekilde kocasının ailesi ile görüşmeye gitmediğini, kayınvalide ile yada onunla birlikte davetli olduğu ziyaretlere katılmayacağını belirttiğini, bu olumsuz durumun davalı/k.davcıyı psikolojik açıdan son derece olumsuz etkilediğini, buna karşın davalı/k. davacının karısının ailesine karşı hiç bir olumsuz davranışının bulunmadığını ve onların çok rahat müşterek haneye gelip gittiklerini, davacı/k.davalının son derece kavgacı bir yapısının bulunduğunu ve sürekli tartışma ortamı yarattığını, kocasını akrabalarının kendisine zarar verebileceklerine ilişkin tehdit ettiğini, son olarak ta bayramın birinci günü evden ayrılan davacı...
Hukuk Dairesi'nin 09.09.2013 tarih 2013/7541 Esas 2013/20189 Karar sayılı ilamının da bulunduğu, kadına atfedilen kusurların ise, instagram hesabında kendi kızlık soyadını kullandığı, her ne kadar hesabın eşi tarafından oluşturulduğu belirtilse de kendi soyadının yanında evlilik soyadının da kullanılmasının gerektiği, Temmuz ayı sonunda ...'...
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece davacı-davalı (kadın)'ın kocasının kusurlu davranışlarını affettiği gerekçesiyle kadının davasının reddine karar verilmiş ise de; toplanan delilerle davalı-davacı (koca)'nın boşanmayı gerektirir nitelikte bir kusurunun kanıtlanamamış olmasına ve bu sebeple de, kadının davasının reddine karar verilmesinin hüküm sonucu olarak isabetli olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.05.2013 (Salı)...
Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmek için, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175). Davalı erkek kadının çalıştığını iddia etmiş, kadının vekilli de 21.10.2014 tarihli duruşmada müvekkilinin davanın açıldığı tarihte tezgahtar olarak çalıştığını beyan etmiştir. Yine dosya arasında bulunan kadına ait ... Kurumu kayıtlarında da kadının çalışmalarının olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece bu yönde herhangi bir araştırma yapılmamıştır. Bu sebeple, bu bilgi ve belgeler de dikkate alınarak davacı kadının usulünce ekonomik ve sosyal durumu araştırılıp boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin belirlenmesi ile gerçekleşecek sonucuna göre kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, bu konuda eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....