Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; 1-Suça sürüklenen çocuk hakkında verilen 22.10.2014 tarihli Adli Tıp Kurumunun raporunda suç tarihi belirtilmeden ve suçun ismi sehven güveni kötüye kullanma olarak yazılmasına rağmen bu rapora dayanarak karar verilmesi nedeniyle suça sürüklenen çocuğun suç tarihi itibariyle hırsızlık suçundan cezai ehliyetinin olup olmadığının tespiti için; alınan sosyal inceleme raporuda gönderilmek suretiyle tekrar Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi, 2-İşlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama veya bu fiiller ile ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının tespitine yönelik alınan adli tıp raporu ile sosyal inceleme raporu için bilirkişiye ödenen ücretlerin, harcanması zorunlu kamu masrafı niteliğinde bulunması nedeniyle suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi suretiyle Çocuk Haklarına Dair Sözleşme'ye aykırı...

    in de nüfus kütüğüne kayıtlı olduklarını bildirerek kendi hanesindeki kayıtların iptalini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, 1982 yılında fiilen ayrıldığı eşi ...'tan 1987 yılında boşanan davacı ...'nin nüfus kütüğüne kayıtlı 1986 doğumlu ... ve 1987 doğumlu ...'nın babalarının, anneleri ...'ın birlikte yaşadığı ... adlı kişi olduğu, ... ile ...'in evlenerek ... ve ... 'yı kendi nüfus kütüklerine kayıt ettirdikleri halde davacının kütüğünde kayıtlarının bulunduğu bildirilerek, ... ve ...'nın davacı hanesindeki kayıtlarının iptali istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin, özellikle ...'ye ait nüfus kayıt tablosunun incelenmesinden; ...,... kızı 1986 doğumlu ... TC. Kimlik No'lu ... ve 1987 doğumlu ... TC. Kimlik No'lu ......

      bir yanlışlık bulunmadığı olduğu anlaşıldığından, davalı erkeğin istinaf talebinin esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      İlk derece mahkemesince davacının talebinin boşandığı kocasının soy adını taşınmasına izin verilmesi davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Her ne kadar, ilk derece mahkemesince dava boşanan eşin soy adının taşınmasına izin verilmesi olarak kabul edilmiş ve görevsizlik kararı verilmiş ise de; dava dilekçesindeki açıklamalardan ve istinaf dilekçesi içeriğinden talebin boşanan eşin soy adını kullanma isteği olmadığı, Almanya'da bilinen adına ve soy adına uygun olarak nüfusta soy adının değiştirilmesi talebi olduğu görülmüştür....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Suça sürüklenen çocuğun suçu kabul etmeyen ısrarlı savunması ve suça konu ayakkabıların ele geçirilememiş olması karşısında, yalnızca müştekinin kendi ayakkabılarını olaydan bir gün sonra suça sürüklenen çocuğun ayağında gördüğü yolundaki soyut anlatımının savunmaya üstün tutulma nedeni açıklanmadan ve başkaca somut kanıtlar gösterilip desteklenmeden yetersiz gerekçeyle hükümlülüğüne karar verilmesi, Kabule göre de; a)Suç tarihinde 15-18 yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuğa hükmolunan, adli para cezasının ödenmemesi durumunda, 5275 sayılı Kanunun 106/4. maddesi uyarınca hürriyeti bağlayıcı cezaya çevrilemeyeceği gözetilmeden, “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin” suça sürüklenen çocuğa ihtarına karar verilmesi...

        Bu sebeple davalı kadının usulünce ekonomik ve sosyal durumunun araştırılarak, sigortalı olarak çalışıp çalışmadığı, sürekli ve düzenli gelirinin bulunup bulunmadığı, gelirinin kendisini yoksulluktan kurtarıp kurtarmayacağının; çalışmıyor ise kendi rızası ile işten ayrılıp ayrılmadığı, ayrılmışsa bunun bir zorunluluktan kaynaklanıp kaynaklanmadığının belirlenmesi ve gerçekleşecek sonuca göre davalı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, bu konuda eksik incelemeyle yazılı şekilde yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.12.2018 (Pzt.)...

          Bu sebeple, davacı kadının usulünce ekonomik ve sosyal durumu araştırılarak; iş güvencesi olan bir işte çalışıp çalışmadığı, kendisini yoksulluktan kurtaracak sürekli ve düzenli gelir elde edip etmediği, işinden ayrılmış ise kendi isteğiyle mi yoksa zorunlu sebeplerden dolayı mı ayrıldığı hususları araştırılarak sonucuna göre kadının yoksulluk nafakası (TMK m. 175) talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, yoksulluk nafakası yönünden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 04.12.2018 (Salı)...

            Davalı-karşı davacı kadının çalışıp çalışmadığının, çalışıyorsa yoksulluktan kurtaracak düzeyde düzenli ve sürekli bir gelirinin olup olmadığının, işten ayrılmışsa kendi isteği ile ayrılıp ayrılmadığının araştırılarak; boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin belirlenmesi, gerçekleşecek sonucuna göre kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekirken; bu konuda eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.03.2017 (Per.)...

              O halde davacı-karşı davalı kadının çalışıp çalışmadığının, çalışıyorsa kendisini yoksulluktan kurtaracak düzeyde düzenli ve sürekli bir gelirinin olup olmadığının, işten ayrılmışsa kendi isteği ile mi yoksa zorunlu olarak mı ayrıldığı hususlarının araştırılarak, boşanma yüzünden yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin belirlenmesi suretiyle gerçekleşecek sonuca göre kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, bu konuda eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: 05/11/2008 tarihinde kesinleşen mahkeme kararıyla eşinden resmen boşanan sanığın, emekli olan eşinden dolayı hak sahibi sıfatıyla sağlık yardımı almak suretiyle haksız şekilde menfaat temin ettiği ve bu yolla katılan ...'nı dolandırdığı iddia edilen olayda; Kendi annesinin emekli memur olması nedeniyle onun emekliliğinden yararlandığını zannederek iki kez tedavi olduğu yönündeki savunması çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; suçun yasal unsurlarının oluşmadığına yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 23/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu