İNCELEME VE GEREKÇE Dava, dava konusu bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti, ipotek borç sınırının 1.015.791,90 TL olarak tespiti ile yapılan ödemelerin bu kredi riskinden mahsubu ve bu miktar kadar ipotek borcunun ödenmiş sayılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine ve talebin konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; bu karara karşı, davacılar vekili ve davalı ... vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; İİK'nın 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması ve davanın beş yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olması gerekir....
Borçlu vekilinin şikayeti, 6552 Sayılı Kanun'un 121 ve 123. maddeleri ile getirilen 5393 Sayılı Kanun'un 15. maddesine (ek) son fıkrası ile geçici 8. maddesi gereğince haczin kaldırılması istemine ilişkin değildir.Haczedilemezlik iddiasına dayalı olarak 5393 sayılı Yasanın değişiklikten önceki 15/8. maddesi gereğince yapılan şikayet sırasında borçlu, yeni yasal düzenleme gereğince mahkemeden haczin kaldırılması isteminde bulunamaz....
Hukuk Dairesi T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A Y A R G I T A Y İ L A M I ESAS NO : 2014/33621 KARAR NO : 2015/8386 İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Dörtyol İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte, borçlu belediyenin banka hesabına haciz konulduğu, borçlu belediyenin icra mahkemesine başvurusunda hacizlerin kaldırılması talebinde bulunduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinde; "Belediyenin kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim, harç gelirleri haczedilemez" düzenlemesine...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenici temlikine dayalı davacı üzerine kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteklerin kaldırılması ile ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık İDM'ce dava konusu taşınmazların cebri icra yoluyla satışının durdurulmasına ilişkin verilen ara kararın istinafına ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karışı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
Esas sayılı dosyasındaki takip ve alacaktan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine ve takibin haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle davalı tarafın alacağın %20'sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kredi müşterisi ... Ltd. Şti.'nin kredi borcunu ödememesi üzerine Beşiktaş ......
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında ve özellikle 22036 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 1 nolu bağımsız bölümdeki haciz ve ipoteklerin ve diğer takyidatların kimin borcu nedeniyle konulduğu araştırılıp yüklenicinin arsa sahiplerine karşı olan edimlerini yerine getirip getirmediğinin değerlendirileceğinin tabii bulunmasına göre HUMK’nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE ve HUMK’nın 442. maddesi hükmünce 384,00 TL para cezası ile bakiye 20,80 TL red harcının karar düzeltme isteyen davalı-k.davacıya yükletilmesine, 07.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden ve diğer hacizler ile takyidatlardan dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin, hacizlerin ve takyidatların tüm fer'ileri ile birlikte fekki istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/03/2021 NUMARASI : 2020/622 ESAS, 2021/228 KARAR DAVA KONUSU : Konut Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali Ve Takyidatlardan Ari Tescil, İpoteklerden Dolayı Borçlu Olmadığının Tespiti, İpotek Ve Hacizleri Kaldırılması, Eksik İfa Nedeniyle Tazminat ve Geç Teslim Nedeniyle Kira Alacağı, KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı T7 San.ve Tic....
İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....