Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.Talep, ticaret unvanının sicilden terkini, haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi, tazminat, tek satıcılık sözleşmesini ihlali nedeniyle tazminat, protokol ve senetlerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti, peşin ithalat bedelinin iadesi istemleriyle açılan davada, icra takiplerine yönelik ihtiyati tedbir kararının kaldırılması kararına itiraz ve tedbirin kaldırılması nedeniyle davacı şirket hisseleri ve taşınmazları üzerine ihtiyati tedbir konulması istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle taleplerin reddine karar verilmiştir....

    Bu çerçevede, iflasın ertelenmesi talebinde bulunmuş olan borçlu şirketin kefilinin veya borçlu şirket lehine taşınmazını ipotek eden taşınmaz malikinin hukuki durumunu etkilemeye, borçlu şirketin alacaklılarının alacaklarını tahsil amacıyla uygulayabilecekleri temlik, takas, mahsup, hapis hakkı gibi hukuki işlemlerin durdurulmasına, rehin ve blokaj kayıtlarının kaldırılmasına yönelik tedbirler hep sonuçlarını maddi hukuk alanında doğuran veya borçlu şirkete nazaran üçüncü kişi durumunda olanların maddi hukuktan doğan talep ve def'i haklarını etkileyen (kısıtlayan) tedbirlerdir ve bu tedbirlere gerek iflasın ertelenmesi kararı çerçevesinde, gerekse iflasın ertelenmesi talebinden sonra, erteleme yargılaması sırasında ihtiyati tedbir yoluyla karar verilemez....

      Davacı taraf; tedbir talebinin reddine ilişkin kararın istinaf talepleri doğrultusunda kaldırılmasını, İİK 72/3 maddesinde belirtilen icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi için tedbir kararı verilmesini istemiştir. İstek bu hali ile yeni bir tedbir talebidir. Dava halen İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2021/280 Esas sayılı dosyasında derdesttir. 6100 Sayılı HMK'nın 390/1 maddesinin ikinci cümlesinde, ihtiyati tedbirin dava açıldıktan sonra, ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden istenebileceği düzenlemesi karşısında, davacının yeni tedbir talebi konusunda karar verme görev ve yetkisi davanın halen derdest olduğu İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne ait olduğundan, tedbir talebi yönünden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin tarih ve 2021/280 E....

        DELİLLER : Bilirkişi raporu ve .... İcra dairesinin 2020/... Esas sayılı icra dosyası. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davalı banka tarafından davacı aleyhine başlatılan ... İcra Müdürlüğünün 2020/... E. Sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesi ile taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında taraflar arasında açık hesap usulü olduğunu, müvekkilinin kısmi ödemeler yapmasına rağmen bunlar düşülmeden icra takibi yapıldığını, müvekkilinin davalıya 43.398,92 TL olduğunu ve takip talebindeki miktarın gerçeği yansıtmadığını belirterek dava değeri olarak belirtilen 70.073,92 TL üzerinden borçlu olmadığının tespitini ve takip talebindeki toplam alacak üzerinden davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....

          Mahkemece,davacı tarafından yapılan tüm ödemeler dosyaya ibraz edilen dekont tarihleri dikkate alındığında, takip tarihinden sonra olduğundan kira sözleşmesine göre takip tarihinde talep edilen kira alacakları muaccel olduğundan, davacının kira alacağından dolayı borçlu olmadığının tespiti talebinin (menfi tespit talebinin)reddine,istirdat talebi hakkında usulüne uygun harcı yatırılmış ve açılmış bir dava olmadığından, ayrıca usulüne uygun olarak verilmiş ve harcı yatırılmış ıslah talebi de bulunmadığından, icra takibi tarihi itibariyle davacı tarafından ödendiği ileri sürülen makbuzlar takipten sonraki tarihi taşıdığından ve davacının taşınmazın iyileştirilmesi ile ilgili mahsup talebi ispat 2010/5694-16972 edilemediğinden istirdat talebi hakkında hüküm kurmaya yer olmadığına,karar verilmiş;hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına...

            İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden davacılar vekili, her ne kadar mahkemece icra takibi başladıktan sonra takibin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği beyan edilmişse de, bu hususta İİK'da yer aldığı üzere mahkemece öngörülecek teminat mukabilinde dava sonuna kadar takibin geçici olarak durdurulmasına da karar verilebileceğini, bu nedenle iddia ettikleri hususlar ve somut deliller ışığında ihtiyati tedbir şartları oluştuğundan, mahkeme kararının kaldırılarak tedbir talebinin kabulünü talep etmiştir. GEREKÇ: Talep, icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit davasında icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.İİK'nin 72/2 maddesi "borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir....

              tedbir kararı verilmesine davalı aleyhine açtığımız Menfi Tespit Davamızın Kabulüne ve -----borçlu olmadığımızın tespitine, haksız olarak yapılan iş bu takibin iptaline, %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahküm edilmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen borçlu olmadığının tespiti davasında yargılama sırasında, davalı tarafından istenilen ihtiyati tedbir talebi, mahkemece verilen ara kararı ile reddolunmuştur. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyize konu edilen ihtiyati tedbir talebine ilişkin kararın, 6100 sayılı HMK'nun yürürlükte olduğu dönemde ittihaz olunduğu açıktır. HMK'nun 341.maddesi “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” hükmünü içermektedir....

                  Sayılı dava dosyasında ise, geriye kalan 350.000,00 TL bedelli 3 adet senet yönünden de borçlu olmadıklarının tespiti ve bu senetler henüz icraya konulmadığı için ve takip öncesi menfi tespit davası ikame edildiğinden ivedilikle ve öncelikle ihtiyati tedbir kararı verilerek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiş, anılan mahkemece 31.12.2021 tarihli ara karar ile, "davacı aleyhinde henüz başlatılmış bir icra takibi olmadığı, takip başlatılmadığı müddetçe takibin durdurulmasına ilişkin kararın uygulanma kabiliyetinin bulunmadığı, davacının ihtiyati tedbir talebinin takip başlatılması halinde her aşamada değerlendirilebileceği" gerekçesiyle davacının ihtiyati tedbir talebi hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına ve 25.02.2022 tarihli karar ile de İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/807 Esas sayılı dava dosyası ile bu dava arasında 6100 sayılı HMK'nın 166. maddesi anlamında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu anlaşılmakla iş bu davanın, İzmir 6....

                    Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/161 Esas sayılı dosyası ile görülen iflas ertelemesi davasında mahkemece 01/03/2016 tarihli tedbir kararı ile "borçlu şirket hakkında yapılmış ve yapılacak icra takipleriyle ihtiyati haciz ve tedbir uygulamalarının durdurulmasına" karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, 01.03.2016 tarihli tedbir kararında, tedbirin ihtiyati hacizleri kapsayacağı açıkça belirtildiğinden söz konusu tedbir kararı, ihtiyati haczin infazını engeller mahiyette olup; anılan tedbir kararı uyarınca, borçlu şirket hakkında tedbir devam ettiği sürece ihtiyati haciz işlemi uygulanması mümkün değildir. Somut olayda, ... 5....

                      UYAP Entegrasyonu