O halde borca batıklık şartı dışında artık iflas erteleme koşullarının mevcut olup olmadığının tüm davacı şirketler için incelenmesine gerek yoktur. Yapılacak bilirkişi incelemesi sonucu; iflas erteleme isteğinin reddi ile halen borca batıklık tesbit edilen şirketler hakkında-------verilecektir. Borca batıklıktan kurtulmuş şirketler hakkında ise süre dolduğu için iflas erteleme talebinin reddine karar verilecek ve iflasa karar vermenin ilk şartı borca batık olma şartı gerçekleşmediğinden iflas kararı verilmeyecektir. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde şirket varlıkları yeniden değerlendirilmiş bu şekilde tesbit edilen rayiç değerler bilançoda şirket aktifi olarak hesaplanmak suretiyle davacı şirketlerin ayrı ayrı borca batık olup olmadıkları tesbit edilmiştir. Buna göre --------- borca batıklık durumunun devam ettiği anlaşılmış, bu takdirde iflas kararı verilesi zorunlu olduğundan bu şirketlerin ayrı ayrı iflasına karar verilmiştir....
Borca batıklıktan kurtulma ise tüm borçların ödenmesi anlamına gelmeyip, aktifin pasiften fazla olmasını ifade eder. Borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, bu noktada konusunda uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmalıdır. Dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir....
İcra İflas Kanununun 168/4 maddesi uyarınca imzaya ,168/5 maddesi gereğince borca itirazın icra mahkemesine yapılacağı , 169. maddesinde “ Borçlu 168. maddenin 5. bendine göre borca karşı yapacağı itirazını bir dilekçe ile tetkik merciine bildirir” hükmü gereğince kambiyo senetlerine özgü icra takip yolunda imza ve borca itirazda görevli mahkeme İcra Mahkemesidir . Somut olayda; davacı borçlu aleyhine, ... icra Müdürlüğünün 2011/95 E sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, davacı borçlunun ... icra Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dilekçe ile kambiyo senedine dayalı borca itiraz edilmiş olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın ... İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1086 sayılı HMUK'un 25. ve 26. ( 6100 Sayılı HMK 'nın 21., 22. ve 23.) maddeleri gereğince ......
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin makara ve kapı üretim tesisi bulunduğunu, ülkede mevcut ekonomik kriz nedeniyle borçlarını ödeyemez hale geldiğini, borca batık durumda olan şirketin aldığı siparişler ve diğer önlemlerle mali durumunu iyileştirebileceğini ileri sürerek iflasın ertelenmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davacı şirketin iflasın ertelenmesi için zorunlu koşulların oluşmadığı gerekçesiyle iflasına karar verilmiş, karar Hazine, Akdeniz Elektrik A.Ş. ve ... tarafından temyiz edilmiştir. İflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması borca batık durumdaki şirketin ıslahının mümkün bulunması gerekir. Erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması ancak mali durumunu iyileştirmesinin mümkün bulunmaması halinde İİK.nun 179. TTK.nun 324. maddesi uyarınca iflasına karar verilir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin her türlü altyapı bina inşaatı işleri yaptığını, Toki'nin en büyük müteahhitlerinden biri olduğunu, istikrarlı olmayan politikalar, yanlış uygulamalar ve bürokratik engellemeler nedeniyle istihkaklarını alamayarak zor duruma düştüğünü ve borca batık duruma geldiğini, Toki’den aldığı ihaleler ve kâr karşılığı inşaat projelerinin tamamlanmasıyla borca batıklıktan kurtulabileceğini 2 yıl içinde bütün borçlarını ödeyebileceğini, bir yıl içinde de borca batıklıktan kurtulabileceğini, belirterek iflasın ertelenmesi talebinde bulunmuştur....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin her türlü altyapı bina inşaatı işleri yaptığını, Toki'nin en büyük müteahhitlerinden biri olduğunu, istikrarlı olmayan politikalar, yanlış uygulamalar ve bürokratik engellemeler nedeniyle istihkaklarını alamayarak zor duruma düştüğünü ve borca batık duruma geldiğini, Toki’den aldığı ihaleler ve kâr karşılığı inşaat projelerinin tamamlanmasıyla borca batıklıktan kurtulabileceğini 2 yıl içinde bütün borçlarını ödeyebileceğini, bir yıl içinde de borca batıklıktan kurtulabileceğini, belirterek iflasın ertelenmesi talebinde bulunmuştur....
İcra İflas Kanununun 168/5 maddesi uyarınca borca itirazın icra mahkemesine yapılacağı,169. maddesinde “ Borçlu 168. maddenin 5. bendine göre borca karşı yapacağı itirazını bir dilekçe ile tetkik merciine bildirir” hükmü gereğince kambiyo senetlerine özgü icra takip yolunda borca itirazda görevli mahkeme İcra Mahkemesidir . Somut olayda; davacı borçlu aleyhine, Keşan icra Müdürlüğünün 2010/3241 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlattığı, davacı borçlunun 163 nolu ödeme emrinin 07.06.2010 tarihinde tebliğ edildiği ve Keşan icra Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu 10.06.2010 tarihili dilekçe ile kambiyo senedine dayalı borca faiz oranı ve miktarının, alacak tutarının fahiş olduğu nedeniyle, süresinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda, uyuşmazlığın Keşan İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin ekonomik sıkıntı içine düştüğünü, yasa uyarınca hazırlanan ara bilanço değerlerine göre şirketin borca batık hale geldiğini, şirket borca batık hale gelmiş olmakla birlikte ekte sunulan iyileştirme projesi uyarınca alınacak önlemler sonucu şirketin borca batıklıktan kurtulma ümidinin bulunduğunu, bu durumun alacaklıların da lehine olacağını ileri sürerek, iflasın ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Müdahiller vekilleri, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, iddia, müdahil beyanları, bilirkişi ile kayyım raporları ve tüm dosya kapsamından; davacı şirketin 28.02.2015 bilanço tarihi itibariyle 7.383.390,05 TL tutarında borca batık durumda olduğu, iyileştirme projesi kapsamında borca batıklıktan kurtulabileceğinin bilirkişi ve kayyım raporları ile belirlendiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile iflasın bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmiştir. Kararı, bir kısım müdahiller vekilleri temyiz etmiştir....
Mahkemece her ne kadar davacı tarafça daha önce açılıp borca batık olmadığından bahisle red edilen ancak tebliğe çıkarılmadığından kesinleşmediği anlaşılan dava gerekçe gösterilerek derdestlik nedeniyle iş bu davanın usulden reddine karar verilmiş ise de İİK'nın 179/1 ve 6102 sayılı TTK'nın 376/3. maddeleri gözönüne alındığında davacı şirket yetkilisinin iş bu talebinin borca batıklık durumunun bildirimi mahiyetinde olduğu, yasa gereği bildirimin zorunlu olduğu, mahkemece yapılan bu bildirim sonrasında borca batıklık durumunun araştırılarak şirketin borca batık olması halinde iflas kararı verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının dava dilekçesi ile birlikte davanın niteliği gereği sunması zorunlu olan iyileştirme projesini sunmadığı, dava açıldıktan belirli bir süre sonra iyileştirme projesi adı altında bir takım bilgiler içeren dilekçe sunduğu, iflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için ilk olarak şirketin borca batık olduğunun tespiti gerektiği, ancak davacı şirketin 2013 yılını kârlı bir şekilde kapatır iken 2014 yılı ticari defterlerini sunmayarak borca batık olduğunu iddia etse de 2013 yılının son aylarında aktifin pasife olan fazlalığının ...-... ay içinde erimesinin mümkün olmadığı bu nedenle davacı şirketin borca batıklığı konusunda kanaat oluşmadığı, borca batık olduğu tespit edilmeyen bir şirket hakkında da iflas kararı dahi verilmesinin mümkün olmadığı, gerekçesiyle borca batık olmayan ve iyileştirme pojesini sunmayan davacının davasının reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....