İtirazın iptali davaları HMK 114/1 maddesinde belirtilen genel dava şartları yanında; Geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması, Borçlunun geçerli bir itirazının bulunması, Davanın süresinde açılmış olması, Hukuki yarar bulunması, Takibi geçersiz kılacak diğer sebeplerin bulunmaması şeklinde özel dava şartlarına tabidir. Davaya dayanak icra dosyasının ------- açıldığı, borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itirazı üzerine alacaklı vekilinin dosyanın ----- gönderilmesini talep ettiği ve dosyanın tevzi edildiği, ancak yetkili olarak gönderilen---- borçluya ödeme emri gönderilmeden huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı, dolayısıyla geçerli bir ilamsız icra takibi ve borçlunun geçerli bir itirazının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış olup, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; şikayete konu icra takibinin, şikayetçinin murisi hakkında başlatıldığı ve muris hayatta iken itirazın iptali kararı üzerine takibin kesinleştiği, şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin borca itiraz hakkı vermeyip bunun muhtıra olarak kabulü gerektiği, kaldı ki ödeme emri tebliğ tarihine göre şikayetin 7 günlük süre içerisinde de yapılmadığı ve takipte kamu düzeni yönünden de bir aykırılık bulunmadığı, şikayetçinin mirası reddettiğine dair bir iddiası olmadığından haczin kaldırılması talebinin yerinde görülmediği, istirdat davasının ise genel mahkemede yargılamayı gerektirmesi nedeniyle reddi gerektiğinden bahisle ödeme emrinin iptali talebinin süreden, haczin kaldırılması ve istirdat talebinin ise esastan reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
kendilerinin mükellefi olduğunun beyan edildiği bu durumda ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığı tarihte -------mükellef olarak kayıtlı olduğu, ödeme emrinin icra dosyasında yanlış adrese gönderildiği, ve yanlış şirketin itirazı ile takibin durduğu , bu durumda somut olayda usulüne uygun bir ödeme emri tebliğinin bulunmadığı ,tebliğin borçlu olmayan şirkete yapıldığı, itirazın iptali davalarında usulüne uygun takip yapılmış olmasının özel dava şartı olduğu ve somut olayımızda icra dosyasında usulüne uygun yapılmış bir takibin bulunmadığı mahkememizce anlaşılmış ve açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....
ettiği gözden kaçırılarak asıl alacağın tamamı üzerinden tazminata ve yine imzaya itiraz olmadığı halde yasal olarak uygulanma imkanı bulunmayan para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle istinaf başvurunun kamu düzenine ilişkin nedenler gözetilerek kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacının ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne yönelik şikayetinin kabulüne, Kırklareli İcra Dairesi'nin 2020/230 esas sayılı takip dosyasında ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 05.02.2020 olarak düzeltilmesine, davacının yetkiye ve borca kısmi itirazının reddine, İİK'nın 169/a-6. maddesi uyarınca itiraz edilen ve reddedilen asıl alacak kısmı 313.000,00 TL'nin %20'si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiştir....
Sayılı dosyasında davacıya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespiti ile ödeme emri tebliğ tarihinin 20/09/2021 olarak DÜZELTİLMESİNE, Borca itirazın REDDİNE, İİK.nun 58. Maddesi gereğince Mersin 3. İcra Müdürlüğünün 2021/1650 E....
Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; Tebliğ edilen ödeme emrinde alacak taleplerine ilişkin açıklamaları kabul etmediğini, işbu iddia edilen borca dayanak belgelerin tarafına tebliğ edilmediğini, daha sonra eklendiği takdirde işbu belgedeki imzaya da itiraz ettiğini, tarafına dayanak belge ekleri olmadan ödeme emri gönderilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, zamanaşımı /hak düşürücü süre itirazında bulunduğunu, hiçbir şekilde borcu kabul etmemek kaydıyla esasen alacağın süre yönünden zamanaşımına uğradığını, icra dosyasında tebliğ edilen ödeme emrindeki borç ilişkisine ve borca itiraz ettiğini, kabul anlamına gelemek kaydıyla, ödeme emrinde talep edilen ödeme istemini kabul etmenin mümkün olmayacağından itiraz etmek gerektiğini, tarafına tebliğ edilen ödeme emrinde-belirtilen alacak kalemlerinin borç olarak gönderildiğine ilişkin isteme, faize ve oranına itiraz ettiğini, icra dosyasına, borcun aslına ve tüm ferilerine, işlemiş ve işleyecek faize ve faiz oranlarına, icra giderlerine...
E. sayılı dosyasıyla cari hesap ekstreleri dayanak yapılarak ilamsız takip başlatıldığını, borçlu tarafından borca ve yetkiye ilişkin itirazda bulunulduğunu, böylelikle takibin durduğunu, müvekkilince yetki itirazı kabul edilip, talep üzerine dosyanın yetkili olan Ankara Batı İcra Müdürlüğü'ne gönderildiğini, Ancak yetkili olan Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nce düzenlenen ödeme emri tebliğ olmadan borçlunun, borcu haricen davacı asile ödediğini, Ankara Batı İcra Müdürlüğü tarafından ödeme emri tebliğ edildiğinde de borçlunun bu defa sadece borca itirazda bulunduğunu ve takibin bir kere daha durduğunu, borçlu tarafından her ne kadar borcu olmadığına dair itirazda bulunulmuş olsa da tüm takip ferileri; yani faiz, icra takip harç ve masrafları ile vekalet ücreti yönünden alacakları bulunduğunu, somut olayda davalı tarafın; takip konusu alacağı, takip tarihi sonrasında (yetkiye ve borca itirazdan sonra) haricen müvekkiline ödediğini, takip yapılmasına borçlunun sebebiyet vermesi nedeniyle...
Mahkemece davanın kabulü ile Sarıyer İcra Müdürlüğünün 2005/1985 sayılı dosyasındaki 1.324.00YTL alacağa yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, davacı şirkete kasko sigortalı araca verilen zararın tazmini amacıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra dosyasında davalı borçluya ödeme emri 25.08.2005 tarihinde tebliğ edilmiş olup bu tarihten itibaren 7 günlük süre geçtikten sonra 02.09.2005 tarihinde davalı borca itiraz etmiştir. Davalı borçlunun borca itirazı süresinden sonra olduğu için takip kesinleşmiş olup davacı ... Sigorta A.Ş.nin itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle kararın bozulması gerekir. 2- Kabul şekli yönünden; davacı vekili dava dilekçesi ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmediği halde mahkemece davalıdan %40 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiştir....
Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; müvekkilinin tevziat saatinden sonra dönmeyeceğinin tanık beyanları ile ispatlandığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, ödeme emri dışında senet örneğinin yanlış geldiğinin araştırılmadığını, senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Başvuru; gecikmiş itiraz ile birlikte ödeme emrinin iptali talebiyle şikayet ve borca itiraz niteliğindedir....
Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı Yapı Kredi Bankası A.Ş. tarafından davacı borçlu T1 Şti. hakkında ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının teminat mektubu ve tazmin talebi örneği olduğu, 03/03/2017 tarihinde ödeme emrinin davacı borçlu şirkete tebliğ edildiği, 06/03/2017 tarihinde borçlu şirket vekili tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, davanın 06/03/2017 tarihinde açıldığı, davadaki talebin ödeme emrinin tebliği işleminin iptali ile takibin mükerrer olmasından dolayı iptali ve zamanaşımı iddialarına ilişkin olduğu, ödeme emri tebliği işleminin mahkemece iptal edildiği, diğer taleplerin ise reddine karar verildiği anlaşılmıştır....