- KARAR - Davacı vekili, davalı tarafından davacı aleyhine kredi kartı borcu nedeniyle icra takibi başlatıldığını belirterek, dosyanın zaman aşımına uğraması nedeniyle müvekkilinin borcunun olmadığının tespitine, bu iddia reddedilirse, ilgili faiz ve avukatlık ücretinin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun' un 5.maddesine aykırı olması sebebi ile geçersiz sayılmasına ve yasal faiz uygulanarak borcun tespitine, bu da mümkün değil ise TBK 120. ve 88. maddeleri uyarınca faiz hesaplaması yapılarak borcun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 141. maddesinde zaman aşımı süresinin 20 yıl olması nedeniyle zaman aşımı itirazının yerinde olmadığını, davacının 2001 yılından beri borcunu ödemediğini beyan ederek davanın reddini istemiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2011/167 esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılması davası açıldığı, Mahkemece icra dosyasında yapılan en son işlem ile dosyanın yenilendiği tarih arasında üç yıl geçtiğinden zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına dair hükmün, davalı vekili olan sanığın yokluğunda verilen hükmün tebliğ edilmesine rağmen taraflarca temyiz edilmemesi üzerine 28.10.2011 tarihinde kesinleştiği, Sanık tarafından icra takibinin alacaklısı olan katılanın vekili sıfatıyla 19.07.2012 tarihinde borçlu aleyhine Aydın 2. İcra Müdürlüğünün 2012/9612 esas sayılı dosyasında “İcranın geri bırakılması sebebiyle temel ilişkiye dayalı alacak talebi” açıklaması ile söz konusu bonoya dayanarak ilamsız takip yoluyla icra takibi başlatıldığı, borçlunun borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu somut olayda, sanığın Aydın 2....
KARAR Davacı, Almanya'da işçi olarak çalıştığını, davalıya 80.000 Alman Markı borç verdiğini, davalının da 24/06/2000 tanzim tarihli 31/07/2000 tediye tarihli bonoyu düzenleyerek kendisine verdiğini,bononun vadesinin geçmiş olmasına rağmen borcun ödenmediğini, ... 12.İcra Müdürlüğünün 2003/8146 sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibi üzerine İcra Tetkik Mercii tarafından takibin iptaline karar verildiğini, bilahare ... 9 İcra Müdürlüğünün 2007/3083 sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yaptığını,davalının borca itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıya 80.000 mark borç verdiğini,borcun ödenmemesi üzerine ilamsız icra takibi yaptığını,davalının borca itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır....
Bağcılar Şubesi'nin 12/07/2008 tarih ve 13.500,00 TL bedelli ... seri nolu çekten dolayı yapılan ilamsız takibe yönelik itiraz edildiği, zaman aşımına uğramış takip konusu çek ile ilgili hiçbir borcun söz konusu olmadığını beyanla itirazın iptali talebine ilişkindir. Davalı vekili, takip konusu çeke ilişkin alacak konusunun taraflar arasındaki gayrimenkul satışından kaynaklandığını, bu nedenle borcun zaman aşımına uğramadığını, herhangi bir mükerrer takip olmadığını, kaldı ki takip talebinde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ibaresinin yazıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince; "İstanbul Anadolu 15. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/919 Esas, 2016/936 Karar sayılı ilamı ile zaman aşımına uğradığından bahisle İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyada dayanak olan, dava konusu çek ile aynı çek olan 12/07/2008 keşide tarihli çek yönünden İİK' nun 71/1 ve 33/a-1.maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170/a maddesi uyarınca takibe konu senedin, kambiyo senedi vasfında olmadığı iddiasıyla takibin iptali, İİK'nın 169/a. maddesi uyarınca borca itiraz, zaman aşımı itirazı ve İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz istemine ilişkindir. Takibe konu senette lehtar hanesinde "Ödemiş Efe Vet. Kliniği" ibaresinin yazılı olduğu ve ilk cironun da adi ortaklık tarafından yapıldığı görülmektedir. TTK'nın 776/1- e maddesi gereğince senette lehtarın ad ve soyadının yazılı olması zorunludur. Lehtar, gerçek veya tüzel kişi olarak senette gösterilmez ise, dayanak belge senet olarak kabul edilemez. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından, senedin lehtarı hukuken yoktur. Dolayısıyla, TTK'nın 776/1- e maddesinde öngörülen koşulları taşımayan bu belge nedeniyle davacılar hakkında kambiyo senetlerine özgü yolla takip yapılması mümkün olmadığından, kararda herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacının borca itirazının İİK'nın 168/4- 5 madde gereği süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, mahkemenin şikayet konusunda inceleme yapıp karar vermesi gerekirken eksik inceleme ile talebin sadece borca itiraz kısmını değerlendirerek karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK 169. maddesi uyarınca borca itiraza ilişkindir. İİK'nın 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın, yasal 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı alacaklı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacı/Borçlu hakkında yapılan maaş haczine verilen cevabi yazıda maaşında başka hacizlerin olması nedeniyle sıraya alındığı hususunda icra dairesine bilgi verildiğini, Borçlunun işten çıkış tarihi olan (Filiz Akgün ve T4 Adi Ortaklığından) 10.07.2020 tarihine kadar geçerli hacizlerinin bulunduğunu, Bononun zaman aşımı tarihinin başlangıcı 10.07.2020 olarak kabul edilmesi gerektiğini, 10.07.2020 tarihi bononun zaman aşımı başlangıcı olarak kabul edilmesi halinde 3 yıllık zaman aşımının sonu 09.07.2023 tarihine denk geldiğini, yaptıkları hacizin 21.09.2022 tarihinde olup 3 yıllık zaman aşımını süresinin kesildiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
ile ilamsız icra takibi yapıldığını, takibin dayanağının 03.08.2013 tarihli senet olduğunu davalının zaman aşımı süresinde icra takibi başlatmamış olduğunu, söz konusu senede dayanarak 09.04.2018 tarhinde Düzce 5....
İcra Dairesi Müdürlüğünün 2015/15926 Esas sayılı "yenileme emri " yazısının müvekkillerine 18.08.2015 tarihinde tebliğ edildiğini, takibin yenilendiği 2015 yılı itibarı ile takibin zaman aşımına uğradığını, emsal Yargıtay Kararlarında da belirtildiği üzere takibin kesinleşmesinden sonra oluşan zaman aşımı nedeniyle İİK.nun 71/son maddesi göndermesi ile aynı kanunun 33/a maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğini, bu işlemin herhangi bir süreye de bağlı bulunmadığını, takipten sonra zaman aşımına uğrayan alacak için gönderilen yenileme emri usul ve yasaya aykırı olduğu için öncelikle icra takibinin geri bırakılmasına ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Maddesinde, "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zaman aşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği taktirde icra geri bırakılır." hükmünü iermektedir. Borçlu her ne kadar mahkememize başvurusunda, dosyanın istinaf incelemesinden dönene kadar icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş ise de, İİK 33. Maddede belirtilen herhangi bir belgeye dayanmadığı gibi İİK 36. maddesi gereğince icranın geri bırakılması talebi konusunda karar v erme yetkisinin mahkememizde olmadığı, bu haliyle borçlunun icranın geri bırakılması talebinin şartları bulunmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar verildiği görülmüştür....