Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2021 NUMARASI : 2020/432 ESAS, 2021/173 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, borca konu senetlerin işletme devri nedeniyle verildiğini, senetlerin alacaklı kısmı, tarih kısmı, nakden yazan kısım ve düzenleme tarihinin boş olarak verildiğini ve bu kısımlardaki yazıların müvekkillerine ait olmadığını, işletme devri dolayısıyla verilen senetlerin tamamının ödenmesine rağmen müvekkillerine iade edilmeyerek takip konusu yapıldığını, faiz ve ferilerine de itiraz ettiklerini belirterek borca itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına, davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 8....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2021 NUMARASI : 2021/131 ESAS - 2021/293 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya 12. İcra müdürlüğünün 2019/9167 sayılı dosyasından başlatılan icra takibine müvekkiline yapılan usulsüz tebligat sebebiyle durumu öğrendiği tarihten itibaren 3 yıllık zamanaşımına uğraması nedeniyle borca itiraz ederek, takibin durdurulmasına, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği hususunun tamamen gerçek dışı olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Mahkemece; Davanın kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/12525 Esas sayılı dosyasındaki takibin davacı yönünden iptaline, takibin iptaline karar verildiğinden borca itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına, İİK'nın 170/A maddesi uyarınca tazminata hükmedilemeyeceğinden davacının tazminat talebinin reddine, yönelik karar verildiği anlaşılmıştır....

Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/10/2018 tarihli ara kararı ile dava konusu çekler nedeniyle başlatılacak icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, borca faize ve çek tazminatına itiraz ettiklerini belirterek, işbu icra takibine konu çek ile ilgili olarak anılan mahkemenin 31/10/2018 tarihli tedbir kararı uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Kapital Faktoring A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; borca olan itirazın yersiz ve dayanaktan yoksun olduğunu, sınırlı inceleme yetkisine haiz olan İcra Hukuk Mahkemesince takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini, bu nedenle davacı tarafın mevcut itirazlarının reddi ile birlikte %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T3 davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır....

-TL bedelli fatura düzenlendiğini, davalı borçlunun fatura bedelini ödemediğini, müvekkili şirketin Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nün......Esas sayılı dosyasından davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattığını, davalı borçlunun, iş bu takibe karşı borca ve yetkiye itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini ve akabinde yetkisizlik kararı üzerine İzmir 28. İcra Müdürlüğü'nün ..........Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçtiklerini, davalı borçlunun borca itiraz ederek takibin durdurduğunu, itirazın haksız olduğunu, itirazın iptali ile ayrıca taraflar arasında başka faturalardan kaynaklı alacak nedeniyle İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ......... Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığından, iş bu davanın ilk açılan....... Esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Mahkememizce İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin .......E sayılı dosyasının UYAP üzerinden yapılan incelenmesi sonucu; davacısının ...........

    -TL bedelli fatura düzenlendiğini, davalı borçlunun fatura bedelini ödemediğini, müvekkili şirketin Ankara Batı İcra Müdürlüğü'nün......Esas sayılı dosyasından davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattığını, davalı borçlunun, iş bu takibe karşı borca ve yetkiye itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini ve akabinde yetkisizlik kararı üzerine İzmir 28. İcra Müdürlüğü'nün ..........Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçtiklerini, davalı borçlunun borca itiraz ederek takibin durdurduğunu, itirazın haksız olduğunu, itirazın iptali ile ayrıca taraflar arasında başka faturalardan kaynaklı alacak nedeniyle İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ......... Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığından, iş bu davanın ilk açılan....... Esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Mahkememizce İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin .......E sayılı dosyasının UYAP üzerinden yapılan incelenmesi sonucu; davacısının ...........

      İİK'nın 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmüne, İİK'nın 33/a-1. maddesinde de; "ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. Görüldüğü üzere, borçluların takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nın 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı isteminin incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (Yargıtay 12.HD 2019/8105 E, 2020/6824 K)....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının itirazının süresinde olmadığını, dava dilekçesinde borçlunun borca itiraz etmediğini, ancak tensip zabtında imzaya itiraz edildiğinden bahsedildiğini, söz konusu takibin kesinleşmesinin ardından iş bu davanın açıldığını, bu nedenle takibin durdurulması için %15 oranında teminat yatırılması gerektiğini, davacının borçlu olmadığını resmi belge ile ispat etmek zorunda olduğunu belirterek davanın reddine, davacının %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Dosyanın takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesi içeriğini tekrar ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      Davalı alacaklı vekili, istinaf dilekçesinde mazeretin belgelendirilmemesi nedeniyle duruşmanın ertelenmeyip davanın esası hakkında karar verilmesinin kanuna aykırı olduğunu ileri sürmüş ise de, HMK'nun 150/2 maddesinde "Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez." hükmü yer aldığından bu hususa ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Davalı alacaklı vekili, takibin geçici durdurulması kararında yasa yolunun belirtilmemesi nedeniyle savunma hakkının kısıtlandığını ileri sürmüş ise de, İİK'nun 169/a ve 170. Maddelerine göre icra mahkemesince verilen "takibin geçici durdurulması" kararlarının müstakilen veya esas kararla birlikte istinaf incelemesine konu edilmesi bu hususta yasal düzenleme bulunmadığından mümkün değildir. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Bu nedenle, bonoyu düzenleyen şirketin "çift imza" ile temsil edildiği iddiası borca itiraz niteliğindedir....

      Davalı alacaklı vekili, istinaf dilekçesinde mazeretin belgelendirilmemesi nedeniyle duruşmanın ertelenmeyip davanın esası hakkında karar verilmesinin kanuna aykırı olduğunu ileri sürmüş ise de, HMK'nun 150/2 maddesinde "Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez." hükmü yer aldığından bu hususa ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Davalı alacaklı vekili, takibin geçici durdurulması kararında yasa yolunun belirtilmemesi nedeniyle savunma hakkının kısıtlandığını ileri sürmüş ise de, İİK'nun 169/a ve 170. Maddelerine göre icra mahkemesince verilen "takibin geçici durdurulması" kararlarının müstakilen veya esas kararla birlikte istinaf incelemesine konu edilmesi bu hususta yasal düzenleme bulunmadığından mümkün değildir. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Bu nedenle, bonoyu düzenleyen şirketin "çift imza" ile temsil edildiği iddiası borca itiraz niteliğindedir....

      UYAP Entegrasyonu