İnş.Eml.Elek.Otom.Gıda.San.Tic.Ltd.Şti.arasında imzalana genel kredi sözleşmesi ve limit artırımına ilişkin talepte müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğunu, hesabın kat edilerek borçlulara tebliğine rağmen ödenmemesi nedeniyle başlattıkları takibin davalının yetkiye ve borca itirazı üzerine durduğunu bildirerek davalının yetkiye ve borca ilişkin itirazlarının iptaline, %40 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, alacağa konu sözleşmenin Çankırı İlinde tanzim edildiğinden ve ayrıca yetki konusunda bir düzenleme yapılmadığından Çankırı İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu bildirerek yetki itirazında bulunmuş, talep edilen faiz oranının fahiş olduğunu, sözkonusu sözleşmeye sadece sözleşme lehdarı olan ......
na ait çek hesabından 89985 ve 89988 numaralı çekleri aralarında herhangi bir vekalet ilişkisi olmadı halde keşide ederek tedavüle sürdüğü ve her iki şüphelinin birlikte hareket ederek resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında;sanık ...'nun eşi adına açılan çek hesabından eşinden aldığı yetkiye istinaden bilgi ve rızası dahilinde çekler keşide ettiğini, borca da itiraz etmediklerini, borcun bir kısmının da ödendiğini savunması, sanık ...'nun da savunmasında, kendisinin suç tarihinde küçük olan çocuklarıyla ilgilendiği için eşine verdiği harici yetkiye istinaden işlerle eşinin ilgilendiğini ve çekleri keşide ettiğini beyan etmesi, suça konu çeklerle ilgili icra takibi yapılıp yapılmadığının, yapılmış ise takibe ve borca itiraz edilip edilmediğinin dosya kapsamından anlaşılamaması, çeklerde lehdar görünen ... Un San. Tic....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2020 NUMARASI : 2020/204 ESAS - 2020/47 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacılar tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından İstanbul Anadolu 8.İcra Müdürlüğü'nün 2019/16740 Esas sayılı dosyası ile aleyhlerine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığını, borca kısmi itiraz ettiklerini beyanla itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Bu nedenle aynı alacakla ilgili takip yapıldığı takdirde bu takip itiraza uğramış ve itirazın kaldırılması veya iptaline ilişkin bir talepte bulunulmamış ise bu madde hükmüne istinaden yeni bir takip yapılamaz. Dosyanın incelenmesinde, davacı tarafından ... 2. İcra Müdürlüğünün 2012/14803 esas sayılı dosyası ile 27/08/2012 tarihinde davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, alacaklı davacı tarafından bu defa 18/06/2013 tarihinde ... 7. İcra Müdürlüğünün 2013/14435 esas sayılı takibi başlatıldığı ve her iki takibin de aynı alacağın tahsili amacıyla yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından davalı aleyhine daha evvel başlatılan ... 2....
olduğunu, Tarsus İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, Aksaray İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin yaptığı ödemelere ilişkin makbuzlar da olmasına rağmen kötü niyetli olarak senedin takibe konulduğunu belirterek davanın kabulü ile borca ve yetkiye itirazlarının kabulüne, takibin tamamen iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
borca, faize ve yetkiye itiraz etmesi gerekirken bu süre geçirildikten sonra itirazın yapıldığı anlaşılmakla, davacının borca, faize ve yetkiye itirazının süreden reddine karar verilmesinde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Bu itibarla, dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava ve takip dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Buna göre, davaya konu takipte borçlunun borca itiraz ile birlikte yetkiye de itiraz ettikleri, buna karşın davacı tarafça borca yönelik itirazın iptali talep edilip yetkiye ilişkin itirazın davaya konu yapılmayarak zımnen kabul edilmiş sayılması gerektiği, böylelikle; yetkili bir icra dairesinde başlatılmış geçerli bir icra takibinin varlığı kabul edilemeyeceğinden borcun esasına girilmeksizin davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Aynı yönde Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/7972 Esas, 2019/3061 Karar sayılı kararı) HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davanın usulden REDDİNE, 2-Alınması gerekli karar ve ilam harcının mahsubu ile artan .......
Esas sayılı takip dosyasından icra takibi başlattığını, bu takibe dayalı olarak borçluya gönderilen ilamsız takiplere mahsus ödeme emri davalı-borçluya 13.09.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğ üzerine İcra Müdürlüğüne verdiği 16.09.2019 tarihinde itiraz dilekçesi ile borca itiraz ettiğini, borçlunun süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin durduğunu, davalı borçlu borca itiraz etmiş ise de, davalının fatura konusu mal hizmetleri aldığı dilekçelerinde sundukları fatura ve sevk irsaliyesi örnekleri, taraf defter ve kayıtları ile BA formlarıyla ortaya çıkacağını, davalının aldığı mal ve hizmetlerin bakiye bedelini ödememiş olması karşısında itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davalı borçlu şirketin asıl alacağa ve yetkiye yönelik itirazının iptaline, haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz eden davalı borçlunun şirketten fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak üzere %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı alınmasına...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/06/2021 NUMARASI : 2020/76 ESAS - 2021/448 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 34.İcra Dairesinin 2020/3070 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, yetkili icra dairesinin Sakarya İcra Dairesi olduğunu, takibin 15.000- TL çek bedeli üzerinden başlatıldığını, ancak çek yaprak bedelinin 2.030- TL'sinin alındığını, takibin 12.970- TL üzerinden başlatılması gerektiğini, takibe konu çek bedelinin alacaklıya çeşitli tarihlerde PTT'deki posta çeki hebasına ödendiğini belirterek yetkiye ve borca...