DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde borca, faize, ferilere itiraza ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacılar tarafından borca, faize, ferilere itiraz ve tahrifat iddiasında bulunulmuş, ancak mahkemece, bu istemlerden tahrifat iddiasına ilişkin hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....
Tarafların iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin dosya içeriği ile çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına, alacaklının talebi ile borçluya ikinci defa ödeme emri gönderilmesinin borçluya yeni bir itiraz hakkı vereceğinin ve borçlu tarafından süresinde borca ve ferilere itiraz edildiğinin anlaşılmasına, dava dilekçesi tebliğ edilen davalının davanın reddini talep ederek uyuşmazlık çıkarması nedeniyle aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirinde isabetsizlik bulunmamasına, dar yetkili icra mahkemelerince eldeki davada davacının kötüniyetli olup olmamasının incelenmesinin mümkün olmamasına göre; ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği, davaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır. İNCELEME VE GEREKÇE; Dava, hukuki niteliği itibari ile sigorta rücu alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir. ------dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin --- tarihinde borçlu/davalılara tebliğ edildiği, borçluların ----- tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu, itirazın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır. Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacı --- tarihinde meydana gelen trafik kazasında--- plakalı araçta yolcu olarak bulunan ----- vefat ettiğini, ölenin yakınlarına destekten yoksun kalma tazminatının ödendiğini ve kusurlu olan davalılardan bedelin tahsili için bu davanın açıldığını beyan etmiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Adi kiraya ve hasılat kiralarına ait örnek 13 ilamsız takipte, borçluların icra dairesine verdikleri itiraz dilekçesinde, borçları bulunmadığını ileri sürerek borca, faize, ferilere itiraz ettikleri, alacaklının itirazın kaldırılması ve tahliye istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, İlk Derece Mahkemesince, kira bedellerinin ödenip ödenmediği konusunun yargılamayı gerektirir mahiyette olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, alacaklı tarafından karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir....
de itiraz ettiklerini, talep edilen çek tazminatı ve komisyonun da haksız ve dayanaksız olduğunu öne sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
, faize ve ferilere itiraz ettiği,alacaklının icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye talebinde bulunduğu, mahkemece kira bedeline ilişkin uyuşmazlığın itiraz dilekçesi içeriği de nazara alındığında tüm bu husuların yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, bu karara karşı alacaklının istinaf yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddi yönünde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır....
Maddesinde, "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir...." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama sonucu, itirazın yerinde olmadığı tespitinde bulunulmuş, bununla birlikte, faiz ve ferilere itiraz yönünden ilk derece mahkemesince resen yapılan inceleme ile ''...faiz oranının yasaya aykırı olmadığı ve mahkemece vade tarihinden takip tarihine kadar talep edilen faizde bir yanlışlık olmadığı tespit edildiğinden faize ilişkin itirazların da yerinde olmadığı...'' şeklinde ulaşılan sonuç hukuki denetime elverişli ve usulüne uygun bir değerlendirme niteliğinde değildir. Dolayısıyla, ilk derece mahkemesince, faiz ve ferilere itiraz bakımından talep edilebilecek tutarın tespitini teminen bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek, HMK 'nun 281....
dan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen ve sebepleri bildirilmeyen bütün; davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin davalı ... yönünden temyizine gelince; icra takip dosyasında davalı kefil ...'ya ödeme emri tebliğ edilememişse de vekili tarafından 16.06.2010 günlü itiraz dilekçesiyle borca ve ferilere itiraz edilmiştir. Bu durumda itiraz dilekçesinin icra dosyasına girdiği tarih itibariyle davalı borçlu ve vekilinin en geç icra takibinden haberdar olduğu ve buna göre davalı borçlu vekili tarafından yapılmış süresinde ve geçerli bir itiraz olduğu gözetilmeden bu davalı yönünden yazılı şekilde davanın reddinde isabet görülmemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/09/2021 NUMARASI : 2021/698 2021/759 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 23.09.2021 tarih 2021/698 esas 2021/759 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davacı asil tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; Mersin 2. İcra Müdürlüğünün 2021/6707 E sayılı dosyasıyla hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, alacaklı vekili tarafından takibe dayanak senedi keşide etmesi halinde kendisine bir sıkıntı yaşatmayacağının belirtilmesi üzerine çeki 2.kez ciroladığını, kendisinin cirosundan sonra da en son T2 cirolayarak son alacaklı olarak kendisinden önce gelen bütün cirantalarına karşı takip başlatıldığını ve kendisine ödeme emri gönderildiğini belirterek borca ve tüm ferilere ve işlemiş faize itiraz ettiğini belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Aydın İcra Müdürlüğü'nün 2018/1347 E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı tarafından borçlu Bahar Kuduğ aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun takipten önce öldüğünün anlaşılması üzerine alacaklının talebiyle borçlu murisin mirasçıları adına takip talebi ve ödeme emri düzenlendiği, örnek 7 ödeme emrinin davacı borçluya 21/03/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun borca itiraz etmediği ve takibin borçlu yönüyle kesinleştiği anlaşılmaktadır. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12- 2240 Esas 2014/929 Karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…....