Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Esas sayılı icra takip dosyası, faturalar ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı borçlunun aleyhine başlatılan icra takibine itirazında, asıl alacak tutarına bir itirazının olmadığı ve asıl alacak tutarını ödediği sadece faiz tutarına itiraz ettiği sabit olmakla, şartları oluşmayan bir alacak kalemi için icra takibi başlatılması ve itiraz üzerine huzurdaki davanın açılmasında davacının hukuki yararı bulunmamaktadır. ( bkz. ... BAM 23. HD'nin 2018/1948 Esas-2020/1528 Karar sayılı ilamı "... davalı borçlu Nilgün Yıldız'ın 15.05.2017 tarihli itiraz dilekçesinde asıl alacağa bir itirazının olmadığı, sadece faiz ve faiz oranlarına itiraz ettiği görülmüştür....

    İcra Müdürlüğü'nün ...Esas sayılı dosyası ile yapılan genel haciz yolu ile icra takibinde ödeme emrinin ... tarihinde çalışana tebliğ edildiğini ve borçlu vekilinin yasal süresi içerisinde ... tarihli dilekçesinde ''İzmir İcra Müdürlüğünün yetkili olmadığı, yetkili icra müdürlüğünün İstanbul Bakırköy İcra Müdürlüğü '' olduğunu belirterek yetkiye, ''alacaklıya böyle bir borcu olmadığını belirterek borca,faize ,faiz oranına ve tüm ferileri ile itiraz ediyorum.'' diyerek de borca ve ferilerine itiraz etitğini, söz konusu itiraz üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, borçlunun takibe itirazının haksız ve yersiz olduğunu, taraflar arasındaki ... tarihli Araç Takip ve Filo Yönetim Sistemi Taksitli Satın Alma Sözleşmesinin 12.maddesinde ihtilaf halinde İzmir Mahkeme ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunun taraflarca kabul edildiğini, tarafların tacir olduğunu, bu nedenle yetkili İcra Müdürlüğünün İzmir İcra Müdürlüğü olduğu anlaşıldığından yetki itirazının...

      Yine davacı tarafından işlemiş ve işleyecek faiz oralarına itiraz edilmiş ise de takipte işlemiş faiz alacağına yönelik bir alacak kalemi bulunmadığı gibi takip tarihi itibariyle takipten sonra işleyecek faiz oranı olarak talep edilen %19,50 oran ticari işlerde avans faiz oranına uygun olduğundan davacının faize yönelik itirazları da yerinde değildir. Şu halde davacının takibe, borca, faiz ve ferilere yönelik itirazının reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

      Davacı, icra takibinde 1.605,00 TL asıl alacak, 491,92 TL işlemiş faiz talep etmiş, davalılar ise borca itiraz dilekçelerinde davacıya borçları olmadığını öne sürmüşlerdir. İtiraz dilekçesinde faize itiraz edilmemiş, davacı da davasını açarken asıl alacak olan 1.605,00 TL üzerinden harç yatırmıştır. Ancak mahkemece, talep olmadığı halde icra takibindeki işlemiş faiz miktarı 477,70 TL ye indirilmiştir. İşlemiş faiz yönünden de karar verilerek talep aşılmıştır. Hal böyle olunca, sadece davacının talepleri konusunda karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

        Esas sayılı dosyası celbedilmiş, davacı ... davaya konu kooperatif ana sözleşmesi ve davalının su kullanımına ilişkin makbuzlar getirtilmiş, kooperatifçilik konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmıştır. Antalya ... İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı dosyasının incelenmesinden; davacı alacaklı ... tarafından davalı borçlu ... aleyhine toplam ...-TL alacak için ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya ... tarihinde tebliğ edildiği, ... tarihinde davalı borçlunun icra takibine, ödeme emrine, işlemiş faize, borca ve tüm fer'ilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır. Kooperatifçilik alanında uzman bilirkişi tarafından tanzim edilen ... tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı yanın ...-... yıllarına ait delil niteliğine haiz defter kayıtları, su bildirgeleri ve makbuzlar üzerinde yapılan inceleme neticesinde, davalının ... yılından ...-TL ve ... yılından ...-TL olmak üzere toplam ......

          Mahkemece, davalı-borçlunun borca itiraz sebepleri üzerinde yeterince durulmamış ve itiraz sebepleri tartışılmamıştır. Davalının borca itiraz sebepleri hususunda gerekirse delil listesi çerçevesinde araştırma yapılması, delil listesinde yemin deliline de dayandığına göre gerektiği takdirde yemin delilinin de hatırlatılması, ondan sonra tüm dosya kapsamı değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekir. Eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunmaktadır. Kabul şekline göre de; itiraza konu takip 82.000 $ karşılığı TL. sı 113.000 TL üzerinden yapıldığı halde, dolar üzerinden takibin devamına karar verilmesi doğru değildir. Bundan ayrı davacı-alacaklı takip dosyasında yasal faiz talep ettiği ve bu konuda başkaca isteği de bulunmadığı halde en yüksek mevduat faizine hükmedilmesi de usul ve yasaya aykırıdır....

            Davalı, icra takibinde borcun sadece 873,16 TL'ik bölümüne ve faiz oranına itiraz ettiklerini ve itiraz dilekçesinde itirazın kısmi olduğunun açıkça belirtildiğini, alınan bilirkişi raporlarıyla da itirazlarının haklılığının tespit edildiğini beyanla icra inkar tazminatı hükmedilmesinin usule aykırı olduğunu ileri sürmektedir. Davalı tarafından icra dosyasına sunulan 27.06.2017 tarihli itiraz dilekçesi incelendiğinde; bu miktar borcun bulunmadığı, 426,56 TL'lik kısmın ödendiği, 410,60 TL tutarlı faturanın ise tebliğ edilmediğini, ayrıca faiz miktarının da haksız olduğunun beyan edildiği, dilekçede borcun bir kısmına itiraz edildiğinin açıkça belirtilmiş olması karşısında borca kısmi itiraz yapıldığının kabulü gerekmektedir. Borca kısmi itiraz edilmesi halinde, borcun itiraza uğramayan kısmı yönünden takip kesinleşmiş olacağından, alacağın tamamı üzerinden itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır....

            Davalı, icra takibinde borcun sadece 873,16 TL'ik bölümüne ve faiz oranına itiraz ettiklerini ve itiraz dilekçesinde itirazın kısmi olduğunun açıkça belirtildiğini, alınan bilirkişi raporlarıyla da itirazlarının haklılığının tespit edildiğini beyanla icra inkar tazminatı hükmedilmesinin usule aykırı olduğunu ileri sürmektedir. Davalı tarafından icra dosyasına sunulan 27.06.2017 tarihli itiraz dilekçesi incelendiğinde; bu miktar borcun bulunmadığı, 426,56 TL'lik kısmın ödendiği, 410,60 TL tutarlı faturanın ise tebliğ edilmediğini, ayrıca faiz miktarının da haksız olduğunun beyan edildiği, dilekçede borcun bir kısmına itiraz edildiğinin açıkça belirtilmiş olması karşısında borca kısmi itiraz yapıldığının kabulü gerekmektedir. Borca kısmi itiraz edilmesi halinde, borcun itiraza uğramayan kısmı yönünden takip kesinleşmiş olacağından, alacağın tamamı üzerinden itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır....

              ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapamayacağını, davalının kayıtsız şartsız borç ikrarı içermeyen teminat ipoteğine dayalı olarak örnek no:9 ödeme emri çıkartılması gerekirken, örnek no:6 icra emri çıkartılmasının doğru olmadığını, ihtarnameye itiraz edildiğinden örnek no:6 icra emri gönderilemeyeceğini, müvekkili şirketin davalı/alacaklıya ödemeler yaptığını, icra emrinde belirtilen borcun söz konusu olmadığını, teminat ipoteğine faiz işletilmesinin doğru olmadığını, usul ve yasaya aykırı olarak faiz işletildiğini ve yasal faiz oranı dışına çıkılarak faiz oranı belirtildiğini, takip dosyasındaki faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiklerini belirterek takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

              para cezası takdir edilmediği belirtilerek DMR giyim, T4 Ahmet Önder, Mehmet Tuncer ve T1 cihetinden şikayetin kabulüne, İstanbul 2 icra dairesinin 2019/47566 Esas sayılı dosyasında meskur davacılar yönünden takibin iptaline, bu davacı borçlular cihetinden imzaya ve borca itiraz davası ve ileri sürülen sair şikayetler yönünden ayrıca inceleme yapılmasına yer olmadığına, davacı T6 ve T5 şirketi cihetinden İstanbul 2 icra dairesinin 2019/47566 nolu dosyasındaki; imzaya itiraz davasının ayrı ayrı reddine, borca itirazın takip öncesi faiz cihetinden kısmen kabulüne, takipteki asıl alacak ve takip öncesi 5.286,18- TL faizi olmak üzere takibin devamına, takipten itibaren asıl alacağa değişen nisbetlerde avans faizi uygulanmasına, bakiye takip öncesi faiz alacağı cihetinden İİK 169/a maddesine göre takibin durdurulmasına, sair şikayet sebepleri reddine, davacıların para cezası ve tazminata mahkum edilmesine ayrı ayrı yer olmadığına karar vermiştir....

              UYAP Entegrasyonu