WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, takip yolu adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takip olup her türlü itirazın icra müdürlüğüne yapıldığı, alacaklı tarafından borca itirazın kısmen kaldırılmasına dair bir talepte bulunulmadığı, davanın türünün de borca itiraz olmadığı izahtan vareste iken, ilk derece mahkemesince talep aşılarak ve uygulanacak hukuki prosedürde hata yapılarak hüküm fıkrasının (1) nolu maddesinde, "Kdz. Ereğli 1. İcra Müdürlüğü 2021/1743 Esas sayılı dosyası üzerinden davalı tarafından borca yapılan itirazın kısmen kabulü ile, takibin 25.317,53 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine," dair hüküm tesisi doğru olmayıp; anılan husus kamu düzenine ilişkin olmakla, Dairemizce resen nazara alınması ve hüküm fıkrasından çıkartılması gerektiğinden, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmesi gerekmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A)-Dairemizce re'sen ele alınan nedenlere dayanarak; Kdz. 1....

Nitekim davacı tarafça hüküm altına alınan alacaklar için icra takibinde bulunulduğu, davalı tarafın takibe itiraz ettiği, Elbistan İcra Dairesinin 21/08/2020 tarihli kararı ile kısmi itiraz talebinin kısmi itiraz edilen miktarların açıkça belirtilmesi gerektiği, açıkça bildirilmediğinden reddine karar verildiği anlaşıldığından icra takibinin durmadığı, takibin zaten devam ettiği dikkate alındığında dosyanın geldiği aşamada sonucu itibariyle doğru olan kararın isabetli olduğu değerlendirilmiştir. Açıklanan nedenlerle; HMK....

İİK'nun 62/4. maddesi gereğince, borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi taktirde itiraz edilmemiş sayılır. Somut olayda; borçlu süresinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçede; "Alcaklı tarafça müvekkil aleyhine yapılan takipten dolayı müvekkil tarafın alacaklı tarafa takip miktarında görüldüğü kadar borcu bulunmamaktadır." şeklinde itiraz etmiş ise de; itiraz ettiği miktarı açıkça göstermiş değildir. Bu hali ile borçlunun kısmi itirazı İİK'nun 62/4. maddesi gereğince geçersiz olduğundan takip kesinleşmiştir. Bu durumda itirazının kaldırılması isteminin konusu bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, esasının incelenerek sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru kararın onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın satış yoluyla devredildiğini, bu sebeplerle borçlunun haksız ve yersiz 153.000,00 TL lik kısmi ödeme itirazının ve faiz oranına itirazının reddine, takibe haksız ve yersiz itiraz eden davacının asgari %40 oranında oranında tazminata ve %10 oranında para cezası ödemesine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince,Borca kısmi itirazın, takip öncesi işlemiş faiz miktarına ve faiz oranına itirazların ayrı ayrı reddine, Davalı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin de yasal şartları oluşmadığından reddine, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ :İlk Derece Mahkemesi Kararına karşı, davacı borçlu vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf talebinde (süre tutum ) bulunulmuş, gerekli istinaf harçları yatırılmıştır....

    . - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya fatura karşılığı mal satıp teslim ettiğini, ancak bedelin ödenmemesi üzerine takibe geçilip davalı şirkete hacze gidildiğini ve kısmi tahsilat yapıldığını, ayrıca şube yetkilisinin haciz mahalline gelerek haricen ödeme yapıp bakiye borç için ise ödeme taahhüdünde bulunması üzerine haciz işlemine son verildiğini, davalı tarafın borcu kabul etmesine rağmen borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, itirazın haksız olduğunu öne sürerek iptali ile %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermeyip, yargılamaya da katılmamıştır....

      . - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirkete müvekkilince satılan emtianın 289.742 YTL' lik kısmının ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için İstanbul 3.İcra Müd. 2005/19613 esas sayılı icra takibinin başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettikten sonra kısmi ödemede bulunduğunu, bakiye 193.177 YTL alacağa yapılan itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, ikametgahlarının Bakırköy olduğunu takibin yetkisiz yerde yapıldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, icra takibinin yetkili yerde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı, aleyhine başlatılan icra takibinde hem yetkiye hem de borca itiraz etmiş ise de daha sonra kısmi ödemede bulunmuştur....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2017 KARAR NO : 2021/1116 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/09/2019 NUMARASI : 2019/180 ESAS 2019/927 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 37....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde borca itiraz edilmediğini beyanla davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme; davacıların İİK'nın 169/a.maddesinde sayılı belgelerden biri ile borcu itfa etmiş olduğunu ispat etmekle yükümlü oldukları, davacıların bakiye borcun 10.000 Euro olduğunu ileri sürdükleri ve kısmi ödeme iddiasında bulundukları, ödeme belgesi olarak banka dekontu sunulduğu, İş Bankasından gelen cevapta, ödemenin davalı alacaklının eşine yapıldığının bildirildiği ve davalının yapılan bu ödemenin takibe konu senetten kaynaklı olmadığını beyan ettiği, borca itirazın İİK'nın 169/a maddesinde sayılan belgelerden biri ile ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine, asıl alacağın %20'si oranında tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesine karar vermiştir....

        Birden fazla para borcun bulunduğu bir borç ilişkisinde, borçlunun, yapılan kısmi ödemenin hangi borç için mahsup edildiğini belirtmemesi, alacaklının da ödemenin hangi borca ilişkin olduğunu makbuzda göstermemesi durumunda, kısmi ödemenin hangi borca mahsup edileceği sorunu Borçlar Kanununun 86 ncı maddesine göre çözümlenmelidir. Bu gibi durumlarda, kısmi ödeme öncelikle muaccel olan borç için yapılmış sayılır. Ödeme zamanında birden fazla borç muaccel hale gelmişse, ödeme ilk takibe konulan borca mahsup edilir. Muaccel olan borçlardan hiçbiri takibe verilmemişse kısmi ödeme ifa zamanı önce gelen borca mahsup edilmelidir. Borçların ifa zamanları (vadeleri) aynı günde gelmişse yapılan kısmi ödeme borçların miktarlarıyla orantılı olarak mahsup edilir. Borçlardan hiçbirinin ifa zamanı gelmemişse, kısmi ödeme alacaklı için güvencesi en az olan borca mahsup edilmelidir. III....

          Birden fazla para borcunun bulunduğu bir borç ilişkisinde, borçlunun, yapılan kısmi ödemenin hangi borç için mahsup edildiğini belirtmemesi, alacaklının da ödemenin hangi borca ilişkin olduğunu makbuzda göstermemesi durumunda, kısmi ödemenin hangi borca mahsup edileceği sorunu Borçlar Kanununun 102. maddesine göre çözümlenmelidir. Bu gibi durumlarda, kısmi ödeme öncelikle muaccel olan borç için yapılmış sayılır. Ödeme zamanında birden fazla borç muaccel hale gelmişse, ödeme ilk takibe konulan borca mahsup edilir. Muaccel olan borçlardan hiçbiri takibe verilmemişse kısmi ödeme ifa zamanı önce gelen borca mahsup edilmiş sayılır. Borçların ifa zamanları (vadeleri) aynı günde gelmişse yapılan kısmi ödeme borçların miktarlarıyla orantılı olarak mahsup edilir. Borçlardan hiçbirinin ifa zamanı gelmemişse, kısmi ödeme alacaklı için güvencesi en az olan borca mahsup edilmiş sayılır....

            UYAP Entegrasyonu