WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak borçlu, maniin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye..." hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükmün uygulanabilmesi için borçluya tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır. Somut olayda borçlunun itirazı, iş dolayısı ile ayın 2-3 haftasında ikametinin bulunduğu ilin dışında olduğunu, tebligatın şehir dışında iken yapıldığını belirterek gecikmiş itirazının kabulünü ve takibin durdurulmasını istemiştir....

    Bu kapsamda borçlunun gecikmiş itiraz başvurusu değerlendirildiğinde; gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın yapılmış olmasıdır. Usulsüz tebligat durumunda gecikmiş itiraz yoluna başvurmaya gerek yoktur. Zira usulsüz tebligatta itiraz süresi henüz başlamamıştır. Süre, borçlunun tebligatı öğrendiğini bildirdiği tarihte başlar, oysa gecikmiş itirazda itiraz süresi başlamıştır, ancak borçlu ortaya çıkmasında kusursuz olduğu bir engel nedeniyle itirazda bulunamamıştır. (HGK 05/06/1991 1991/12-258 E, 1991/344 K) Tebligat usulsüz ise borçlu veya vekilinin mahkemeye verdiği dilekçede yanlışlıkla gecikmiş itiraz ibaresini kullanmış olması önemsizdir. Zira hukuksal nitelendirmeyi yargıç resen yapar. Bu durumda yargıç dilekçeyi Tebligat Yasasının 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayet başvurusu olarak incelemelidir....

      süresinde ileri sürmediği gecikmiş itirazının reddine karar vermiştir....

      Öte yandan, bir an için, başvurunun gecikmiş itiraz olarak kabul edilmesi halinde ise, İİK'nun 65. maddesinin uygulanması gerekip, bu maddenin 2. fıkrası uyarınca borçlunun engelin ortadan kalkmasından itibaren üç gün içerisinde icra mahkemesine başvurması zorunlu olup, icra müdürlüğüne yapılan gecikmiş itiraz sonuç doğurmaz. Borçlu tarafından 12.09.2014 tarihinde icra müdürlüğüne verilen dilekçe ile itiraz edildiğine göre, bu tarihte engelin kalktığının kabulü gerekir. Buna göre 22.09.2014 tarihinde icra mahkemesine yapılan başvuru da, İİK'nun 65/2. maddesinde öngörülen yasal üç günlük süreden sonradır. O halde, mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçlunun, dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili değildir. Somut olayda; borçlu ...'e yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince yapıldığı, ancak Tebligat Kanunu'nun 23/8. maddesi uyarınca, tebligatın adres kayıt sistemindeki adrese yapılması durumunda buna ilişkin "tebligatın TK'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması"na dair kaydın tebliğ evrakı üzerine yazılması zorunlu olduğundan ve şikayete konu 26.04.2016 tebliğ tarihli ödeme emri tebliğ evrakında bu kaydın bulunmadığı anlaşıldığından tebliğ işlemi usulsüzdür....

          SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının tüm iddialarının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, gecikmiş itirazın borçlunun kusuru olmaksızın ortaya çıkan bir mani halinde başvurulacak bir yol olduğunu, davacı borçlu şirketin kendi vekillerinin şirket zararına hareket ederek icra dosyasına usulüne uygun itiraz etmediği iddiasının gecikmiş itiraz gerekesi olamayacağını, borçlu şirketin azlettiği vekillerin haricinde dosyaya daha sonra atadığı başka vekili bulunduğundan ve yasal 3 günlük sürede yapılmadığından itirazın usulden reddedilmesi gerektiğini, davacının işbu davayla beraber açtığı kıymet takdirine itiraz davasının da mahkemece reddedildiğini, belirterek gecikmiş itirazın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Konya 7....

          borca, faize, fahiş faiz oranına ve fer'ilere itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır.Borçlunun gecikmiş itirazın dayanağı olarak yurt dışı giriş ve çıkışlarına ilişkin pasaport fotokopilerini sunduğu ve borca itirazı ile ilgili olarak makbuzlara dayandığı görülmektedir....

            Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; açılan dava gecikmiş itiraza dair olup, davacının covid olduğu nedenle hastanede olduğu dönemde yapamadığı itirazı dile getirdiği, davacı her ne kadar covid olduğunu ve hastanede kaldığını iddia etmiş ise de, hastaneden çıkış tarihinin 18.06.2021 olduğunun hastane kayıtlarından anlaşıldığı, gecikmiş itiraza konu tebligatın hastaneden çıkış tarihi sonrası 06.07.2021 tarihinde yapıldığı ve davanın da 09.08.2021 tarihinde açıldığı nazara alındığında gecikmiş itirazın şartlarının oluşmadığı, borçlu tebliğ tarihi itibariyle hangi mazeret nedeniyle itiraz edemediğini ispat edemediği gibi maninin hangi tarihte kalktığı ve 3 günlük sürede davanın açıldığını da ispat edemediğinden gecikmiş itirazın reddine dair kararın doğru olduğu, gecikmiş itirazın şartları oluşmadığından itirazla birlikte yapılan borca itirazın değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

              İcra Müdürlüğü'nün 2018/23955 esas sayılı dosyasına süresinde yapılan borca itiraz nedeniyle takibin durmasına rağmen, Amasra İcra Müdürlüğü tarafından müvekkiline yeniden ödeme emri gönderilmesine dair işlem nedeniyle; icra muamelesinin şikayet edildiğini, borca itiraz nedeniyle 10/09/2018 tarihinde durdurulan icra takibi nedeniyle alacaklı tarafından itirazın kaldırılması ve itirazın iptaline dair karar alınmadan icra takip işlemlerine devam olunmasının yasaya aykırı olduğunu, İstanbul 18....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklının; borçlu hakkında genel haciz yoluyla başlattığı ilamsız icra takibinde, borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ve ayrıca borca itiraz ettiği, mahkemece, gecikmiş itirazın şartları oluşmadığı ve tebligatın usulüne uygun tebliğ edildiğinden bahisle reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 65. maddesinde koşulları belirlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması halinde, muhatabın bir engel nedeni ile süresi içinde takibe itiraz edememesi durumunda başvurulacak bir yoldur....

                UYAP Entegrasyonu