Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde borca gecikmiş itiraz iddiası ile açılmış ise de, hukuki nitelendirme hakime ait olmakla İİK 16. Maddesine dayalı usulsüz ödeme emri tebliği şikayeti ile İİK'nın 170/a maddesine dayalı kambiyo vasfı şikayeti ile İİK 169. Maddesine dayalı borca itiraza ilişkindir. İİK'nın 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Davacıların dava dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmamaları ve HMK'nın 33. maddesi uyarınca hukuki nitelemenin hakime ait olması nedeniyle, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir. Karşıyaka 3....

Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; ilamsız icra takibi kapsamında borca gecikmiş itiraza ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 12. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 25.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda, şikayetçi borçlu tarafın ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte yurt dışında olduğunu belirterek gecikmiş itirazının kabulünü talep ettiği görülmekle; Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde ödeme emri tebligatı usulsüzlüğünden bahsetmekle beraber gecikmiş itirazda bulunduğu kabul edilse bile Yerleşik Yargıtay İçtihatları nazara alınarak hukuki tavsif hakime ait olmak üzere, öncelikle ödeme emri tebligatının usulüne uygun olup olmadığı belirlenerek usulüne uygun değil ise bu şekilde sonuca gidilmesi, usulüne uygun olduğunun tespit edilmesi halinde ise başvurunun gecikmiş itiraz olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Şikayete konu örnek 13 ödeme emri tebliğ işlemi şikayetçi borçlunun adresine "Muhatap adresinin kapalı olması sebebiyle en yakın komşu Hacer Yüksel'den sorulmuş, çarşıya gittiği sözlü beyan edilmiş, imzadan imtina edilmiştir....

    nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde gecikmiş itirazda bulunacak kişinin mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir....

      ; ek kararın bozularak ortadan kaldırılmasına; soyut iddialar dışında delil olmaması nedeniyle takibin devamına karar verilmesine; borca itiraz nedeniyle %10 para cezasına hükmedilmesini; haksız itiraz sebebiyle %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini; yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir....

      gün faizinin 10.057,82TL ve faizin KDV’ sinin 1.810,41TL olduğu, davacının, 428.600,46 TL enerji bedeli, 10.057,82 TL gecikmiş gün faizi ve 1.810,41 TL temerrüt faizin %18 gider vergisi olmak üzere toplam 440.468,69 TL davalıdan alacaklı olduğu " gerekçeleriyle; Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından İstanbul ......

        İİK'nın 65. maddesinde, “borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir” hükmü yer almaktadır. İİK'nın 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Anılan hükmün uygulanabilmesi için borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla, gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır....

        Şti. oldukları, alacak tutarının 479.326,22 TL kaçak elektrik bedeli, 13.293,31 TL gecikmiş gün faizi ve 2.392,80 TL faizin KDV'si olmak üzere toplam 495.012,33 TL olduğu, 12/11/2020 tarihli takibin 09/09/2020 tarihli kaçak elektrik nedeniyle düzenlenen faturaya dayandığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilemediği, borçlu vekilinin 16/12/2020 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği, 16/12/2020 tarihinde ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. İcra takibindeki borca itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilememesi ve dava tarihi dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK'nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır....

          oldukları, alacak tutarının 1.956,20 TL enerji bedeli, 94,17 TL gecikmiş gün faizi ve 16.97 TL faizin KDV'si olmak üzere toplam 2.067,34 TL olduğu, takibin 19/04/2010 son ödeme tarihli kaçak elektrik nedeniyle düzenlenen faturaya dayandığı, ödeme emrinin tebliğine dair mazbatanın 28/06/2020 tarihinde iade edildiği, takip borçlusunun 20/11/2019 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği, 05/12/2019 tarihinde ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. İcra takibindeki borca itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilememesi ve dava tarihi dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK'nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır....

            İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçlunun, dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili değildir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır....

              UYAP Entegrasyonu