Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlunun icra takibinin kesinleşmesinden sonra icra dosya borcunu ödemiş olması, icra mahkemesinin borçlunun gecikmiş itiraz başvurusunu incelemesine engel teşkil etmez. Bu durumda mahkemece, borçlunun gecikmiş itiraz isteminin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, icra dosyasının infazen kapatıldığı gerekçesiyle "dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm tesisi isabetsiz olup (Yargıtay 12.HD 2014/13592 E, 2014/15857 K), davacı tarafın buna ilişkin istinaf başvurusu yerinde görülmüştür. (II)İİK’nın 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde gecikmiş itirazda bulunacak kişinin mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcra İflas Kanunu madde 65 'e atfen; gecikmiş itiraz sebeplerinin sınırlı olduğunu, gecikmiş itirazın içeriğinin, normal itirazdan da farklı olduğunu, gecikmiş itirazda hem itiraz edildiğinin hem de borçlunun mazeretinin ve bunun delillerinin bildirilmesinin zorunlu olduğunu, aksi takdirde gecikmiş itirazın geçersiz sayılacağını, davacının Türkiyede T1 olarak ismini değiştirdiği; ancak Amerika da kararın tanınmasının yapılmadığından bahisle Amerikada Veli Çömlekçioğulları olarak gözükmesinin de ne müvekkilinin ne de Edremit İcra Dairesinin bilebileceği ya da bilmesi gereken bir husus olmadığını, şayet böyle bir durum var ise bu husus da tamamen davacının kendi sorumluluğunda olup, soyadını tanıtmamasının da kendi kusuruna dayandığını, gecikmiş itirazın üç günlük yasal sürede yapılabilmesi için davacının kendi kusuru olmadan ve iradesi dışındaki sebeplerle geçerli ve delillendirilmesi zorunlu mazeretinin bulunması gerektiğini, davacının gecikmiş...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine gecikmiş itiraz Uyuşmazlık İİK.nun 65.maddesine dayalı gecikmiş itiraz istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    - K A R A R - 10.04.2012 günlü Kararımızla istenilen Şişli 6.İcra Müdürlüğü’nün 2008/1368 Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesi sonucu, davalı ... vekilinin, 15.02.2008 tarihli itiraz dilekçesi ile “Müvekkili hakkında yapılan icra takibini 13.02.2008 tarihinde öğrenmiş bulunmaktayız.” Bununla ilgili gecikmiş itirazlarımızın kabulü için İcra Hukuk Mahkemesi’ne gecikmiş itiraz dilekçemiz sunulmuştur” denildiği için davalı tarafın icra takip dosyasına itirazının süresinde olup olmadığını denetlemek açısından davalının bahsettiği GECİKMİŞ İTİRAZ talebine ilişkin İcra Hukuk Mahkemesi dava dosyasının araştırılarak temin edilmesi ve temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın tekrar mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      O halde, mahkemece borçlunun kefilliğinin iptali talebine ilişkin şikayeti ile ödeme emrine, takibe borca, fer'ilerine ve faize gecikmiş itirazları incelenip değerlendirilerek anılan konularda karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek sadece usulsüz tebligat şikayeti ile ilgili hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        İle yapılan oto kiralama sözleşmesinden ve keşide edilen faturadan ödeme emrinin müvekkile tebliğini yapıldığı tarihte İstanbul''da olduğunun anlaşılacağını, hakkında başlatılan icra takibinden ancak banka hesaplarına bloke konması sebebiyle 17/03/2020 tarihinde haberi olduğunu, tebligat kanunu hükümleri gereğince muhtara yapılan tebliğin içeriği konusunda mahalle muhtarının da müvekkile bir bildirimde bulunmadığını, bu sebeplerle müvekkilinin ilamsız takiplerde itiraz süresi olan 7 günlük süre içerisinde itiraz hakkını kullanamadığını, müvekkilin alacaklı şirkete böyle bir borcu bulunmadığından borca ve ferilerine itiraz ettiğini, bu nedenlerle gecikmiş itirazının kabulüyle müvekkili aleyhine başlatılan Zile İcra Dairesinin 2019/1715 esas sayılı takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Davacı/borçlu her ne kadar dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanarak başvuru yapmış ise de, ilk derece mahkemesi kararında da isabetli olarak açıklandığı üzere, gecikmiş itirazdan bahsedilebilmesi için öncelikle usulüne uygun bir tebligatın varlığı gerekmekte olup, başvurunun usulsüz tebliğ şikayeti olarak nitelendirilerek tebliğ işlemi usulsüz olduğundan şikayetin kabulüne karar verilmesi yerinde olmuştur. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/11/2022 NUMARASI : 2022/497 ESAS - 2022/687 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili 12/09/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Alacaklı tarafından Samsun İcra Müdürlüğü'nün 2022/34869 dosya numaralı icra takip dosyasından takip yapıldığını öğrendiklerini ancak müvekkili T1 itiraz süreci içerisinde yurt dışında bulunduğundan itiraz süresini kaçırdığını, yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığını bilemediklerini, bu sebeple tebligat usulüne uygun ise dilekçelerinin gecikmiş itiraz, değilse usulsüz tebligatın iptali olarak değerlendirilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin 20/02/2022 tarihinde Türkiye'den ayrıldığını ve 08/09/2022 tarihinde ülkeye döndüğüne ilişkin pasaport bilgilerinin sunulduğunu, müvekkili T1, Samsun 4 .Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/434 sayılı dosyası ile alacaklı tarafından...

        ./... seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanaklarının düzenlendiğini, kaçak elektrik tüketim tahakkuklarının yapıldığını, bu faturalara istinaden kaçak elektrik bedeli, gecikmiş gün faizi ve faizin KDV'si olmak üzere toplamda 6.992,09-TL'nin tahsili için .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını ve ödeme emri gönderildiğini, davalının da bu borca itiraz ettiğini, itiraz sonucu takibin durduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; davanın kabulüyle davalının itirazının iptalini ve takibin devamını, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle davalı aleyhine %20 inkâr tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı. Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görüldü....

          İlk derece mahkemesi; ödeme emrinin davacı borçluya 02/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacının daha öncesinde 15.02.2018 tarihinde de icra dairesine borca itiraz dilekçesi vermekle takipten haberdar olduğu, dava dilekçesinde usulsüz tebligat ya da gecikmiş itiraz şikayetinde bulunulmadığı, borca itiraza ilişkin bu davanın 12/11/2019 tarihinde 5 günlük hak düşürücü süreden sonra açıldığı gerekçesiyle davanın süre aşımından reddine karar vermiştir. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmekle birlikte, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, borca itirazdan sonra 19.11.2019 tarihinde ayrıca usulsüz tebliğ şikayeti nedeniyle icra mahkemesine başvurduğunu beyan ederek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu