Somut olayda, borçlu, takibe dayanak senet suretinin ödeme emrine eklenerek kendisine tebliğ edilmediğini ileri sürdüğü halde bu konuda mahkemece bir değerlendirme yapılmaksızın borca itirazların esasının incelendiği görülmektedir. Mahkemece, borçlunun İİK'nun 168/1. maddesine aykırı olarak dayanak belgenin kendisine gönderilmediğine ilişkin şikayeti incelenerek, oluşacak sonuca göre diğer itirazların incelenmesi gerekirken, bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ-BORCA ve İMZAYA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: İstanbul 19. İcra Müdürlüğünün 2019/29620 esas sayılı takip dosyası ile müvekkili şirket aleyhine icra takibi yapıldığını, müvekkili şikrete gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiğini, takip konusu senetlerin üzerindeki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, ödeme emri tebligat tarihinin 29/07/2019 tarihi olarak düzeltilmesine, imzaya itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafından iddialarının hiçbir şekilde belgelendirilmediğini, ispatlayamadığını, müvekkilin alacağının davacının ticari defterlerinde dahi göründüğünü, bu nedenlerle, davanın reddine ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 23/01/2020 gün 2019/575 E. 2020/48 K....
İskenderun İcra Dairesinin 2019/26303 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T1 tarafından borçlu T3 hakkında 27/08/2019 tarihinde genel haciz yoluyla 138.926,13 TL'nin tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, borçlu T3'e ödeme emrinin 29/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, 03/09/2019 tarihinde borca itiraz dilekçesi verildiği, İcra Müdürlüğünün 04/09/2019 tarihli kararı ile İİK'nın 66 maddesi uyarınca takibi durdurduğu, alacaklının bu kararın kaldırılması için 02/10/2019 tarihinde işbu şikayeti yaptığı anlaşılmıştır. Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde İİK'nun 62. maddesi hükmüne göre; borçlunun itirazını ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi günlük süre içerisinde icra dairesine bildirmesi halinde İİK'nun 66. maddesi uyarınca icra müdürü takibi durdurur. İlamsız icra takibine karşı sözlü olarak itiraz edilebileceği gibi dilekçe ile de itiraz edebilir....
TTK'nun 777/3. maddesine) göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, tanzim yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabilir. Somut olayda, tanzim tarihinin üzerine MERSİN ibaresinin yazıldığı görülmüş olup bu durumda bononun tanzim yeri Mersindir. Dolayısıyla Mersin icra dairelerinde takip başlatılmasında bir sakınca olmadığından yetki itirazının reddine karar verilmesi isabetlidir. Diğer taraftan, dava dilekçesinde bedelde tahrifat iddiasında bulunulmuştur. Senedin bedel hanesinde tahrifat yapıldığı iddiası, senet metninden anlaşılan borca itiraz sebepleri arasındadır. (Benzer karar Y.12.HD. 2022/8854 E. 2023/1877 K. 2015/12785 E. 2015/24912 K.) Bedelde tahrifat iddiası borca itiraz niteliğinde olduğundan dava dilekçesinde tahrifata ilişkin şikayet hakkının saklı tutulmasının ceza soruşturması için yapılacak şikayeti ifade ettiği kabul edilmelidir....
Sayılı dosyasının incelenmesinde davacı alacaklı vekili tarafından davalı borçlu aleyhine aidat borcuna ilişkin işlemiş faizi ile birlikte toplam 4.447,62 Euro'nun takip tarihi itibariyle karşılığı olan 12.826,95 TL'nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya tebliğinden sonra süresinde borçlu tarafından yetkiye ve borca itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğu, alacaklı vekili tarafından 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 33....
İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince " Dosya içeriğine göre; kambiyo senetlerine özgü takip yolunda borca itiraz isteminden doğan uyuşmazlıkta, çekişme borca itirazın süresinde olup olmadığı ve varılacak sonuca göre de itirazın süre aşımı nedeniyle reddinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmakta olup, tarafların aşamalardaki anlatımlarının, dayandığı hukuksal neden ve kanıtların yapılan aleni yargılamada tartışılıp değerlendirilmesi sonucunda; İstanbul 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 23/02/2015 tarih, 2014/27888-2015/3546 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu ... aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte, şirket ortağı olan ... tarafından şirkete yapılan ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti ve borca itiraz ile icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece; davacının itirazının kısmen kabulü ile borçlu şirket adına çıkartılan ödeme emrinin usulszülüğü nedeni ile iptaline karar verildiği ve bu kararın alacaklı vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmıştır....
Bu takdirde alacaklı taraf alacağını İİK.’nun 68/b maddesi çerçevesinde diğer belgelerle ispatlayabiliyorsa, borçlunun şikayeti reddedilir. İcra mahkemesinde yapılan inceleme sırasında, borçlu, borcun sona erdiğine veya ertelendiğine ilişkin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge sunmadıkça takibin durdurulmasına karar verilemez. Somut olayda, alacaklı banka tarafından borçlulara anılan maddede belirtildiği şekilde noter aracılığıyla ihtarname gönderilmiş olup, bu ihtarnamenin borçlulara tebliğ edildiği anlaşıldığından, ipoteğin limit ipoteği olması ve ihtarnameye süresi içinde itiraz edilmesi, borçluya icra emri gönderilmesine engel teşkil etmez. Ancak borçlular tarafından hesap kat ihtarnamesine sekiz günlük yasal süre içerisinde itiraz edildiğinden krediyi kullandıran taraf (alacaklı) alacağını 68/b maddesi çerçevesinde diğer belgelerle ispatlayabiliyorsa, borçluların şikayeti reddedilir. Borçlular tarafından temyiz dilekçesi ekinde sunulan ... 1....
Sayılı takip dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığını, taşınmazın Üsküdar'da bulunduğunu bu sebeple de yetki itirazlarının bulunduğunu, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatılabilmesi için noter ihtaratı yapılması gerektiğini, ancak İcra Dosyasında bulunan noter ihtarının müvekkillerine gönderilmediğini, borca, ferilere itiraz ettiklerini beyan etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki davanın 7 günlük süre içinde açılmadığını, davanın süreden reddinin gerektiğini, davacı borçluların kat ihtarının kendilerine tebliğ edilmediği iddiasında bulunmalarına rağmen, kendilerine gönderilen ihtarnamelerin tebligat mazbataları örneklerinin icra dosyası içinde olduğunu, Kadıköy 24. Noterliğinin 02.03.2017 tarih ve 04415 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile alacaklı bankanın gönderdiği kat ihtarına cevap verdiklerini, bu kapsamda şikayetin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir....
Borca kısmi itirazın incelenmesinde ; 2004 sayılı yasanın borca itirazın 169/a -1 maddesi gereğince borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı gerekmektedir. Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre sunulan ödeme belgesinin takip konusu borç sebebi ile verildiğinin kabul edilebilmesi için belgede takip dayanağı senede açıkça atıfta bulunulması zorunludur. Senede açıkça atıf yapıldığının kabulü için senedin vade ve tanzim tarihleri ile miktarlarının belirtilmesi gereklidir. Davacı tarafından ödeme iddiasına konu dekontların suretleri ilgili bankalardan istenilmiş, dosya kapsamına alınan banka dekontlarında takibe konu senetlere açıkça atıf bulunmadığı görülmüştür. Bu durumda mahkemesince borca kısmi itirazın da reddine karar verilmesi yerindedir....