DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Yine HMK 'nun 298/2. Maddesi uyarınca, gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Ancak ilk derece mahkemesince, 17/02/2021 tarihli kısa kararda " davanın kabulüne, icranın geri bırakılmasına," gerekçeli kararın hüküm kısmında ise " davanın kabulüne, icranın geri bırakılmasına, hacizlerin kaldırılması talebinin reddine" şeklinde hüküm kurulmakla HMK 'nun 298/2. Maddesine aykırı davranılmıştır. Bu husus kamu düzenine ilişkin esaslı bir usul hatası olup, HMK 'nun 355....
İcra Müdürlüğünün 2007/6878 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, herhangi bir işlem yapılmaması üzerine dosyanın takipsizlik sebebiyle 12/09/2009 tarihinde işlemden kaldırıldığını, zaman aşımı süreleri içerisinde dosyada herhangi bir işlem yapılmadığı için alacağın zaman aşımına uğradığını belirterek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dosya aciz vesikası ile kapatıldığından davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, zira aciz vesikası ile dosyanın semeresiz kaldığını, kapandığını ve hacizlerin hükümden düştüğünü, icranın geri bırakılmasının takibin son bulmasına kadar istenebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacıların davasının reddine karar verilmiştir....
icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
İcra Müdürlüğünün 2019/78779 Esas) sayılı takip dosyasında, davalı alacaklı T2 tarafından davacı borçlu T1 aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığı, borçluya örnek 10 ödeme emrinin gönderildiği, takip kesinleştikten sonra davacı borçlu tarafından zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemli işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Davalı alacaklı T2 tarafından borçlunun maaşına ilk haciz koyan Suluova İcra Müdürlüğünün 2015/1237 Esas sayılı takip dosyasının muvazaa nedeniyle iptali istemli Suluova Asliye Hukuk Mahkemesine dava açtığı, Suluova Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/117 Esas 2021/263 Karar sayılı ilamı ile, Suluova İcra Müdürlüğünün 2015/1237 Esas sayılı takibin iptaline karar verildiği, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğünün 2015/... esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu ...nin haksız ve yersiz olarak borca, takibe, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, ayrıca zaman aşımı definde bulunduğunu, davalı tarafın itirazlarının haksız ve yersiz olduğundan itirazının iptali ile alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle: Davacı bankadan 1995-1996 yıllarında genel kredi sözleşmesi ile kredi kullandığını, ancak bankaya olan borcunu da ödediğini, kendisinin bankaya herhangi bir borcunun bulunmadığını, yaklaşık olarak 20 yıl sonra borcunuz var diye borç çıkartıldığını ve hakkında icra takibi başlatıldığını, keza davacı dilekçesinde her ne kadar 5411 sayılı Kanununun 141....
ye ödeme emrinin 16/03/2004 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca itiraz etmediği gibi, aksine 22.04.2004 tarihinde dosyaya sunduğu mal beyanı dilekçesinde borca karşı herhangi bir itirazı olmadığı ve borcu kabul ettiğini beyan ettiği anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ... Uludağ Pazarlama Satış Dağıtım Anonim Şirketi, ...'den olan faturalardan kaynaklı alacağının tahsili amacı ile 30.06.2003 tarihinde Bursa 4. İcra Müdürlüğü 2020/... E. sayılı dosyası ile davalı aleyhinde icra takibi başlattığı, borçlu ...'...
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucu verilen kararda özetle; davacının haksız icra takibi nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunduğu, davalı ise zaman aşımı definde bulunduğu, icra takibinde hukuka aykırılık bulunmadığını belirterek davanın reddini istediği, Karşıyaka 3 Sulh Hukuk Mahkemesinde 2019/412 Esas sayılı dosyasında açılan itirazın iptali davasının 19/06/2016 tarihinde feragat ile son bulduğu, böylelikle öğrenme tarihinin 19/06/2016 tarihi olduğunu, bu tarihtenmanevi tazminat davasının açıldığı 23/10/2018 tarihine kadar TBK 72/1 maddesindeki 2 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla zaman aşımı nedeniyle dava dilekçesinin usulden reddine karar verilmiştir. D E Lİ L L E R : Karşıyaka 3 Sulh Hukuk Mahkemesinde 2019/412 Esas sayılı dosyadan verilen karar örneği, Karşıyaka 3 İcra Müdürlüğünün 2016/1689 takip dosyası, tüm dosya kapsamıdır....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 23/10/2020 tarih 2020/152 esas 2020/358 karar sayılı ilamıyla davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, Dairemizin 2020/2498 Esas ve 2022/717 Karar sayılı ilamında, Emire Üfler, Faruk Bağlıbel, Emel Erden ve Mehmet Salih Bağlıbel yönünden şikayetin (davanın) süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin isabetli olduğu ancak Salime Bağlıbel'e gönderilen icra emrinin iade edilmesi nedeniyle bu kişinin şikayetinin 7 günlük sürede olduğu ve bu kişi yönünden icranın geri bırakılmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırıldığı ve davanın esası hakkında hüküm kurulduğu, Salime Bağlıbel dışındaki diğer şikayetçilerin dairemiz kararını temyiz etmeleri neticesinde, Yargıtay 12....
Her ne kadar davacı tarafından tarafların evli olmasının zaman aşımını kesen bir sebep olmadığı, bu hususta TTK'da bir düzenleme yapılmadığı ileri sürülmüş ise de, 6102 sayılı TTK 750 ve 751 maddeleriyle zaman aşımını kesen sebepler özel olarak düzenlenmişken, zaman aşımının durması ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmadığı, bu nedenle bu hususta TBK hükümlerinin uygulanması gerektiği, TBK 153/1- 3 maddesi gereğince evlilik devam ettiği sürece eşlerin diğerinden olan alacakları için zaman aşımı işlemeye başlamaz, başlamışsa zaman aşımı durur düzenlemesinin getirildiği, söz konusu düzenleme gereğince taraflar dava tarihi itibariyle halen evli olduklarından zaman aşımı işlemeye başlamayacağından, davacının zaman aşımına yönelik itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
Diğer taraftan, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerde kural olarak limit aşımı dışında kalan tüm itiraz ve şikayetler yedi günlük yasal süreye tabidir. Bunun yanında, İİK'nın 33/2. maddesi uyarınca, icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Somut olayda, davacı tarafından ileri sürülen ve yedi günlük yasal süreye tabi olan diğer nedenler yanında, alacaklı ile aralarında yapılan yapılandırma sözleşmesi ile borcun ertelendiği iddiasıyla İİK'nın 33/2. maddesi uyarınca icranın geri bırakılması isteminin süreye tabi olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece İİK'nın 33/2. maddesine dayalı iddianın esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde bu istemin de süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir....