İcra Müdürlüğünün 2019/...E sayılı dosyası icra takibi başlatıldığını ve ödeme emri gönderildiğini, davalı taraf Erzurum .... İcra Müdürlüğüne sunduğu dilekçe ile borca itiraz ettiğini, davalı tarafın vermiş olduğu itiraz dilekçesi neticesinde Erzurum .... İcra Müdürlüğü icra takibini durdurulduğunu, bunun üzerine davalı taraf ile dava açmadan önce arabuluculuk bürosu vasıtasıyla davalı taraf ile ara bulmaya çalışılmış, ancak davalı tarafla ara bulunamadığını bu nedenle davalı borçlunun itirazlarının iptaline ve takibin, fazlaya dair her türlü hak ve alacaklarının saklı kalmak kaydı ile vekalet ücreti, faiz, masraflar ve harçlar hariç takip tarihi itibariyle 291.162,73-TL üzerinden devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Alacaklı tarafından taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 8 nolu ödeme emri tebliği üzerine, borçlunun takibin mükerrer olduğunu, aynı alacağa ilişkin olarak alacaklının daha önce taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yaptığını ve itirazları üzerine takibin durduğunu, alacaklının söz konusu ilamsız takip dosyasından icra takibine devam etmesi gerektiğini ileri sürerek takibin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır....
Esas sayılı ilamsız icra takip dosyasına borçlu davalı şirketlerin öncelikle yetki itirazında bulunduğunu, davacı alacaklının yetki itirazını kabul ettiğini, bunun üzerine dosyanın Ankara Nöbetçi İcra Müdürlüğüne gönderildiğini, ancak davalı borçlulara, ilamsız ödeme emri tebliğ edilmeden, borçlulara ilamsız ödeme emri tebliğ edilmeden, borçlular tarafından borca itiraz edilmeden ve dahi icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına yönelik bir karar verilmeden eldeki itirazın iptali davasının açıldığını, taraflar arasında ihtilafın 06.03.2016 tarihli ... Sözleşmesine dayandığını, sözleşme örneği dosyada mevcut olduğunu, iş bu taşeronluk sözleşmesinin tarafları ise ... ....... arasında Kurulan Adi Ortaklık ile ... ... ... Ltd. Şti. - ... -.... Ortaklığı arasında olduğunu, icra takibini yapan ve akabinde iş bu itirazın itpali davasını açan davacı ... ... ... Ltd....
Somut olayda dava, satım sözleşmesine dayalı verilen satış gerçekleşmediğinden kaparonun iadesi için başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davalı tarafından icra dosyasına verilen itiraz dilekçesinde;borca,ödeme emrine, faize ve oranına itiraz etmiş ise de,icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiştir. İİK nun 50/2.maddesi gereği yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılır. İİK'nun 62.madde uyarınca da, itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. Yasal düzenlemelere göre icra dairesinin yetkisine itiraz icra dosyasına verilen itiraz dilekçesi ile yapılacaktır....
İİK'nun 168. maddesinin birinci fıkrasının 3. ve 5. bentlerine göre, borçlunun yetkiye ve borca itirazları ile takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal beş günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda borçlular ... ve...Petrol Ürünleri İnşaat Turizm Nak. San. Tic. Ltd. Şti.'ne ödeme emrinin 08.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçluların yasal (5) günlük süreden sonra 14.10.2015 tarihinde icra mahkemesine müracaatla takibin iptalini talep ettikleri, ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü yönünde bir itiraz da ileri sürmediği anlaşılmıştır. O halde, mahkemece, borçluların itiraz ve şikayetlerinin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
DAVA Borçlular vekili dilekçesinde; müvekkillerine gönderilen ödeme emri tebliğ evrakının kanuna ve yönetmeliğe uygun tebliğ edilmediğini, talep edilen borca ve ferilerine itiraz ettiğini, müvekkillerinin yerleşim yerinin İstanbul olmasından ötürü yetki itirazında bulunduklarını, takibe dayanak belgenin onaylı örneğinin ödeme emri ile birlikte tarafına gönderilmediğini ileri sürerek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ıttıla tarihinin 16.10.2021 olarak düzeltilmesini, borca ve ferilerine itirazla takibin durdurulmasını/iptalini ve hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; usul ve yasaya uygun takip başlatılarak, tebligatların çıkartıldığını beyan ederek talebin reddini istemiştir. III....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, Balıkesir 3. İcra Müdürlüğünün 2019/6535 Esas sayılı takip dosyasında örnek 7 ödeme emri tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince öğrenme tarihi olarak bildirilen 02.12.2019 tarihi olarak düzeltilmesine ve icra dosyasına da bu hali ile süresinde itiraz edildiği sabit olduğundan mahkememizce takibin durdurulmasına, yetki meselesi hakkında mahkememizce inceleme yapılamayacağından ve takibin ilamsız takip olması sebebiyle davacının bu yöndeki talebinin reddine, takibin iptali ve kötü niyet konularında mahkememizce karar verilemeyecek olması kanaati ile davacının bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İtiraz eden borçluların murisi ...'ya ölümünden önce 29.01.2013 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği ve adı geçenin usulsüz tebligat şikayeti ya da borca itirazda bulunmadığı, ancak borçlu mirasçılarının borçlu murise yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, senet üzerindeki parmak izlerinin murise ait olmadığını, kime ait olduğunun anlaşılamadığını, murisin okuma yazma bilmediğini, borçlandırıcı işlemin noter kanalıyla yapılmaması nedeniyle geçerli olmadığını ileri sürerek takibin iptalini istedikleri anlaşılmaktadır....
Bilindiği üzere; alacaklı tarafından seçilen takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 168. maddesinin 5. bendi gereğince borçlunun borca ilişkin itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda, alacaklı vekilince borçluya gönderilen ilk ve ikinci ödeme emri tebligatlarının geçerli kabul edilmediği ve talebi doğrultusunda borçlu adına üçüncü kez ödeme emri tebliğe çıkarıldığı görülmektedir. Bu durumda, her ne kadar borçlu birinci ve ikinci ödeme emri tebliğinden itibaren yasal süre içerisinde icra mahkemesine itiraz etmemişse de; alacaklı vekilinin istemi üzerine yapılan üçüncü ödeme emri tebliğ işleminin borçluya yeni bir itiraz hakkı tanıdığı kuşkusuzdur....
Mahkemece; itiraza uğrayan ödeme emrinin iptali ile itirazın askıda kaldığı, sonradan davalıya tebliğ edilen yeni bir ödeme emri ve borca itiraz bulunmadığı davalının yeni ödeme emrine karşı itiraz edip etmemesine göre işlem yapılması gerektiği, itirazın iptali davasına konu edilebilecek geçerli bir ödeme emri ve dolayısıyla davalının da bir itirazı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 06.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....