Dosya içerisinde mevcut dava konusu taşınmazlara ait tapu kayıtlarının incelenmesinde konut niteliğindeki 482 ve 458 bağımsız bölüm nolu taşınmazların davacı adına 13/02/2019 tarihinde satış edinme sebebine istinaden tapuya tescil edildiği ve halen davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazların tapu kaydına davalılar T6, T4 ve T3 alacaklı olduğu icra takiplerinden dolayı icrai haciz şerhi işlendiği, icra takipleri bulunduğu anlaşılmaktadır. Yukarıdaki açıklamalar ışığında ihtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Somut olayda icra takip alacaklıları ve davacının maliki bulunduğu dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında lehine haciz şerhi işlenen T6, T4 ve T3 işbu dava dosyasında davalı oldukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin hacizlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
reddedildiğini ve hacizlerin kaldırılmadığını, bu hususta mahkemeye bildirimde bulunulduğunu, icra müdürlük kararının mahkeme kararına ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek icra müdürlük kararı ile müvekkili hakkında uygulanan hacizlerin kaldırılmasına, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 14/07/2021 tarih, 2019/910 esas ve 2021/337 karar sayılı mirasın hükmen reddi kararı doğrultusunda 30/09/2021 tarihinde dosyadaki borçlu sıfatlarının silinerek uygulanan tüm hacizlerin kaldırılmasının icra müdürlüğünden talep edildiğini, icra müdürlüğünün 01/10/2021 tarihli kararı ile, ödeme emri tebliğinden itibaren takibin kesinleşmesinden önce alınan ilamın yasal yedi günlük sürede icra dairesine bildirilmediği gerekçesiyle reddi miras kararına istinaden hacizlerin kaldırılması ve borçlu sıfatının silinmesi taleplerinin reddedildiğini belirterek icra müdürlüğü tarafından tesis edilen kararın kaldırılarak müvekkillerinin borçlu sıfatlarının silinerek uygulanan tüm hacizlerin kaldırılmasına, müvekkillerinden tahsil edilen paraların iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Düzce İcra Müdürlüğü'nün 2015/20544 esas sayılı dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; somut olayda, Bolu 1....
Sayılı dosyası ile yapılan inceleme sonrasında '' Takibin talep tarihi olan 17/06/2019 tarihinden itibaren davacı borçlu T1 yönünden yargılama sonuçlanıncaya kadar geçici olarak DURDURULMASINA'' karar verildiği, ilgili kararda hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine " dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İstanbul 13.İcra Müd.’nün 2019/24834E. sy dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu takip başlatıldığı, işbu takibe tarafımızdan itiraz edildiği ve İstanbul 28....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; dava dilekçesi incelendiğinde davacı vekili tarafından müvekkilinin araçlarına ve banka hesaplarına konulan ihtiyati hacizlerin borç miktarını aşacak şekilde yapılmış olması nedeniyle ihtiyati hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda söz konusu şikayetin İİK'nun 266. maddesi uyarınca teminat karşılığında ihtiyati hacizlerin kaldırılması olarak nitelendirilerek bu yönde hüküm kurulduğu, hukuk sistemimizde vakıa ve talep baki kalmak kaydıyla niteleme ve uygulanacak hükmü belirleme yetkisi HMK'nun 33. maddesi uyarınca hakime ait olup, dolayısıyla talep ve vakıalar gözetildiğinde, her ne kadar mahkemece davacının davası İİK'nun 266....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan örnek 4-5 ilamlı icra takibinde; borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takibe dayanak mahkeme kararının tehiri icra istemli olarak temyizi ile dosya borcunu fazlası ile karşılar miktarda nakit teminatın icra dosyasına yatırılmasına rağmen banka hesapları ile araçlarına konulan hacizlerin kaldırılmadığını ileri sürerek hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği; mahkemece, borçlunun araçlarına konulmuş haciz bulunmadığı ve alacaklının da hacizlerin kaldırılması talebinin bulunduğu gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği görülmektedir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayete konu müdürlük kararının doğru olduğunu, davacı - borçlu tarafından aynı mahkemenin 2021/474 Esas sayılı dava dosyasında verilen hükmün eldeki dava bakımından kesin hüküm oluşturacağını ve kesin hüküm nedeniyle şikayetin reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, hacizlerin kaldırılması talebinin reddine dair 25/11/2021 tarihli memurluk kararının kaldırılması istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğünün 2021/11985 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı görülmektedir. Davacı - borçlu tarafından İstanbul Anadolu 21....
tarafın kötü niyetle istinafa gittiğini, teminat mektubu iade edilmeyip blokelerin kaldırılmadığı her günün telafisi imkansız sonuçlar doğurduğunu, iddialarını destekler şekilde yüksek mahkeme kararı bulunduğunu, yerel mahkeme kaldırılarak, mevcut hacizlerin kaldırılması ve teminat mektubunun iadesine yönelik talebin kabulü ile talep gibi işlem yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay 8.H.D'nin 21/10/2013 tarih ve 2013/5105 Esas ve 2013/14935 Karar sayılı ilamı ile "2942 ve 6111 sayılı Yasa hükümleri çerçevesinde haciz yapılmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Şikayetin bu gerekçe ile reddi yerinde ise de, borçlu vekilinin şikayet nedenleri arasında hesaptaki paranın 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesi gereği haczedilemeyeceği iddiası da bulunmaktadır. Bu durumda borçlunun anılan Yasa hükmüne dayanarak, haciz konulan banka hesabındaki paranın haciz edilemeyeceği yönündeki şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi” gerekçesi ile hüküm bozulmuştur....
İş , 2013/6 K. sayılı kararıyla tatbik edilen ihtiyati hacizlerin İİK m. 264 gereğince ilgili İcra Müdürlüğünce hükümsüz kaldığının tespit edilerek hacizlerin fek edilmesinin gerektiğini, hal böyleyken, 06.01.2022 tarihli tensip kararıyla "alacaklının dava açıp açmadığı hususu müdürlüğümüzce bilinemeyeceğinden, yine ihtiyati haczin hükümsüz kalması sebebiyle kaldırılması kararını verme yetkisi bu haliyle müdürlüğümüzde olmadığından talebin reddine" karar verildiğini, şikayetlerinin kabulü ile icra dairesince tesis edilen işlemin iptalini, İİK m. 264 uyarınca borçlunun malları üzerinde uygulanan ihtiyati haczin hükümsüz kaldığının tespiti ve borçlunun tüm malvarlığı ve gayrimenkullerinin üzerine tatbik edilen hacizlerin fekkine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin takip alacaklısına yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....