Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, takipten sonra açılan bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK 201.maddesinde "Senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler ikibinbeşyüz Türk Lirasından az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz." düzenlemesi mevcuttur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı ... tarafından takibe konulan bonodaki imzanın müvekkiline ait bulunmadığını, hakedişleri üzerine konulan hacizler sebebi ile takipten haberi olduğunu, senedi davalıların birlikte düzenlediklerini, müvekkiline ait dava dışı senedi icra takibine koyan davalıya vererek ödediğini ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile ödenilen 7.000.-TL.nin faizi ile davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir....

      İİK'nun 72. maddesi uyarınca açılan menfi tespit davalarında kural olarak herhangi bir süre öngörülmemiştir.Aynı hükümde istirdat davası için ödeme tarihinden itibaren (1) yıl içinde istirdat davası açılabileceği belirtilmişse de mahkemece davacının talebi gözetilmeden ve anılan hükümdeki ödemeden itibaren dava açma süresinin başlayacağı hususları dikkate alınmadan karar verilmiştir. Öte yandan menfi tespit davası devam ederken takip konusu borcun icra tehdidi altında ödenmesi halinde menfi tespit davası istirdat davasına dönüşür. Bu durumda mahkemece davacının menfi tespit talebi yönünden işin esasına girilerek İİK'nun 72. maddesindeki menfi tespit ve istirdat davası ile ilgili hükümler gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Menfi Tespit Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 29.06.2009 (pzt.)...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Menfi Tespit Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.06.2009 (Prş.)...

            a ait araca haciz konulduğunu, aracın ayrıca muhafaza altına alındığını, açtıkları menfi tespit davası üzerine davalının takipten feragat ettiğini, bunun üzerine mahkemece karar verilmesine yer olmadığına ve lehlerine tazminata hükmedildiğini belirterek, haksız haciz nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesini istemiştir. Davalı; bedeli ödenmiş senedi icraya koymalarından dolayı yapılan haciz şeklen haksız olsa da, ellerinde bedeli henüz ödenmemiş başka bir senedin daha olduğunu, muhafaza altına alınan aracın eski model olup ticari işlerde kullanılmadığını, menfi tespit davasında hükmedilen 1.600,00 TL tazminatın zararı karşılamaya fazlası ile yeteceğini belirterek, haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

              Yargıtay, önceleri borçlunun açtığı menfi tespit davasının zamanaşımını kesmeyeceği görüşünde iken, daha sonra görüş değiştirerek borçlunun açtığı davanın, alacaklı durumundaki davalının iddiasını defi yolu ile ileri sürmesi halinde zamanaşımını keseceğini kabul etmiştir. Somut olayda alacaklının bonoya dayalı olarak başlattığı ilamsız icra takibinde örnek 10 ödeme emrinin 02.11.2007 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 2.11.2011 tarihinde icra mahkemesine başvurarak, takibin kesinleşmesi sonrası dönemde son işlem tarihi olan 11.09.2008 tarihinden itibaren 3 yıldan fazla bir süre icra takip işlemi yapılmadığından icranın geri bırakılmasını talep ettiği görülmektedir. Alacaklı bu şikayete karşı verdiği cevapta; borçlunun Kadıköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/380 esas sayılı dosyası üzerinden menfi tespit davası açtığını, bu davanın zamanaşımını kestiğini ileri sürmüştür. Anılan menfi tespit davasının borçlu ... tarafından alacaklı ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; davalılardan ...'in müvekkili aleyhine bonoya dayalı icra takibi başlattığını, ancak takibe konu bonoda müvekkilinin imzasının kefil sıfatıyla atılmadığını, bononun düzenlendiği 13.08.2010 tarihinde müvekkilinin ... Konutlarında hizmet akdi ile idare müdürü olarak çalıştığını ve bu tarihte sitenin çevre duvarının yapım işini üstlenen dava dışı ....'nin temsilcisi ...'ın alt taşeron olan davalı ....'ne verdiği takip konusu bonoyu müvekkilinin kendisine verilen vekaletname uyarınca ... Konutları site yönetimi adına imzaladığını, davalı ....'nin bu bonoyu şirket müdürü olan ...'...

                  Davacı vekili, mahkemenin protokole dayalı olarak değerlendirme yapmasının yerinde olmadığını, bu protokol kapsamında senedin verildiğinin müvekkilince iddia edilmediğini, icra takibine konu edilen senedin teslimini gerektirecek taraflar arasındaki ticari bir ilişki bulunmadığını, bilirkişi raporuyla da şirket kayıtlarında bonoya rastlanmadığı tespiti yapıldığını beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE:Dava, İİK.'nun 72.maddesine dayalı Büyükçekmece ... İcra Müdürlüğünün ... sayılı icra dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespiti amacıyla açılmış menfi tespit davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı şirketin hakkında yapılan takipten dolayı borcunun bulunup bulunmadığı, takibe konu senetten dolayı davalının alacağının bulunup bulunmadığı hususundadır....

                    Davacı vekili, mahkemenin protokole dayalı olarak değerlendirme yapmasının yerinde olmadığını, bu protokol kapsamında senedin verildiğinin müvekkilince iddia edilmediğini, icra takibine konu edilen senedin teslimini gerektirecek taraflar arasındaki ticari bir ilişki bulunmadığını, bilirkişi raporuyla da şirket kayıtlarında bonoya rastlanmadığı tespiti yapıldığını beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE :Dava, İİK.'nun 72.maddesine dayalı Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğünün 2019/5440 sayılı icra dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespiti amacıyla açılmış menfi tespit davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı şirketin hakkında yapılan takipten dolayı borcunun bulunup bulunmadığı, takibe konu senetten dolayı davalının alacağının bulunup bulunmadığı hususundadır. İlk derece mahkemesince, tarafların sunmuş oldukları deliller, arabuluculuk tutanağı, protokol başlıklı belge, bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu